Translate.vc / испанский → турецкий / Zat
Zat перевод на турецкий
222 параллельный перевод
Solamente en la ruta a casa de un niño desaparecido nosotros recabamos hasta 15 testimonios diferentes
Zatı alinizin, güçlerimizin şu anda ne büyük zorluklarla uğraştığının bilincinde olmadığı aşikar. Örneğin çocuğun eve gitmek için takip ettiği yolda yapılan araştırmalarla birbirinden farklı, çelişen 15 görgü şahidi ifadesi alındığından haberiniz var mıydı acaba?
Su carruaje les espera, poderoso rey.
Makam arabanız zatıalinizi bekliyor, Majesteleri.
- Su señoría.
- Zatıaliniz.
Osama lo quería en Iraq o Afganistán.
Yeni bir Usame olmak isteyen bu zat Afganistan ve Irak'taydı...
A este lo llamo El Sombrero de Lluvia, porque parece una fuente.
Zat-ı aliniz buna yağmur şapkası diyor... çünkü bir pınar gibi görünüyor.
- Su Excelencia.
- Zat-ı şerifleri.
¿ Su Excelencia?
Zat-ı şerifleri mi?
Buenos días, Excelencia.
Günaydın, zat-ı şerifleri.
Buenos noches, Excelencia.
İyi akşamlar, zat-ı şerifleri.
- Buenas noches, Excelencia.
- İyi geceler, zat-ı şerifleri.
Parece que ha caído uno allí.
Henüz değil zat-ı şerifleri. Galiba birisini yakalamışız.
Sí, su Excelencia.
Emredersiniz zat-ı şerifleri.
¡ Larga vida a Su Excelencia!
Çok yaşayın zat-ı şerifleri!
Pennyman, Su Excelencia, de la granja Sprockett.
Pennyman, zat-ı şerifleri, Sprockett Çiftliği'nden.
No, Su Excelencia.
Hayır zat-ı şerifleri.
- ¿ Usted es, Su Excelencia, el duque de Chalfont?
Anladığım kadarıyla, zat-ı şerifleri, Chalfont dükü siz oluyorsunuz?
¿ Cómo se declara, Su Excelencia?
Ne diyorsunuz Zat-ı Şerifleri?
- Que Dios ayude a Su Excelencia.
Tanrı, zat-ı şerifleri hakkında hayırlısına hükmetsin.
Eso, Su Excelencia, es el propósito de esta asamblea.
Bu, zat-ı şerifleri, bu meclisin tek amacıdır.
Gracias, Su Excelencia.
Teşekkürler zat-ı şerifleri.
Sr. Elliott, Su Excelencia, el duque de Chalfont.
Bay Elliott, Zat-ı şerifleri, Chalfont dükü.
Buenos días, Su Excelencia.
Günaydın zat-ı şerifleri.
Primero, si Su Excelencia me disculpa...
Öncelikle, zat-ı şerifleri izin verirse..
- ¿ Me permite Su Excelencia?
- Zat-ı şerifleri izin veriyor mu?
" Su Excelencia, medite...
Zat-ı şerifleri, bir düşünün.
Su Excelencia, prepárese...
Zat-ı şerifleri, hazırlanın " -
Su Excelencia, me alegra informarle... que se acaba de recibir una llamada del Ministerio del Interior.
Zat-ı Şerifleri, sizi az önce idare merkezinden gelen bir telefondan haberdar etmek isterim.
- Buenos días, Su Excelencia.
- İyi sabahlar zat-ı şerifleri.
Tengo entendido, Su Excelencia, por los guardias del exterior... que una gran multitud espera su salida.
Dışarıda görev yapanların sayısından anladığım kadarıyla, zat-ı şerifleri çıkmanızı bekleyen büyük bir kalabalık var.
Incluyendo, por cierto, no solo a Su Excelencia, la duquesa... sino también a la Sra. Holland.
Bu arada, sadece zat-şerifleri düşes hanımefendi değil... bayan Holland da beklemekte.
Adiós, Su Excelencia.
Güle güle, zat-ı şerifleri.
Como yo lo entiendo, su señoría, después de seis ginebras se siente uno como un juez.
Anladığım kadarıyla zatıâli altı cinden sonra hakim gibi ayık olurmuş.
Nadie hace albóndigas mejor que Vuestra Alteza.
Zatı Âlileri herkesten daha iyi yapıyor! Evet. Ama acele etmem gerek!
Vamos, Milord.
Hey, Zat-ı Alileri!
- Apura, que es tarde. - Voy.
Çıkalım, Zat-ı Alileri!
Tus días de samurai han terminado.
Burada Lordlar veya Zat-ı Alileri yok.
- El comandante palestino del campo.
- Filistinli bir komutan, bir zat.
¡ Una unión de águilas, Su Santidad!
Kartalların evliliği, Zatı şahaneleri!
Tenéis muy buen ojo, si me permitís...
Zatı Alilerinin gözleri çok keskin, haddim değil ama- -
¿ Puedo conducir a Sus Magnificencias a la galería?
Zatı Alilerini şimdi locaya götürebilir miyim?
- Sí, su señoría.
- Zat-ı aliniz bilir.
- Siempre sospeché que tú...
- Hep şüphelenmiştim zat...
Moriste piadosamente rodeado de nuestro afecto.
Çokça sevdiğimiz zat, dindarca öldünüz.
Sr. Ministro. Hace algunas semanas yo escribí algo que fue muy grave y preciso.
Zat-ı Devletleri, birkaç hafta önce çok ciddi bir şey kaleme aldım.
¡ Yo, el mejor amigo de Lenin! - ¡ Silencio!
Ben ki, Lenin'in en büyük dostum dediği zat.
- ¡ Paki!
- Zat-i!
Paki, paki... izhe querubines.
Zat-i âliniz çok nurani!
- Sí. - "Le deposito un joven..." - ¿ "Le deposito"?
Öyle, evet! "Siz zat-ı muhtereme bir çocuk..."
Jean Setain, apodado "Jacques-no-olvida", casero de las fincas de la condesa.
Kontes'in malikanesinin bir sakini, takma adı Jacques-Forget-Not olan zat zamanla yükselecek ve bir yolculukta yetimelerle yolu kesişecek.
- Creí que debía traerle esto.
Zatı âlinize bunu getirmenin iyi olacağını düşündüm.
Qué bueno.
"Zat-ı muhterem" ha!