Translate.vc / французский → турецкий / Breakfast
Breakfast перевод на турецкий
296 параллельный перевод
Le breakfast du directeur, œufs, bacon et marmelade, arrive à l'heure.
# Müdürün kahvaltısı hazırmış # # Hem de jambon, yumurta ve reçel varmış #
Ce serait un peu tôt pour le vrai breakfast anglais traditionnel.
Gazete okurlarını hayalkırıklığına uğratmaktan nefret ediyorum... Ancak beylik, sağlam bir kahvaltı için çok erken olacak.
- Où est mon breakfast?
- Kahvaltım nerede bakalım?
D'abord, le breakfast!
Daha kahvaltı bile etmedik.
Et montons pour le breakfast!
Sonra da kahvaltı etmeye yukarı çıkarız.
Le breakfast précède le déjeuner.
Kahvaltı öğle yemeğinden önce yenir.
Alors? Pour le breakfast?
Kahvaltı - öğle yemeğinde ya da öğle yemeği-kahvaltıda ne yiyelim?
Me rejoindrez-vous, en bas, pour le breakfast?
Şimdi kahvaltıya. Belki bana yemek salonunda eşlik edersiniz.
Ajoute un œuf et nous le baptiserons "breakfast".
İçine yumurta koy, kahvaltı yapalım.
Ampco engage un champion de rodéo pour représenter Ranch Breakfast
AMPCO ŞİRKETİ ŞAMPİYON KOVBOYLA MISIR GEVREĞİ TANITIMI İÇİN ANLAŞTI
RANCH BREAKFAST Commencez la journée en champion!
ŞAMPİYONLARIN GÜNE BAŞLAMA REÇETESİ!
BOXE et LE COW-BO Y DE RANCH BREAKFAST SONNY STEELE
RANCH GEVREKLERİ KOVBOYU SONNY STEELE
Sonny Steele, qui vous est offert par Ranch Breakfast, une branche des Industries Ampco.
Ampco Sanayi'nin bir kolu olan Ranch Breakfast'ın katkılarıyla karşınızda Sonny Steele.
Vous, les gamins turbulents qui poussez tous les jours, rappelez-vous que Ranch Breakfast, c'est les céréales des champions.
Siz küçük çalışkan ve sıkı oyuncular. Vücutlarınız her gün daha da büyürken, Ranch Breakfast'ı unutmayın. Ranch Breakfast şampiyonlar yetiştiren bir kahvaltılık gevrektir.
Sonny Steele vous est offert par Ranch Breakfast, une branche des Industries Ampco.
Sonny Steele, Ampco Sanayi'nin bir kolu olan Ranch Breakfast'ın katkılarıyla karşınızda. Bu da nesi?
II apparaîtra avec Sonny Steele, le cow-boy de Ranch Breakfast.
Sonny Steele onu sahneye çıkartacak. Şu Ranch Breakfast'taki kovboy.
- Et du Ranch Breakfast au déjeuner.
- Ranch Breakfast'ı öğlen yemeğinde yiyorum.
Sonny, vous dites d'abord... "Ranch Breakfast, commencez la journée en champion!"
Sonny, ilk repliğin : "Ranch Breakfast, bir şampiyon güne bununla başlar".
"Ranch Breakfast, commencez la journée en champion!"
"Ranch Breakfast, bir şampiyon güne bununla başlar."
Il a vendu Ranch Breakfast pour un million.
Geçen yıl bir milyon dolar değerinde Ranch Breakfast sattı.
Il a vendu Ranch Breakfast pour un million l'an dernier.
- Milyon Dolar Klübü. Geçen yıl bir milyon dolar değerinde Ranch Breakfast sattı.
Si je mange Ranch Breakfast?
Ranch Breakfast yer miymişim?
- À plus. Je dirais pas non à un Bed and Breakfast.
Ben de kahvaltıIı pansiyona hayır demezdim.
C'est la révolution aujourd'hui, on inaugure la formule "quick breakfast".
Devrim bu gün başlıyor. Hızlı kahvaltı servisine başlıyoruz.
Meilleures salutations... le Breakfast Club.
Saygılarımızla... Kahvaltı Kulübü.
English Breakfast.
İngiliz Klasik Çayı.
J'ai de l'orange pekoe, de l'Irish breakfast, du Darjeeling.
Portakal aromalı çay var, İrlanda çayı var, Darjeeling çayı var.
C'est l'Irish breakfast.
Bu İrlanda çayıymış.
Mon oncle a un bed and breakfast de l'autre coté de la ville.
Amcamın bir moteli var. Kasabanın diğer ucunda.
Fais-moi un breakfast Dolores.
Kahvaltımı doldur, Dolores.
Il était à Oak Cliff pour aller au Steak and Egg Kitchen, où il était censé rencontrer J.D. Tippit, pour leur breakfast of infamy.
J.D. Tippit ile buluşması gereken yer olan... Steak and Egg Kitchen'a gitmek... ve rezil kahvaltılarını yapmak için Oak Uçurumundaydı.
- Un petit-déjeuner général?
- Will the general have breakfast? No, thanks.
Diamants sur canapé.
- Breakfast at Tiffany's.
Diamants sur canapé...
Evet, Breakfast at Tiffany's.
Je voudrais Diamants sur canapé.
Breakfast at Tiffany's var mıydı acaba?
Vous avez bien loué Diamants sur canapé?
Breakfast at Tiffany's filmini kiralamış olabilir misiniz?
Tu veux bien qu'il regarde le film avec nous?
Breakfast at Tiffany's filmini onunla izlemek sorun olur mu sence?
Diamants sur canapé?
- Breakfast at Tiffany's ha?
Vous connaissez Diamants sur Canapé?
Breakfast at Tiffany's filmini bilir misin?
Il y a du Earl Grey, English Breakfast, à la cannelle... à la camomille, à la menthe, à la mûre...
Elimizde çay, İngiliz kahvaltısı, tarçın papatya, karışık nane, böğürtlen ve...
Souvenez-vous, on a regardé Diamants sur canapé ensemble.
Bir kez gelmiştim. Hatırladın mı? Birlikte "Breakfast at Tiffany's" i seyretmiştik.
"English Breakfast", comme vous êtes anglaise.
İngiliz çayı. İngiliz olduğun için.
Nous pourrions commencer par un bed and breakfast.
- Pansiyonculuk işi yaparız.
Allons à Portland et ouvrons ce Bed and Breakfast plus j'y pense, et plus j'aime cette idée.
Portland'da pansiyon açalım. Bu fiKri sevdim.
Un bed and breakfast.
Pansiyonculuk!
Tu vois le Bed Breakfast, "Stella Maris"?
Oradaki BB yi görüyor musun?
Voyons voir. Dans Breakfast Club, elle se retrouve en retenue.
- Bakalım, um, kahvaltı kulübünde bir ceza alıyor...
Je pensais, quand les enfants seront grands, qu'on pourrait s'installer â la campagne et ouvrir un Bed Breakfast.
Eee, çocuklar büyüdükten sonra, kuzeye, şehir dışına taşınıp ne bileyim, bir yerlerde ufak pansiyon gibi bir şey açmak güzel olabilir diye düşünüyorum.
Mangez-vous du Ranch Breakfast au petit-déjeuner?
Gerçekten kahvaltıda Ranch Breakfast yiyor musunuz?
Non, on va dans un Bed and Breakfast, hein, Shirl?
KahvaltıIı bir pansiyon bulacağız.
Un Bed Breakfast?
Pansiyon mu?