Translate.vc / французский → турецкий / Benihana
Benihana перевод на турецкий
55 параллельный перевод
C'est Benihana, ton décorateur?
Dekoratörün kim, Japon mu?
Ça me branche pas trop, le style restaurant japonais.
Ben bu bütün Benihana Ev Koleksiyonu şeyinde pekiyi değilim.
Au fait, Marc et Abby ont téléphoné, ils voulaient savoir si on allait au Benihana, samedi.
Bu arada, Marc'la Abby aradı. Cumartesi gecesi Benihana'ya gitmek ister miyiz, diye sordular.
- Allons au Benihana.
- Evet ama gitmek zorunda değiliz.
J'espère qu'Aiko nous servira.
Benihana ya gidelim. Umarım Aiko denk gelir.
Ces Chinois font d'excellents bols de riz.
- Çinliler çok güzel pilav yapıyorlar. - Aslında Benihana'ydı. Japon yani.
On était chez Benihana.
Aynı şey.
Si on allait à Benihana, on a le dîner et le spectacle en même temps?
Benihana'ya ne dersiniz, ikisi bir arada.
Vous êtes jongleur de couteaux? C'est un hôpital.
Benihana Japon lokantasında işe girmek için mi çalışıyorsun?
Toi. Tu es Benihana.
- Sen Benny Hana'sın.
- Benihana. - C'est ça.
Benny Hana.
Ils m'ont mis sur la paille chez Benihana.
O herifler beni Benihana'nın yerinde yiyip bitirdiler.
Il m'a dit que si je le dérangeais, il me couperait en morceaux façon sushi.
Eric, onu rahatsız edersem beni benihana usulu doğrayacağını söyledi.
Non, Benihana *.
Hayır, Benihana.
Tu t'es bien amusé au restaurant?
- Benihana'da eğlendiniz mi?
Il parait qu'ils vont à Benihana, puis au bal, et à la cabine des parents de Vijay.
O davet etmiş diye duydum. Önce Çin lokantasına, sonra baloya sonra Vijayler'in yazlık evine gideceklermiş.
Avec les potes on va aller à Benihana, puis au bal, et à la cabine des parents de Vijay.
Takımdan birkaç arkadaş Çin lokantasına oradan baloya gideceğiz. Sonra da Vijayler'in yazlık evine.
Vous avez finalement accepté mon offre, dîner tous les deux dans un restaurant romantique.
Nihayet Benihana'da iki kişilik romantik yemek teklifimi kabul etmeye karar verdiniz demek.
J'aimerais être un chef chez Benihana... à Hawaï.
Hawaii'de bir Benihana aşçısı olmak istiyorum.
Toi, tu nous emmenais souvent chez Benihana.
Baba, eskiden bizi hep Benihana restoranına götürürdün.
Hawaï, c'est super.
Hele Benihana.
Et Benihana, n'en parlons pas.
Hiç sorma. Ortalığı yakıp geçiyor.
On allait à Benihana quand tu es arrivé.
Sen geldiğinde Japon restoranına gitmek üzereydik.
Non.
Hayır, Benihana.
Benihana. Il l'amène à Benihana.
Onu Benihana'ya mı götürüyor?
Ça ressemble pas à Benihana.
Burası Benihana'ya hiç benzemiyor.
Le Benihana.
Benihana'da.
J'espère que personne va vous emmener au Benihana.
Umarım kimse sizi Benihana'ya götürmemiştir.
Attends, c'est quoi ce Benihana?
Bir saniye. Benihana da ne?
J'aimerais t'aider, ma belle, mais j'ai qu'une chambre.
Keşke yardım edebilseydim Benihana, ama edemem. Bir tane yatak odam var.
Parce qu'on doit aller au Benihana avec des surfeurs australiens canon.
Çünkü Avustralyalı sörfçülerle Benihana'ya gitmemiz gerekiyor.
J'ai dû utiliser tellement de glace, c'en est devenu une patinoire.
O kadar çok ekleme ve kaynak yaptım ki resmen Benihana'ya döndü oralar.
- T'es proche de ta mère?
- Benihana. ( Japon yemeği ) * - Annenle yakın mısındır?
Emmène-la chez Benihana.
Onu Benihana'ya götür.
Une carte cadeau de 50,000 $?
Bu $ 50,000'lık bir Benihana hediye kuponu mu?
Ensuite j'ai essayé de manger tous ces benihana.
Ama sonra tüm bu Benihana'yı yemeye çalıştım.
- Benihana.
- Benihana.
- À Benihana avec mes enfants.
- Çocuklarla Benihana'dayım.
Ce bijou vous mettra en pièces plus vite qu'un cuisinier japonais.
Şu bebek iflahını, Benihana'daki bir şeften daha hızlı keser.
Je l'ai eu par un vrai benihana.
Benihana'dan aldım.
Le fondateur de Benihana.
Benihana'nın mucidi işte.
Benihana?
Benihana mı?
Beni-Merde-Hana.
Benihana? !
Beni "connerie" Hana.
Benihana lan!
Je mangerai plus jamais chez Benihana.
Bir daha Benihana yemeyeceğim.
Maintenant on doit juste espérer que le locataire initiale est le chef des bombasses.
Umalım da asıl kiracı Benihana kızılderilisi olsun.
Benihana?
Benny Hana.
- J'aimerais être chef chez Benihana.
Ben bir Benihana sefi olmak istiyorum.
J'ai été viré.
Birkaç hafta önce Benihana'dan kovuldum.
On va au nouveau Benihana.
Yeni açılan Japon restoranında yer ayırttım.
Benihana.
Benihana'ya gittik.