Corky перевод на турецкий

Il est vieux, il a mon âge.

Yaşlandı. Benim kadar yaşlı. Corky, dediğimi yap.

T'es content de me voir, Corky? Hein?

Beni gördüğüne sevindin mi Corky?

Corky, que penses-tu du capitaine qui a remplacé ce vieux Pinky?

Corky, sence yeni kaptanı yaşlı Pinki'nin yerine göndermekle ne yapmak istediler?

À ton avis, comment le capitaine a su quand faire tourner ce rafiot?

Hey Corky, sence kaptan tam zamanında dönmeyi nasıl becerdi?

"Corky".

"Corky".

OK, Corky, Mme SiIverberg.

Pekala, Corky, Bayan Silverberg.

Cornelia la Bombe.

O kadına "Corky" derler.

Sonny prie mieux en bateau, dit-on.

Duyduğuma göre Corky'ye ömür boyu 500 dolar aylık bağlamış.

Ce le sera un peu plus que de payer une pension à Cornelia Cronin, dite la Bombe.

Senin Cornelia Cronin'e ikramiyesini vererek işten çıkartmandan, biraz daha zor! Diğer adıyla Corky!

- Corky, que fais-tu à la maison?

Carolyn. Evde ne işin var?

Je faisais une livraison pour Corky - et je suis tombé sur elle.

Geçen hafta Corky için son teslimatımı yapıyordum... eyalet dışında, ve seninkine rastladım.

lci Corky.

Hey, ben Corky.

Ray, ici Corky.

Hey Ray, ben Corky.

J'étais au Blue Bottle Saloon, à Wichita... la nuit où English Bob a tué Corky Corcoran.

İngiliz Bob'un Corky Corcoran'ı vurduğu akşam ben oradaydım, Wichita'nın Mavi Şişe barında.

D'abord... Corky ne portait pas deux pistolets. Et il avait tort.

Birincisi Corky'nin çifte silahı yoktu.

Sa seule insulte a été de planter son engin dans une dame... qui plaisait à Bob.

hakarete gelince, Corky Bob'un abayı yaktığı bir Fransız kadınla yattı o kadar.

La nuit... où Corky est entré au Blue Bottle... Bob lui a tiré dessus sans crier gare!

Corky Mavi Şişe'ye adımını attığında neye uğradığını anlayamadan Bob ona ateş etti ve ıskaladı ;

Mais Corky s'est affolé, et il a fait une erreur.

Kurşun vınlayınca Corky paniğe kapılıp hata yaptı.

Corky fait bien les choses.

Corky bu kez hata yapmadı.

Si Corky avait eu deux armes, au lieu d'une grande queue... il aurait pu se défendre jusqu'au bout.

Büyük kamış yerine çift tabancası olmuş olsa, Corky kendini sonuna dek koruyabilirdi.

Bob n'allait pas attendre que sa main repousse.

Bob Corky yeni bir el bulana dek bekleyecek değildi.

Je suis Corky.

Ben Corky.

Je te trouble?

Seni rahatsız mı ediyorum, Corky?

Je t'en prie, Corky!

Ah, lütfen Corky.

César... Corky.

Caesar, Corky.

Corky travaille pour M. Bianchini.

Corky, Bay Bianchini için çalışıyor.

Pas tellement.

Biz o kadar farklı değiliz, Corky.

J'ai besoin de ton aide.

Yardımına ihtiyacım var, Corky.

Je sais plus, Corky.

Bilmiyorum, Corky.

Deux millions de dollars!

İki milyon dolar, Corky.

Je t'en supplie, Corky!

Lütfen, Corky, lütfen.

ça marche.

Corky, işe yaradı.

Je suis désolée.

Üzgünüm, Corky.

Les corps des deux jeunes filles ont été identifiés. Il s'agit de Tempest Mueller, 19 ans, de Downey, et de Corky Poindexter, 16 ans, de Bellflower.

İki bayanın isimleri 19 yaşındaki Tempest Mueller ve 16 yaşındaki Corky Poindexter.

C'est quoi, Corky?

Ne peki, Corky?

Hé, Corky!

Corky!

Carol, pourquoi n'emmènes-tu pas Corky?

Carol, Corky'yi çıkarsana.

Corky ne vous a rien dit sur son père car je le lui avais demandé.

Corky söylememiş, çünkü ben öyle istedim.

Corky a du sang sur sa chemise.

Corky'nin gömleğinde kan var.

Corky s'est interposé.

Corky araya girdi.

C'est un ami de Corky Ramirez, de la 94e Rue.

- Arkadaşımın arkadaşı. 94. Cadde'deki Corky Ramirez tanıyor musun?

Tiens, tiens. Le vrai nom de Jimbo est Corky.

Nerden bilecektim Jimbo'nun gerçek ismi Corky'miş.

Corky Butterfield me l'a racontée, il y a des années.

Zamanında Corky Butterfield söylemişti bunu bana.

Bon vieux Corky.

Sevgili Corky.

Corky?

Corky deme.

Corky...

Ah.

César.

Corky, bu Caesar.

Qu'est-ce que tu fais?

Corky, Corky, ne yapıyorsun?

J'ai une chose à te dire.

Corky sana bir şey söylemek istiyorum.

- Corky.

- Corky.

- Corky?

- Corky?