Digital перевод на турецкий

Vous êtes-vous déjà servi d'un ordinateur digital accéléré?

Yüksek hızlı sayısal-elektronik bir bilgisayarla daha önce çalıştınız mı?

Gunther n'a pas oublié le réveil digital que vous aviez tant admiré chez lui.

Gunther evindeki dijital saati ne kadar beğendiğini unutmamış.

C'est si rationnel, ce système digital.

Ne kadar güzel bir alet.

Préparez-vous pour le transport digital.

Dijital ışın nakline hazır olun.

Le micro de Digital est equipe de deux unites centrales autonomes.

Bu bilgisayarın 2 bağımsız mikroişlemcisi var. Biri bu günün işleri, diğeri yarının işleri için.

Choisissez le Rainbow, de Digital Equipment. Telephone.

Rainbow Dijital Cihaz Şirketi 1800'den bilgi alabilirsiniz.

Ils utilisaient un simple codage à 20 clés polyphonétiquement chiffrées inversées via des boucles multiples. Je l'ai décrypté avec ça.

Çinliler bunu..... basit bir şekilde gruplanmış 20 digital ses'den..... değiştirerek farklı bir ve önemsiz bir..... bir forma sokuyorlardı.

C'est une copie russe de la Timex Digital de 1969.

1969 Timex'in Rus kopyasıydı.

C'est digital... pas analogique.

Dijitaller, analog değil.

Voulez-vous... que je vous explique... la différence entre digital et analogique?

İster misin... sana açıklamamı, Jean... dijital ve analog kayıt arasındaki farkı?

C'est un moniteur digital de reconnaissance vocale.

Bu bir dijital ses tanıma monitörü. Girişi kolaylaştırmaya yarar.

Le Maître-nez 9000 transforme toute odeur en signal sonore digital.

Ama Koku Ustası 9000 15 metre içindeki her kokuyu dijital ses sinyaline dönüştürür.

Mise en marche du scanner digital du sujet photographié.

Dijital özne fotoğraf taramasına bağlandı.

- 100 watts, digital, la totale!

Ortalığı sallıyor!

Cent watts, digital...

100 vat, dijital.

Faisons un test digital ou d " urine.

Hayır, parmak izi ya da üre örneği al.

- Le nouvel appareil digital.

- Yeni dijital işitme cihazı.

Que doit-on faire pour qu'il ait cet appareil auditif digital?

Bu dijital işitme cihazını almak için ne yapacağız?

Le Dr Olivas a dit qu'avec un appareil auditif digital, il pourra entendre et parler comme toi et moi.

Dr. Olivas, dijital işitme cihazı ile... ... sizin ve benim kadar iyi duyup konuşabileceğini söyledi.

La projection mentale de ton moi digital.

Dijital benliğinin, zihinsel bir projeksiyonu.

LEE Young-Kir Vidéo numérique :

LEE Young-Kir DIGITAL VIDEO ARTIST :

Digital...

- Dijital.

Ecran digital.

- Dijital okuyucu.

Affichage digital, et tout!

Hem de dijital olanlarından.

J'ai consulté la bio de Digital Q. Écoutez ça :

Sizin şu'BS Dijital Q'yu araştırdım. Hele bir dinleyin :

Vous travaillez pour Digital Q?

Hey,'Dijital Q'için mi çalışıyorsunuz?

La facture est pour BS Digital.

Faturayı, BS Dijital'e gönderiver.

BS Digital.

BS Dijital.

Ce reportage vous est offert par BS Digital Q TV... qui a bien marchandé les ondes et notre reporter vedette... sur place avec Godzilla.

Bu haber sizlere BS Dijital Q TV'den geliyor yayın aracının ucuz eşya reyonundan, yıldız muhabirimiz Godzilla yakınlarında ekranlarınızda.

On travaillait avec des machines de Digital Equipement ou Sun, surtout Sun.

Digital Equipment taki makinaları indirmekle meşguldük veya Sun özellikle Sun

- Et bien, je dirais... Je dirais que ces hommes sont employés par une agence fédérale super-secrète... qui a crée Pharaon comme un outil de recrutement... des guerriers ultimes de l'âge digital.

- İlk aklıma gelen şey bu beylerin, Firavun'u, dijital çağın savaşçılarını bulabilmek için yaratan süper gizli bir federal birimin adamları olduğu.

Il faut faire un bloc digital. Attendre pour la radio, puis recoudre sur deux pans.

Parmak bloğu yapmalı, röntgeni beklemeliyiz.

Ce guide digital est fidèle : j'ai étudié ce mémorial jocacéen.

Bu kayıt cihazı doğru Bu Yer Anısıyla ilgili bir şeyler öğrenmiştim

un implant, une empreinte digital bien en évidence... c'est complètement autobiographique.

Saç yerleştiriyor, parmak izi yerleştiriyor. Hepsi biyografik.

Débridement digital.

- Parmak eskaratomisi.

Bureaux de Forbes Digital

FORBES DIGITAL OFİSİ ( NEW YORK CITY )

Salut. Adam Penenberg de Forbes Digital Tool.

Merhaba, Stephen, ben Forbes Digital Tool dergisinden Adam Penenberg.

Leila m'a présenté à Atron, directeur de Digital Underground.

Leila beni Digital Underground'un müdürü Atrorla tanıştırdı.

Il m'a dit : " Va les voir à Digital Underground.

Bana şöyle dedi : " Digital Underground'a git. Şu anda stüdyodalar.

Je parle pour mon client, Tupac Amaru Shakur, et d'autres membres du groupe de rap Digital Underground et d'autres membres de Digital Underground.

Bugün burada müvekkilim Tupac Amaru Shakur, Digital Underground rap grubunun diğer üyeleri ve çeşitli grupların birleşimi olan Digital Underground rap grubunun bazı üyeleriyle birlikteyim.

- Non, à Bobby Digital.

- Hayır, Bobby Dijital'e.

- Bobby Digital.

- Bobby Digital.

Il émet en UHF, c'est du digital.

Bilmiyorum. Dijital UHF.

Il est un peu méfiant vis-à-vis de tout ce qui est digital.

Tüm bu dijital konularda hala biraz gergin.

Un iPod. - Un Walkman digital.

Dijital müzik çalar.

Les gens reçoivent du courrier digital de boîtes électroniques. Ils se réunissent dans des salles de discussion qui n'ont ni murs, ni portes.

İnsanlar elektronik kutulardan dijital postalar alıyorlar, sohbet odalarında toplanıyorlar, duvarlar veya kapılar yok.

La chaîne est passée au bêta digital l'an dernier, mais j'ai nos anciens reportages en 3 / 4 de pouce.

Haber merkez, geçen sene digi-beta'ya geçti ama eski yayınlarımız büyük kasetlerde.

Le code digital de sa chambre forte.

- Dijital kasasındaki şifre.

Son studio d'enregistrement privé 48 pistes, tout digital, dernier cri

Gidelim. Burası kurbanın özel kayıt odası. 48 parça, hepsi dijtal kayıt.

C'est quoi? Un magnétophone digital

- Dijital ses kaydedicisi.

ILM, Digital Domain...

ILM'e, DigitaI Domain'e, ve efekt sektöründeki bütün diğer...