Barney перевод на турецкий

- Si Barney y va, je ne viendrais pas!

- Barney gidiyorsa ben gitmem.

Barney et moi avons fait la chose sauvage... tout ce temps.

Barney'yle beraber o isi yapiyorduk. Bunca zamandir hem de.

Barney, bonne chance avec les parents de Nora.

Barney, Nora'nin ailesiyle tanisma konusunda bol sans. - Görüsürüz.

Barney?

Barney?

Pourquoi est-ce que je dois être Barney tout de suite?

Neden benden üç tane yok ki?

Attends, est-ce que c'est Barney Jr.?

Şu Barney Jr. mı?

" Barney, tu as fière allure.

" Barney, harika görünüyorsun.

"Je suis Barney en train de dire quelque chose de drôle."

"Ben Barney, söylüyorum komik bir şey."

Barney, tu dois être toi même, et avoir quelqu'un qui t'aime pour tes collection de jouets, tes chemises normales, tes cheveux plats de gérant de magasin que tu es.

Barney, kendin olmalısın. Seni oyuncak koleksiyonun olduğu, normal tişört giydiğin düz saçlı market müdürü olduğun için seven biriyle olmalısın.

Bon, bien, O'Hara et moi restons ici et aidons les brigades Barney Fife à mettre au peigne fin cet endroit,

Tamam iyi O'Hara ve ben burada kalacağız ve ip ucu toplayacağız. Sizde hepiniz otele geri dönün.

Pour Barney, la nuit précédente est totalement floue.

Barney için bir önceki gece belli belirsiz geçmişti.

Je sais pourquoi tu es tellement nerveux, Barney.

Neden bu kadar gergin olduğunu biliyorum, Barney.

À ce jour, Robin et Barney jure que c'est sur cette chanson qu'ils ont dansés cette nuit-là.

Bugün bile Robin'le Barney o gece dans ettikleri parçanın bu olduğuna yemin ediyorlar.

Barney, nous avons essayé et nous avons échoué.

Barney, bunu denedik ama başaramadık.

Robin et Barney ont finalement quittés le bateau.

Robin'le Barney nihayet tekneden inmişlerdi.

Alors, Barney, Nora nous a tellement parlé de vous, mais nous voulons tout savoir.

Barney, Nora senden çok bahsetti. Ama her şeyi bilmek istiyoruz yine de.

Pour Barney, la seconde qui ne finirait jamais était, celle-ci.

Barney için hiç bitmeyen saniye şuydu.

Barney va cuisiner pour impressionner mes grands-parents.

Dedemle ninemi etkilemek için Barney Şükran gününde ailemin yardımcısıymış gibi davranacak.

- Tu te souviens de Sally et Barney?

Evet. Sally ve Barney'i hatırladın mı?

Les enfants, Barney avait passé une dure semaine.

Çocuklar, Barney için son birkaç hafta çok zor geçmişti.

Barney et moi traversions une passe difficile...

Barney'le çok zor bir zamandan geçiyorduk.

Barney et moi, traversions une période difficile, je le répéterai jamais assez, avions trouvé un site d'adoption et remplissions les champs du formulaire.

Barney'le bense çok zor bir zamandan geçiyorduk hâlâ. Çok stresliydik. Bir evlat edinme kurumunun internet sitesini bulup online başvuru formunu dolduruyorduk.

Barney Stinson.

Barney Stinson.

De la folie. En adopter un avec Barney?

Barney'le evlat edinmek mi?

Je peux pas avoir de bébé avec toi.

Seninle evlat edinemem, Barney. Niye?

Barney, où as-tu eu ce bébé?

Barney, nereden buldun bu bebeği?

Comment Barney a eu ce bébé? Aucune idée.

Barney bebeği nereden bulmuş?

Je te demande pas où Barney a eu le bébé.

Tamam Ted, sana Barney'in bu bebeği nereden bulduğunu sormayacağım.

Barney est un de mes meilleurs amis, on se dispute rarement, et à part ce truc de cobra, on sera de super parents.

Barney en samimi arkadaşlarımdan biri, nadiren kavga ediyoruz ve kobra besleme meselesini de hallettik mi bizden âlâ baba olmaz.

Barney t'a pas dit qu'on venait à Thanksgiving?

Barney Şükran Günü'ne geleceğimizi söylemedi mi?

La nouvelle copine de Barney ne pense qu'à l'argent.

Barney'in yeni kız arkadaşı para canlısı bir tip.

Ça serait toujours le bon vieux Howdy sans la nouvelle copine de Barney.

Tabii ki, "Howdy'nin Marketi" hâlâ iyi olabilirdi Barney'in yeni kız arkadaşı olmasaydı.

Lucy est avec Barney?

Barney'in kız arkadaşı Lucy mi?

Barney m'a organisé une fête et m'a nommé employé de l'année.

Barney adıma parti düzenledi ve beni yılın çalışanı seçti.

- J'espère qu'il est grand.

Sabırsızlanıyorum. Kesin büyüktür, - di mi Barney?

- Non, Barney, voyons.

Yo, yo, yo, Barney, hadi ama.

Barney, pourquoi tu es si content à propos de ça?

Barney bunun hakkında niye bu kadar mutlusun?

Barney, qu'est-ce-qu'on fait là?

Barney, ne yapıyoruz burda?

Barney, vous avez partagé un taxi.

Barney, taksiyi paylaşmıştınız.

Barney.

Barney.

Soit ça ou elle couche avec Barney.

Ya bu yada Barney'le yattı.

- Salut Barney! - Salut Lacy.

- Selam Barney.

Barney Ross.

Barney Ross.

T'as pas une très bonne mémoire, Barney?

Hafızan çok zayıf galiba Barney.

Qu'est-ce qui te prend si longtemps Barney?

Neden bu kadar uzun sürdü Barney Ross?

Barney?

- Barney?

Hé, Barney, j'ai pas fini de manger mec.

Barney, ben daha yemeğimi bitirmedim.

- Le monde est petit, hein, Barney?

- Dünya küçük ha Barney?

- Désolé, Barney, je travaille seul.

- Üzgünüm Barney. - Yalnız çalışırım.

Barney est célibataire!

Barney yine sahalara döndü!

T'es Barney Ross? - Oui.

Sen de Barney Ross olmalısın.