Translate.vc / французский → турецкий / China
China перевод на турецкий
233 параллельный перевод
Attendez.
Bir dakika. " Cunard, The China. New York, Liverpool.
Fogg a raté son bateau.
Fogg The China'yı kaçırmış.
Vous savez que M. Fogg n'a pas embarqué sur le China?
Sanırım, Bay Fogg'un Cunard'da China buharlı gemisiyle yola çıkmadığını duydunuz.
De sa mission, Lumière de Chine.
Göreviyle, China Light ile ilgili şeyler.
Nous irons à Paoshan pour secourir les missionnaires de Lumière de Chine.
China Light'teki misyonerleri kurtarmak için, Baoshan'a son bir yolculuk yapacağız.
C'est ceux de la mission, mais je ne vois pas Jameson.
Bunlar China Light'ten insanlar, ama Jameson'u görmüyorum.
- Allez le chercher.
- China Light'e git ve onu al.
Vous allez retourner à la mission, et moi à l'escadre.
Çünkü sen çok yakında China Light'e döneceksin, ben de donanmaya.
Venez avec nous à Lumière de Chine.
Şimdi bizimle birlikte China Light'e gel.
Viens avec moi à Lumière de Chine.
Benimle birlikte China Light'e gel.
Au lieu d'aller à Shanghai, nous le traverserons, et nous remonterons la rivière vers Lumière de Chine.
Nehrin aşağısına, Şanghay'a doğru dönmek yerine, gölü geçeceğiz, ve China Light'e doğru Chien Nehri'ni döneceğiz.
Notre objectif : sauver les missionnaires.
Amacımız China Light'teki misyonerleri kurtarmak olacak.
Nous forcerons ce barrage, et nous sauverons les missionnaires.
Barikatı kıracağız ve China Light'teki insanları kurtarmak için yola devam edeceğiz.
C'est sûr que quelque chose d'important se passe à China Basin.
Çin Havzası'nda birşey oluyor.
Inspecteur, vous connaissez le motel China Blossom.
Dedektif, China Blossom Moteli'ne aşina olduğunuzu biliyorum.
Nous reconnaissons que le China Blossom est un bordel.
Eğer maksat bu ise, China Blossom Moteli'nin... bir genelev olduğunu kabul etmeye hazırız.
Une fois encore, inspecteur, n'étiez-vous pas fréquemment au China Blossom alors que vous étiez en service?
Şimdi, baştan alalım dedektif. Görevde olmanız gereken zamanlarda sık sık... China Blossom Moteli'ne gider miydiniz?
Assez souvent, en fait, vous décidiez de ne pas être en service et de vous rendre au China Blossom.
Hatta aslında çoğu zaman... O an görevde olmadığınıza karar verip, China Blossom Moteli'ne giderdiniz.
Les avez-vous jamais emmenées au China Blossom?
Onları hiç China Blossom Moteli'ne götürdünüz mü?
S'il y avait une femme et pas d'argent à prendre, vous preniez la femme, n'est-ce pas?
Ortada üzerine yatılacak bir para yoksa, siz de kadınların üzerine yatıyordunuz. Öyle değil mi? Hem de China Blossom Moteli'nde!
- Je veux parler du China Blossom.
- Benim sözüm bitmedi. China Blossom...
Escadron Denver signale déploiement sur le lac China.
Denver filosu Çin Gölü'ne inildiğini bildiriyor.
" Rendez-vous, China Flats,
" Buluşma, Çin düzlüklerinde...
China Flats.
Çin Düzlükleri.
Il disait : " Rendez-vous à China Flats,
" Randevu Çin Düzlüklerinde...
- 13 h, China Flats.
- Bugün Çin Düzlüklerinde.
Mettez-moi en liaison avec China Flats, on a une garnison là-bas.
Bana Çin Düzlüklerinin koordinatlarını verin ve bir saldırı timi hazırlayın.
Quel est le plus court chemin pour China Flats?
Çin Düzlüklerine en kestirme yol hangisi?
Le genre China White?
"Çin Beyazı" ayarında bir şey mi yani?
Il envoie des balles imprévisibles! Qui fusent quand elles touchent le sol!
Hafif falsodaki ustalığı, kendi "China man" vuruşu, hele de "yorker" a gönderilecek iyi bir topla buluştuğunda?
Va chez China Boy.
Şu Çinli çocuğa git olur mu?
China, Billy, restez là.
China, Billy, girişi tutun.
China, il est où?
China, nerede o?
- China, où est Moss?
- China, Moss nerede?
On embarque les volontaires jusqu'ici. C'est sous votre haute surveillance que les acheteurs viendront se fournir en main d'œuvre pour les plantations de Cochinchine.
Gönüllüler buraya getirilir senin yüce nezaretinde güneyli alıcılar Cochin China'daki fidanlıklarda çalıştırmak için işçi seçer.
Au "China Palace".
China Palace'a gideriz.
- Chine.
- China.
Chine, viens.
China hadi.
Pas une merde "Made in China"!
Ucuz bir Çin pandası istemedim.
China Panda.
- China Panda.
China Panda?
China Panda mı?
Newman transporte du poisson pour China Panda le week-end.
Newman posta kamyonuyla haftasonları China Panda'ya balık götürüyor.
- Qui tu m'amènes, China?
- Bana ne getirdin China?
Voici China, c'est mon tabasseur.
- Çok iyi. Bu China, benim için adam döver.
Photographie : China Film Cooperation Production Organisation
With the assistance of China Film Co-production Corp Shanghai Film Studio
Allo, la Chine. J'ai quelque chose que vous voulez. Mais ça va vous coûter cher.
Merhaba, China.Bende bilmek isteyeceğin birşey var ama bu sana pahalıya mal olur
J'ai réservé au China Garden, ça te va?
Tatlım, China Garden'da rezervasyon yaptırdım. Uygun mudur?
Elle avait rendez-vous avec Destiny, Chyna et Jo, sans "e".
Destiny, China ve "E" siz Jo'yla bir işivardı.
- Le China Doll.
- Çin Bebeği'nde.
- China Doll...
- Çin Bebeği...
- Jo.
- China.