Translate.vc / испанский → турецкий / Valla
Valla перевод на турецкий
3,277 параллельный перевод
Todavía no hay nada sobre el ladrón que saltó la valla pero siguen buscando.
Çitlerin üstünden atlayan zanlı konusunda hâlâ ipucu yok ama hala arıyorlar.
Es el tipo que saltó la valla.
Bu çitlerden atlayan adam.
- Un segundo.
- Valla bir saniye.
¿ Sí?
Valla mı?
Dios, se sentía bien.
Ama iyi hissettirdi valla.
Preferiría que valla al grano, si no le molesta.
- Sakıncası yoksa konuyu öğreneyim.
Lo hicimos.
Kırdık valla.
Estás en una valla publicitaria de 15 metros de Times Square.
Times Meydanında 15 metrelik bir reklam panosundasın.
* Solo quiero saber * * Cómo puedes quedarte dormido por las noches *
* Nasıl uyuyabiliyorsun geceleri, çok merak ediyorum valla *
Sigue esa valla.
Şu çiti takip et.
Podrías haber construido una valla.
Yalnizca bir çit koyman yeterliydi gibi görünüyor.
No, un ciervo puede saltar una valla de alambre de púas de dos metros y medio con una sonrisa en la cara, como Donald O'Connor.
Hayir, bir geyik iki buçuk metrelik telli bir çitten yüzünde Donald O'Connor'inki gibi bir gülüsle atlayabilir.
Creo que debo recordarte que hace no mucho tú y yo estuvimos encaramados a una valla.
Hatırlatmış olacağım ama her iki çitten hoplayarak kaçmanın üzerinden çok geçmedi.
Pero yo estoy entre los lugares ahora, y la pensión alimenticia cuestión pone una valla en mis gastos, así que... Wow.
Ama şimdi yerim yurdum belli değil ve nafaka konusu harcamalarımda sorun oluyor.
Nunca digas eso en una casa llena de mujeres.
Kadın dolu bir evde olduğunu kimseye diyemezsin valla.
Hey, así que, eh, Estoy cavando un agujero debajo de la valla en el patio trasero.
Arka bahçedeki çitin altına delik kazıyorum.
La mitad de la energía probablemente está alimentando esa valla.
Herhalde gücün yarısı o çitlere gidiyordur.
No se trata solo de la valla de lo que tenemos que preocuparnos.
Kaygılanmamız gereken yalnızca çitler değil.
Hay una gran cantidad de personas en esta país que no pueden casarse tampoco, y no soy el tipo de persona que necesita una valla blanca y una gran piedra en el dedo para ser feliz.
Bu ülkede evlenemeyen birçok insan var ve ben mutlu olmak için beyaz bahçe çitlerine ve parmağında koca bir taşa ihtiyacı olan insanlardan değilim.
Vincent, sigo diciéndote que no necesito una valla de madera.
Vincent, sana kaç kez söyledim, ben bahçe çitleri falan istemiyorum.
Vas con Vinos Tintos, y... voy más allá con la idea de... una valla de madera.
Sen şekerlemeleri aklından çıkaramıyorsun, benim aklımdaysa daha çok bahçe çitleri var.
No me gusta matarlos en la valla.
Onları tel örgülerden öldürmeyi sevmiyorum.
Cuando están apilados en la valla, solo es cara a cara.
Ama böyle tel örgülere yığıldıklarında yüz yüze geliyorsun.
Tan solo es afuera de la valla.
Çitlerin dışına çıkacağım sadece.
A la casa amarilla con la valla blanca.
Beyaz çitleri olan sarı ev.
Sólo tienes que seguir la valla de la izquierda.
Soldaki çiti takip edin.
Lo juro, ni una palabra.
- Valla, tek kelime etme.
Phil, toma a tu grupo, ve allí cerca de la valla.
Phil grubunu al, çitlerin oraya git.
Son través de la valla.
Çitin üzerindeler.
Tengo que decirlo, creo que lo llevé bastante bien.
Valla bence iyi idare ettim.
Es un idiota.
- Valla? Adam malın teki.
Eso no va a pasar.
Olmaz valla.
Lo que necesito es que bajes de esa valla en la que estás sentado y empieces a hacer tu trabajo.
İhtiyacım olan şey tembelliği bırakıp işinin başına dönmen.
La valla les obliga aquí fuera.
Tel örgüler onları buraya gelmeye zorluyor.
Mi valla está aproximadamente a 3 / 4 de milla de aquí.
Çit çizgim buradan 700 metre kadar ileride.
Yo... en realidad no sé si tengo o no.
Valla hiç bilmiyorum varsa bile...
- ¿ Quien es Laurie?
- Yani, getiriyormuş valla.
No lo sé, será que Amir es un completo idiota.
- Beni aşar valla, Amir tam bir şerefsiz.
Sucedió a unos pocos metros de donde escaló la valla.
Tellere tırmandığın yerin bir adım yanında oldu olay.
Bueno, creo que lo mejor va a ser evitar la alarma, pasar a través de la valla lo más cerca del almacén.
Nasıl yapacaksınız? Bence en iyi yol ; alarmı halledip depoya yakın olan tellerden içeri girmek.
La clave para atravesar una valla de alta seguridad es entender cómo funciona.
Yüksek güvenlikli tellerden geçmenin püf noktası nasıl çalıştıklarını bilmektir.
La valla en sí está generalmente dividida en secciones con una corriente que fluye a través de ella.
Teller genelde sabit akım geçen bölmelerden oluşur.
Para comprometer una de las secciones, tienes que hacer coincidir la corriente precisa que pasa a través de la valla.
Alarmı etkisiz hâle getirmek için telden geçen akımın aynısını alarm sistemine uygulamalısınız.
Si conseguimos que se lo quite, tendría que volver a casa como un Lite-Brite.
Çıkarttırırsak eve Lite-Brite gibi gelirdi valla.
No tengo idea de lo que es.
Ne olduğunu hiç bilmiyorum valla.
Estoy exhausto.
- Öldüm bittim valla.
Estoy así de cerca de poner una valla publicitaria.
Reklamımı vermeme çok az kaldı.
Yo hago eso.
Valla ben de.
- Sí.
- Doğru valla.
Oye, ¡ gracias!
- Sağ ol valla.
Estamos en la valla.
Çitlerin oradayız.