Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / французский → турецкий / Animation

Animation перевод на турецкий

390 параллельный перевод
Il va y avoir de l'animation ici, ce soir.
Bu akşam biraz heyecan yasayacağız.
Et ça ne manque pas d'animation.
Ara sıra biraz ortamı neşelendiriyor.
De l'animation.
Biraz heyecan.
Beauté, enfin de l'animation pour toi.
Alımlı kız, sonunda kendine bir heyecan buldun.
- Il y a de l'animation.
- İşler patlıyor gibi bu sabah.
- Devrait-il y avoir plus d'animation?
Çok sakin oturuyor. Yeterince hareket olmaması mümkün mü?
"animation de l'esprit."
Akıl Canlandırma. "
La couleur, l'animation, le pouvoir, la liberté
Renk, heyecan, güç. Özgürlük.
Il m'a demandé de... Il voulait que je mette un peu d'animation à cette fête, et je lui ai dit que ma guitare était au clou.
Benden benden partide gösteri yapmamı istedi ben de ona gitarımın rehinde olduğunu söyledim.
À mon âge, un peu d'animation est bienvenue.
Benim yaşımda biraz heyecan iyi gelir.
Si vous cherchez de l'animation, oubliez les quartiers huppés.
Anlayacağınız, haraket arıyorsanız pahalı bölgeleri unutun.
Il y aura de l'animation dans la ville ce soir.
Aşağıdaki şu kasabada bu akşam bir sürü şeyler olacak.
Celà vous confère un état d'animation suspendue pour 12 heures.
12 saat boyunca canlılığı askıya alır.
Il y a plus d'animation là-bas - que dans vos villes.
Orada siz şehirlilerin savaşından daha heyecanlı olaylar oluyor.
Il paraît qu'il y a eu de l'animation dans le village ce soir.
Bu gece köyde bir kargaşa olduğunu duydum.
- Ils resteront en animation suspendue.
- Hareketleri geçici olarak durdurulacak.
On pourrait vous mettre en animation suspendue pour l'instant.
Senin hareketini geçici olarak durdurabiliriz.
Vous permettez qu'on emprunte votre tête pour une animation?
Bir animasyon için başınızı ödünç alabilir miyiz?
Y a de l'animation ici.
Hareketli bir yer.
Il y a de l'animation. On va passer par ici.
Peki 10 dakikada orada ol.
Mais ça serait mieux si c'était un joint, on a besoin d'animation ici.
Keşke esrarlı sigara olsaydı. Biraz neşelenmeye ihtiyacımız var.
Mais je devrai m'occuper de l'hypothèque, la louer à un vice-président de studio d'animation...
Ama sonra ipoteği ben devralırım, sonra kiralayacak bir animasyon başkan yardımcısı bulurum...
Un peu d'animation. Ça nous ferait du bien.
Biraz heyecan bize iyi gelir.
Au contraire, colonel, ça fera un peu d'animation.
Tam aksine Albay. Biraz heyecan bize de iyi gelebilir.
Toi et moi, on mettait de l'animation au club des sous-officiers, hein?
Sen ve ben, NCO club'ın zemin katında güzel şeyler yaşadık.
C'est le nom d'un film d'animation sur lequel Charlie travaille.
Charlie'nin üzerinde çalıştığı çizgi filme koyduğu bir şiirin adı.
II travaille sur un film d'animation pour enfants et écrit des articles.
Çocuklar için bir çizgi film üzerinde çalışıyordu. Araştırmaları hakkında makaleler yazıyordu.
- Écoutez, vous qui souhaitiez de l'animation. C'est réussi.
Tamam Pierre, amma yaygara yaptın ha!
Il y avait beaucoup d'animation, beaucoup de monde y circulait.
Yıkıldım, utançla, umutsuzlukla yıkıldım!
Non, mais il y a eu de l'animation.
Hayır ama heyecanlı bir geceydi.
C'est la meilleure animation 3-D que j'aie jamais vue.
Bu şimdiye kadar gördüğüm en iyi 3 boyutlu film.
Animation non-stop dans ce dortoir.
Bu yurtta kesintisiz heyecan vardır.
Il y a eu de l'animation, hier soir.
Bu kasabada dün bir hayli hareket vardı.
On va faire un peu d'animation.
Belki birşeyleri karıştırırız.
Si vous ne savez pas ce que ça veut dire, demandez aux fans d'animation.
İsmi böyle. Ne olduğunu anlamadıysanız, manga fanatiklerine sorarsınız.
Vous utilisez des fumigènes? Oui et de l'animation par ordinateur.
Bizim sadece dost olabileceğimizi anlıyorum.
- De l'animation? - Si on projetait une image.
Sıkı bir dost.
Je suis heureux avec Louise... mais je prendrais un écrivain genre Suzan Sontag... une sauteuse en hauteur de l'équipe olympique... et une super-cochonne pour faire l'animation de groupe.
Louise ile mutluyum. Ama aynı zamanda bir yazarı da isterdim, mesela Susan Sontag olimpiyatlardan bir yüksek atlamacıyı veya grup toplanmalarında gerçek bir seks manyağını.
Ce que tu ressens... c'est la Ré-Animation.
Şu an hissettiğin şey, yeniden canlanma.
C'est ça... la Ré-Animation!
İşte bu yeniden canlanma!
Toute l'animation sociale est partie sur la Riviera italienne.
Asıl sosyal aktiviteler İtalyan Riviera'sında.
Et dans l'animation, on s'est séparé.
Heyecandan birbirimizi kaybettik.
Quelle animation! Bonjour, M. le Juge.
- Çok adamımız var, değil mi yargıç?
Nous vous remontons en animation suspendue. On gagnera du temps.
Geçici derin koma halinde geleceksiniz, Bu biraz zaman kazandırır.
Il suffisait de donner à C.O.R.E. des plans d'une fixité irréprochable et ils réalisaient l'animation en post-production.
Merhaba, ben Bayan Paley. Sizler de kimsiniz?
Il y a la couleur, l'animation, c'est excellent pour le tourisme.
Renklerini ve verdiği heyecanı seviyorum. Bölgemizdeki turizm için yeni bir yapı.
L'appareil circulatoire irriguera tous les membres, provoquant leur animation simultanée.
Dolaşım sistemi ilacı vücudundaki her bölgeye eşit olarak dağıtacak ve canlanma bundan sonra gerçekleşecek.
Vous supportez toute cette animation?
Eğlence nasıl gidiyor?
Arrosons! Ca mettra de l'animation!
Biraz daha su ekle, bu çayı mükemmel yapar.
Ça ne vaut pas le charme et l'animation qu'il y a en Europe.
Teşekkür ederim.
Ça fait de l'animation.
Peki.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]