Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / испанский → турецкий / Rídiculo

Rídiculo перевод на турецкий

38 параллельный перевод
Pero que me halla sucedido a mi es rídiculo.
Ama benim boynumu kestin... bu çok gülünç.
- Oh, eso es rídiculo!
Saçmalık bu. Öyle mi?
- La gente no tiene sentido del rídiculo.
- Bazılarının hiç utancı yok.
Esto es rídiculo, debería corregirse automáticamente su posición y cancelar la operatoria.
Otomatik olarak pozisyonumuzu iptal edip... geri satın alıma başlaması gerekirdi.
Bessie, eso es rídiculo.
- Bessie, saçmalıyorsun.
Pero ahora probablemente estoy haciendo más el rídiculo que antes...
Ama ben... Sanırım eskisinden de daha gülünç bir durumdayım.
- Queriamos ponerte en rídiculo.
Seni aldattık ve alay ettik.
- ¿ ¡ Qué! ? ¡ Eso es rídiculo!
— Bu çok gülünç!
Eso es rídiculo.
Saçma bu.
Danielle, eso es rídiculo, cariño.
Danielle, bu çok saçma, tatlım.
Harry, como me dejes en rídiculo, te cortaré las pelotas. Creo que deberíamos intentar algo.
Harry, sana söylüyorum, eğer benimle uğraşırsan, kafanı koparırım.
Esto es rídiculo
Gerçekten mi?
- Rídiculo. ¡ Toda la puta noche!
Bütün gece horladı.
Despues de todo lo que he pasado era algo rídiculo. Estar animando con una falda minúscula para un tío que tira una pelota.
Yaşanan her şeyden sonra top atan bir çocuk için kısa bir etek giyip, tezahürat yapmak saçma geldi.
En términos evolutivos, estamos tan próximos a los chimpancés que no es rídiculo preguntarnos si todavía seríamos capaces de procrear con ellos.
Bu rahatsızlık verici bir düşünce. Evrimsel terimlerle, şempanzelerle o kadar yakından ilişkiliyiz ki, onlarla hala çiftleşip çiftleşemeyeceğimizi sormak saçma değildir.
Cuando te estabas poniendo en rídiculo, te lo perdiste.
Sen burada spastikleşiyorken, bütün olayı kaçırdın.
Es rídiculo.
Bu çok saçma.
Dios, eso es rídiculo.
Tanrım! Rezalet bir şey!
Estoy demasiado viejo para ponerme en rídiculo en la pista de baile.
Kendimi dans pistinde aptal durumuna düşürmek için fazla yaşlıyım.
- Pero estás haciendo el rídiculo.
- Ama kendinizi aptal yerine koydunuz.
No, no seas rídiculo.
Olmaz, komik olma.
Tanto como rídiculo es "Chili P" o algún otro similar,
Şu saçma "Chili P" lerden olmadıktan sonra.
- Eso es rídiculo.
- Bu çok saçma.
No me he sentido más rídiculo en la vida.
Kendimi hayatım boyunca daha komik hissetmemiştim.
No seas rídiculo.
Saçmalama.
Bailarina, que rídiculo
"Ne kepaze balerin."
No puede dejarte en rídiculo si te lo sabes.
Yani eline malzeme vermezsen, seni aptal konumuna düşüremez.
Atiende, no seas rídiculo.
Dinle, gülünç olma.
Esto es rídiculo.
Bu çok saçma.
Bueno, eso es rídiculo.
Bu çok saçma.
Es rídiculo.
Bu saçmalık.
Y nos hemos dado cuenta de que obligaros a votar por quién es més talentosa es solo, es completamente rídiculo, improductivo y narcisista.
Ve ikimizde kimin daha yetenekli olduğuna, Karar vermek için oylama yapmanın komik, saçma ve kendini beğenmiş bir durum olduğuna karar verdik.
Es rídiculo, hay más novatos que nunca pero sólo me hacen quedar bien
Buna bakıp "Dostum, bu aptallık." diyorum. Dışarıda her zamankinden daha fazla çaylak var.
Sabes, pensé que saltarías al tener la oportunidad de vernos... hacer el rídiculo... mientras ahondamos en las perversiones de tu mente.
Kendi zihninin derinliklerindeki sapkınlıkları ortaya çıkarırken, hepimizin gülünç duruma düştüğümüzü izleme fırsatını kaçırmayacağını biliyorum.
Eso es rídiculo.
Bu çok saçma.
Esto es rídiculo, Mo.
Bu çok saçma, Mo.
No es rídiculo.
Saçma falan değil.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]