Translate.vc / испанский → турецкий / Soft
Soft перевод на турецкий
150 параллельный перевод
Diez mil encantos Su caricia era suave y dulces sus besos
# Her caress was soft and her kisses sweet #
Ese inspector es un poco tonto, ¿ no?
He's a bit soft that lnspector, isn't he?
You're the man who squats behind the man who works the soft machine.
Sen'yumuşak makine'yi işleten adama söven baş belası.
# Soft and tenderly
* Yumuşak ve kibarca *
Max Renn... su estación de T.V. le ofrece todo a su público. Desde pornografía suave hasta violencia absoluta.
Max Renn, televizyonunuz seyircilerine soft pornodan, aşırı şiddete kadar her şey sunuyor.
- Soft.
- Soft.
Soft... me prometiste.
Soft... söz vermiştin.
Soft, estoy asustado de todos ellos.
Soft, hepsinden korkuyorum.
Soft, ¿ no me traicionarás?
Soft, bana ihanet etmezsin değil mi?
Soft, no te arrepentirás, es el verdadero Edén, la salvación.
Soft, pişman olmayacaksın, orası gerçek Cennet, kurtuluş.
Soft, ¡ llegas tarde!
Soft, geçiktin!
Te deja sin aliento, ¿ No es así Soft?
Nefesini kesti, değil mi Soft?
Se romperá, ¿ no es así, Soft?
Dağılacak değil mi Soft?
La misma mierda está por todos lados, ¡ la diferencia está en que aquí soy el jefe, recuerdas, Soft!
Her yerde aynı rezillik, burada olmanın tek farkı, burada patron benim, unutma Soft!
Soft, prométeme que me llevaras al Arca, al avión.
Soft, beni Mavna'ya götüreceğine söz ver, uçaklara götüreceğine.
Soft, por favor, por favor, volemos juntos.
Soft, lütfen, lütfen, bırak birlikte uçalım.
Tómalo, Soft, y vuela.
Gir içine Soft, ve uç.
Así que, ¿ que hay de tu honestidad, Soft?
Peki senin dürüstlüğüne ne oldu, Soft?
Soft Cell.
Soft Cell.
But the soft words
# Ama tatlı sözler
- Y las gallinas ponen huevos duros.
- And the hens lay soft-boiled eggs - "Tavuklar yumurtluyor"
El album "The Soft Parade" sólo confirma la plasticidad de lo que han logrado.
'The Soft Parade'albümü yöntemlerinin esnekliğini pekiştirdi.
Digamos... Algo de jazz suave.
Belki... belki birazcık soft caz.
El domingo a medianoche cambiamos a rock suave.
Pazar geceyarısı soft-rock kanalı olacağız.
Página 36, Catálogo de Soft y Slinky.
"Yumuşak ve Daracık" kataloğu, sayfa 36.
Hoy en las noticias se descubrió que un cierto tipo de bebida es letal.
Bu gece 11 : 00 haberlerinde bir marka soft içeceğin öldürücü olabileceği bildirildi.
Tengo su ropa limpia, ve? Petra Soft?
Onun ben de çamaşırları var, görüyor musunuz?
Tengo porno de todas las categorías, porno "light", "sado", oriental, ése es cojonudo.
Her çeşit porno. Soft porno, tecavüz. Uzakdoğu.
La sede de los suburbios de Illinois de la Fundación Derecho a la Vida... jugará su partido de softball semianual... contra la Liga del condado de cook... de La Libre Elección el domingo a las 2 : 00.
The greater Illinois Chapter of the Right to Life Foundation... will be holding its biannual soft ball game... against the Cook County... Pro-Choice League next Sunday at2 : 00.
Ese Moxon no vale la pena, se limpia el culo con papel extra suave.
Şu Moxon'un, kıçını sildiği "Charmin Extra Soft" tuvalet kağıdı kadar bile değeri yok.
Hola Megan, soy Jan, soy jugadora de softball, soy homosexual
Benim adım Jane, soft-ball oyuncusuyum. ve ben homoseksüelim.
Quieres decir que soy una gran tortillera porque uso pantalones holgados, juego al softball y... soy menos guapa que las otras chicas... pero eso no me hace gay
Herkes benim lezbiyen olduğumu sanıyor. Sırf pantalon giydiğim ve "soft-ball" oynadığım için. Ben güzel değilim, bu beni lezbiyen mi yapar?
"Soft and Wet" del Artista anteriormente conocido como Prince.
"Soft and Wet" eskiden Prince olarak bilinen şarkıcının.
"Soft and Wet".
"Soft And Wet." ( Yumuşak ve ıslak )
Como todos saben... hoy es el día del juego de softball decisivo y climático... contra el maléfico campamento Tiger Claw.
Hepiniz biliyorsunuz ki gün şeytani takım Kaplan Pençesi'ne karşı yapacağımız büyük soft ball maçının günüdür arkadaşlar.
To be a young American in muskrat love, soft as an easy chair, not even the chair,
genç bir amerikalı olmak, rahat ve yumuşak,
- Hola. Habla el coronel Soft.
- Merhaba Col. Soft konuşuyor.
¡ O es "Soft Rock", esa basura simplista, debilucha, de chicos buenos de urbanización que tocan bandas como "Hombres sin Testículos"!
Ya da banliyöde oturan, Sakat götlü, çelimsiz taşaksız adam gibi görünen gençlerin çaldığı "soft rock" tır.
Firmado por Bill Gates, Socio General, Micro-Soft.
Yazan Bill Gates, Genel şef, Micro-Soft.
Voy a sugerir a las personas, del verano envolverlo en una produccion limitada en los estados medio-atlántico donde se refinara el producto basado en lo que se viene
Şimdi, Summer Soft'taki insanlara orta Atlantik eyaletlerinde kisitli miktarda bir ürün.. dağıtımı yapmalarını ve bu arada ürünü tekrar gözden geçirmemizi önereceğim. genişlemeye temel olarak...
Quiere decir,'soft core'.
Yumuşak seks, anladın?
Y esta tarde en la sala multimedia, proyectaremos una película porno suave para mujeres.
Ve öğlen medya odasında kadınlar için soft-core porno filmi var.
Él haría cualquier cosa por un poco de porno... siempre y cuando no sea muy "suave".
birazcık porno için herşeyi yapardı... soft olmadığı sürece.
Mejor que no sea suave.
Umarım bu soft-core olmaz.
Odio el porno suave.
Soft-core'dan nefret ediyorum..
Así que ahora me voy a hacer un buen soft - huevo duro y una rebanada de pan tostado.
Yani şimdi ben size güzel bir yumuşak - haşlanmış yumurta ve bir dilim kızarmış ekmek yapacak.
Este es Len Martin, el gran perro del rock suave.
Ben Len Martin, bu WD YG. Soft Rock'ın koca köpeği.
Que paso con la seccion de rock suave?
Soft rock rafları bölümüne ne oldu?
Escoria, lleva estos documentos a Future Soft.
Alt devre, bu dökümanları Future Soft'a götür.
a partir del lunes esta estación va a ser de música suave.
Pazartesiden itibaren bu istasyon soft çalmaya başlayacak.
[Soft música instrumental de jazz] Yo no vi nada.
Ben bir şey görmedim.