Translate.vc / французский → турецкий / Bullwinkle
Bullwinkle перевод на турецкий
138 параллельный перевод
Depuis des années, Bullwinkle met aux enchères les effets personnels de vos stars préférées du cinéma.
Bullwinkle Galleries, sevdiğiniz ünlü film yıldızlarının kişisel eşyalarından oluşan pek çok koleksiyonu yıllardır açık artırmaya çıkarmaktadır.
Tu dors jusqu'à midi, puis tu regardes Rocky and Bullwinkle.
Öğlene kadar uyuyorsun, kalkıp Rocky and Bullwinkle'ı seyrediyorsun.
Pourquoi n'allez-vous pas voir Tête de nœud?
Neden gidip Bullwinkle'ın ne yaptığına bakmıyorsun?
C'était Abbott et Costello. Rocky et Bullwinkle.
Şakamı bu ben ve Meksika Lıke Abbott ve Costello, gibidir.
Je peux surveiller le gymnase les salles de cours, Récré-Matin...
Gördüğünüz gibi spor salonunu, sınıfları denetleyebiliyorum. The Rocky Bullwinkle Show!
Quand elle se réveille, elle a très soif. Elle va au supermarché pour s'acheter à boire, et là, elle se trouve face-à-face à un élan.
Sinderella uyandığında çok susamıştı bu yüzden * 7-Eleven'a * Slurpee almaya gitti * Bullwinkle doğru koştu.
L'élan lui dit : " Bonsoir, Cendrillon.
Bullwinkle, "Merhaba, Sinderella" dedi.
Donc, Cendrillon et l'élan se marient.
Sinderella, Bullwinkle, evlendiler, tamam mı?
Je préfère mourir que de porter ce sale uniforme.
Bu maymun elbisesini giymektense ölmeyi tercih ederim. Bullwinkle'a benziyorum.
Des chaussettes Bullwinkle!
Bullwinkle çorapları.
- Tu as les Rocky... alors tu peux porter les Bullwinkle ou les deux Rocky, ou tu peux mélanger.
Bende düşündüm ki, Bullwinkle ile Bullwinkle Rocky ile Rocky, veya karışık giyebilirsin.
Voilà Bullwinkle.
İşte Bullwinkle.
Ton contact, très intéressant dans le domaine de la science-fiction, n'a fait, il me semble, que raconter de manière à peine déguisée un épisode de Rocky et Bullwinkle.
Bağlantın olan adam, bilimkurgu konusuna meraklı olsa da hatırlayabildiğim kadarıyla, Rocky ve Bullwinkle'ın bir bölümünün uyduruk bir kopyasını anlattı bize.
Rocky et Bullwinkle cherchent une mine d'upsidasium.
Rocky ve Bullwinkle, Upsidasium madeni ararlardı.
... le dessin animé Rocky Bullwinkle est brusquement annulé.
Rocky ve Bullwinkle Show iptal edildi.
La Guerre Froide a pris fin, et Rocky Bullwinkle est toujours annulé.
Soğuk savaş sona erdi. Rocky ve Bullwinkle Show ise hala iptal edilmiş durumda.
La ville du dessin animé Rocky Bullwinkle, jadis florissante, était désormais anéantie par des années de rediffusion.
Rocky ve Bullwinkle'ın kasabası eskiden varlıklı bir çizgi film kasabasıydı. Şimdiyse yıllardır aynı çizgi filmleri oynatmaktan dolayı yoksullaştı.
Et dans une maison dominant la Forêt de la Souche, Rocky and Bullwinkle se trouvaient forcés de vivre des maigres droits de rediffusions.
Ormandaki küçük bir evde yaşayan Rocky ve Bullwinkle ise sürekli olarak miktarı azalan çeklerle geçinmek zorundalar.
Le monde n'a plus besoin de nous, Bullwinkle.
Sanırım dünyanın artık bize ihtiyacı yok Bullwinkle.
Mais il n'y a plus de forêt, Bullwinkle.
Bullwinkle, artık hiç ağaç yok ki.
On se demandait si vous ne voudriez pas produire le film de Rocky et Bullwinkle?
Rocky ve Bullwinkle filmi yapmak ister misiniz?
Ce contrat vous cède tous les droits de Rocky Bullwinkle.
Bu kontrat Rocky ve Bullwinkle Show'un tüm haklarını sana devrediyor.
Alors que Minnie se trouvait dans une impasse, à Gèleville, Bullwinkle eut une inspiration de génie.
Minnie'nin planları suya düşerken Bullwinkle'a nadir ilhamlarından biri gelmişti.
Rocky et Bullwinkle se mirent en route pour Washington.
Böylece Washington'a gitmek üzere yola çıktılar.
Je sais pas, Bullwinkle. On dirait que c'est bouché.
Bilemiyorum ama bana trafik varmış gibi geldi.
Connaissez-vous le dessin animé Rocky Bullwinkle?
Rocky ve Bullwinkle Show'u biliyor musun?
Cela fait six mois qu'un bandit du vieux dessin animé Rocky Bullwinkle, Leader Intrépide, achète toutes les heures de programme du pays pour créer un réseau unique gigantesque, RBTV,
Eski Rocky ve Bullwinkle Show'undan Korkusuz Lider adındaki çizgi bir haydut kablolu TV'nin her saatini satın almış.
Rocky and Bullwinkle!
Rocky ve Bullwinkle!
Rocky and Bullwinkle.
Rocky ve Bullwinkle efendim.
Sympathie, vous avez exactement 46 heures pour les amener à New York et arrêter la diffusion de Leader Intrépide.
Sympathy, Rocky ve Bullwinkle'ı New York'a getirip Korkusuz Lider'in yayınını kapatmak için 46 saatin var.
Elle était décidée à donner le feu vert, au film de Rocky et Bullwinkle.
Rocky ve Bullwinkle filmine yeşil ışık yakmaya kararlıydı.
ROCKY ET BULLWINKLE LE FILM
Rocky ve Bullwinkle.
C'est pas le président, Bullwinkle.
Bu Başkan değil.
Bullwinkle.
Bullwinkle.
Bullwinkle, je crois qu'on n'est plus à la télé.
Bullwinkle, sanırım artık televizyonda değiliz.
Tu sais descendre en rappel?
Bullwinkle, iple aşağıya inebilir misin?
Bullwinkle, la dame n'est pas là pour les arbres.
Bu hanım ağaçlar için gelmemiş.
C'est Bullwinkle.
- Bunu Bullwinkle yapıyor.
Bullwinkle, couvre ton museau.
Bullwinkle, burnunu kapa!
Armés du P.D.l., et d'un camion plein de gadgets idiots de dessin animé, Boris et Natasha partirent débarrasser la planète de Rocky et Bullwinkle, mais furent aussitôt coincés dans un bouchon.
Yanlarına RBB'yi ve bir kamyon dolusu aptalca çizgi silahı alarak Boris ve Natasha, Rocky ve Bullwinkle'ı yeryüzünden silmek için yola koyuldular.
- Bullwinkle!
- Bullwinkle!
Bullwinkle, ce n'est pas ce que tu veux dire.
Öyle demek istemiyorsun Bullwinkle.
Tandis que Bullwinkle méditait sur le monde moderne, à quelques états de là, Boris et Natasha battaient le pavé.
Bullwinkle modern dünya hakkında düşünürken başka bir eyalette, Boris ve Natasha hala yürüyorlardı.
Agent Sympathie, tu peux compter sur Bullwinkle et moi.
Ajan Sympathy, Bullwinkle ve bana güvenebilirsin.
Bullwinkle!
- Bullwinkle!
Non, Rocky, Bullwinkle, votre devoir est d'arriver à New York avant 20 h demain.
Hayır! Sizin göreviniz yarın akşam sekize kadar New York'ta olmak.
Bullwinkle, on va à New York.
Bullwinkle, New York'a gitmemiz gerekiyor.
Bullwinkle, ta plaisanterie est de mauvais goût.
Bununla başa çıkılamaz!
Face à leur situation désespérée, l'esprit vif et rusé de Bullwinkle élabora vite un plan audacieux.
Durumun ümitsizliğini fark eden Bullwinkle'ın jilet gibi keskin zekası hemen bir plan yaptı.
Il parle de notre situation, Bullwinkle.
- Durumumuzu demek istiyor.
Bullwinkle était une star du foot à Wossamotta.
Bullwinkle, Wossamotta Üniversitesi'nde bir futbol yıldızıydı.