Translate.vc / испанский → турецкий / Saturn
Saturn перевод на турецкий
134 параллельный перевод
El código de combinación es Saturn 5.
Dönüş kodu Saturn V.
Es el Saturn o algún otro barco costero.
Bu Saturn ya da bir başka kürekli gemi.
Todos los planetas cerca del sol, incluyendo a Saturno... fueron explorados y registrados por la flota aérea de la ONU.
Güneş'e yakın tüm gezegenler, Saturn dahil... Birleşmiş Milletler uzay filosu tarafından araştırılmıştır.
Júpiter y Saturno, luego en automático hasta Urano.
Mars, Jupiter, ve Saturn'ü geçip otomatik olarak Uranus'e ulaşacaktır.
¡ Sorprendente! Con la conjunción de Marte y Saturno, claro.
- Mars, Saturn'le bir arada tabii.
Vea TRAGEDIA EN SATURNO
SATÜRN'DE TRAJEDİ
Cuando llega en coche por la autopista y toma los inevitables cinturones de circunvalación que rodean la ciudad como los anillos de Saturno
Otoyoldan arabayla gelirken şehri Saturn'ün halkaları gibi saran Raccordo Anulare'den etkilenmemek mümkün değil.
Jerry, eso solo significa que Saturno es mala influencia.
Jerry, bu sadece Saturn'ün etkisinin kötü olduğu anlamına geliyor.
Saturno es el sexto planeta en línea con el sol.
Saturn, güneş sisteminin altıncı gezegenidir.
Sabía que los planetas giraban alrededor del Sol y quizás su orden hasta Saturno.
Gezegenlerin Güneş'in oluşturduğu yörüngelerde döndüğünü biliyordu ve belki de Saturn'e kadarki sıralamayı bulmuştu.
Su misión científica fue explorar los planetas gigantes primero Júpiter y sus satélites y luego Saturno y su sistema de lunas.
Bilimsel misyonları dev gezegenler Jupiter, Saturn ve uydularını incelemekti.
EMERGENCIA Yo también habría fingido serlo, de saber que me enviarían a Saturno 3.
Saturn 3'e giderken ben de kafayı yiyordum.
¡ Saturno 3!
Saturn 3...
Lanzamiento 392. El capitán James saldrá para Saturno 3 dentro de cinco minutos.
Yüzbaşı James Saturn 3'e fırlatma için - eksi 5 saniye.
Está entrando en el campo de Saturno 3, la Estación Experimental de Investigación Alimentaria.
Saturn 3'ün Deneysel Besin... Araştırma İstasyonu alanına giriyorsunuz..
Aquí Saturno 3. Saturno 3.
Burası Saturn 3.
Es el arco iris de saturno.
Bu Saturn halkaları.
Cosas como un ordenador que cabe en una habitación, y contiene millones de piezas de información, o el cohete Saturno 5.
Milyonlarca bilgiyi saklayabilen ve tek bir odaya sığan bir bilgisayar ya da Saturn 5 roketi gibi.
Verás, éste es el cohete propulsor del Saturno 4B... y nos lanza lejos de la Tierra... a la velocidad de una bala que sale disparada de un arma, hasta que la gravedad de la Luna nos atrapa y nos arrastra... a un círculo alrededor de la Luna... que se llama órbita. ¿ De acuerdo?
Bak, bu Saturn roketinin 4B modülü ve bizi, tabancadan fırlayan mermi gibi hızla Dünya'dan uzaklaştıracak. Sonra Ay'ın çekimi bizi yakalayıp çekecek ve Ay'ın etrafında dönmeye başlayacağız. Buna yörünge denir, tamam mı?
¡ Tadeus, Sardon, los necesito!
Thaddeus! Saturn!
¡ Tadeus, Sardon, Palamedes!
Bölüğüm! Thaddeus! Saturn!
- Yo manejo un Saturn.
- Ben bir Satürn kullanıyorum.
- ¿ Un Saturn?
- Bir Satürn mü?
Hamburguesa Luna Azul, Anillos Saturno y Batido Mercurio por 3.99 dólares.
Biliyorsun, Mavi ay burger, Saturn halkaları ve bir Mercury milk shake sadece 3.99.
Un Saturn, de sólo un año.
Satürn. Bir yıllıktı.
Unos trajeron a Watchung un Saturn para repuestos.
Watchung Caddesinde bir servise Saturn'ü getirip, baktırmışlar.
¿ Has visto el Saturn de un profesor?
Buralarda bir öğretmenin Satürn'ü var mı?
Luego uno se queda aquí mientras el otro roba otro Saturn.
Sonra biriniz kalacak, öteki başka bir Satürn getirecek.
Y una vez que compraste un modelo del Saturn V para presumir de él... os pregunté si podía ir a despegar cohetes con vosotros, y dijisteis que no.
Bir keresinde "Göster-Anlat" için Saturn 5 modeli getirmiştiniz. Roketleri sizinle fırlatabilir miyim diye sorduğumda hayır demiştiniz.
- El Saturn, lo sé.
- Satürn, evet.
Porque busco autenticidad en mi película nueva :
- Çünkü yeni filmim Saturn Skies.. ... gerçekçiliği için çabalıyorum.
Tenemos Anillos de Saturno y un Submarino Galáctico, sin Max. ¿ Qué?
- Saturn halkaları ve Galaxy Sub'ımız var, Max...
¿ Ud. maneja un Saturn?
Arabanızın markası Saturn mü efendim?
Poco a poco nos estamos fundiendo y un buen día estaremos todos unidos viviendo, trabajando, bailando, como en "Ally McBeal," o el taller de la fábrica de Saturn.
Azazr azar hepimiz birbirimizden etkilenip biirbirimize karışıyoruz ve bu hepimiz bir ulus olana kadar, tıpkı "Ally McBeal" deki gibi birlikte çalışıp dans edene kadar devam edecek.
No, tengo un Saturn.
Hayır. Saturn aldım.
- ¿ Conduces un Saturn verde del 97, Steve?
- 97 model yeşil Saturn'un mü var?
Rachel Lyford quien vivía en el departamento siete del complejo Saturn Arms.
- Saturn Arms sitesi Blok 7'de oturan Rachel Lyford. Sanıkla aynı sitede.
Un letrero de garage. "Saturn Arms." Estaba pegado al espejo retrovisor.
- Park kâğıdı. Saturn Arms. Dikiz aynasına takılıymış.
¿ La chica que buscan, vive en los departamentos Saturn Arms?
Aradığınız kız Saturn Arms sitesinde mi oturuyor?
Hace seis años que tengo el mismo auto.
Altı yıllık bir Saturn kullanıyorum.
Él es como un planeta. Saturno, dígamos.
Saturn der ki, o bir gezegen gibidir.
¡ Esa! "Agencia Saturno".
Hey! Bak! "Saturn Ajans".
AGENCIA SATURNO INVESTIGACIONES SECRETAS
SATURN AJANS, ARAŞTIRMA
No, mañana, nos encontraremos en el puente de Saturn-May, apenas oscurezca.
Bu gece! - Hayır, yarın! Hava kararır kararmaz benimle Sasame Köprüsü'nde buluş.
Júpiter... Saturno... Neptuno...
Jupiter, Saturn, Neptune.
Y sin embargo, ambos osos abandonaron la pelea para buscar a Saturn... inclusive Mickey, que parece haberse cansado... durante la pelea entre él y el Sargento Brown... por el derecho de cortejar a Saturn, la reina del Refugio de los osos.
Ve sonunda, her iki ayı da, ki buna Mickey de dahil, kavgada en çok zararı gören o olmasına rağmen, Saturn ün peşinden gittiler, yani Boz Mabed in kraliçesinin.
Ahora Mickey es el oso más cercano a Saturn.
Ve şu anda Mickey, Saturn e en yakın ayı durumunda.
d... b ~ original translator ~ d... b SATURN-REBIRTH
Çeviri :
Inspección 19.
Tamam, Saturn 3.
¿ Cuáles más?
Venus, Saturn, Mars, Jupiter... Başka, Vladimir Nikolaevich?
Nena. Podrías haberte comprado un Saturn con ese dinero.
- Kızım, o parayla istediğini alabilirdin.