Translate.vc / французский → турецкий / Dixon
Dixon перевод на турецкий
1,803 параллельный перевод
D'où Hathaway nous a appelés, l'immeuble d'où il a poussé Dixon... on voit si on peut délimiter une zone.
Hathaway'in arama yaptığı yer Dixon'ı attığı bina bölgeyi daraltabilirsek göreceğiz.
- Hurley, Dixon, couvrez-nous! - Je fais quoi, papa.
Hurl--hurley, Dixon, aşağı gidin.
Willie Dixon va nous écrire des chansons.
Walters, bur Willy Dixon. - Nasılsınız?
Dixon a touché un million de Led Zeppelin.
Led Zeppelin davasından Dixon 1 milyon dolar aldı. Şarkıları şu sanatçılarca remikslendi :
- Hé. - J'ai fait rien, Dixon.
- Ben bir şey yapmadım Dixon.
Rappelle ton chien, Dixon.
Hey, köpeğine dur de Dixon.
Dixon, pourquoi le flingue?
Hey Dixon, tabancaya ne gerek var?
Allez, Dixon, tu me connais.
Ben satmadım. Dixon, sen beni tanırsın dostum.
Mike "Mad Dog" Dixon.
Mike "Kuduz Köpek" Dixon.
Passe chez Dixon, ce soir.
Gece evine dönerken Dixon'a uğra.
Descendre Mad Dog Dixon.
Kuduz Köpek Dixon'ı gebertti.
Qui est Charley Dixon?
Charley Dixon kim?
Charley Dixon?
Charley Dixon?
- Ici? M. Dixon voulait épouser Sarah Connor, avant vous.
Bay Dixon sizden önce Sarah Connor'la evlenmek istedi.
M. Dixon.
Bay Dixon.
Vous connaissez l'histoire de la parousie, M. Dixon?
Vecdin hikayesini bilir misiniz Bay Dixon?
J'ai vu des choses, M. Dixon.
Bir sürü şey gördüm Bay Dixon.
Écoutez. Dwight Dixon.
Ben Dwight Dixon.
Qui diable il était, était Dwight Dixon.
"Sen de kimsin?" sorusunun cevabı Dwight Dixon'du.
Dans sa jeunesse, Dwight Dixon avait été Casque Bleu pour l'ONU.
Gençliğinde, Dwight Dixon Birleşmiş Milletler Barışkoruyucuları'nda mavi berelilerden biriydi.
Dwight Dixon rendait visite à la fille morte de son ami mort... et trouva son cercueil... vide.
Şehrin diğer ucunda, Dwight Dixon ölü arkadaşının ölü kızını ziyaret ediyordu ve bulduğu tabut boştu.
Après avoir ouvert la tombe de Charlotte Charles à la recherche de la montre et trouvé ni fille ni montre, l'ancien taulard Dwight Dixon utilisa ces ruses masculines pour découvrir si Vivian connaissait l'endroit final du repos final de la montre.
Cep saatini aramak maksatlı Charlotte Charles'ın mezarını açtıktan sonra ne kızı ne de saati bulamamasıyla eski mahkûm Dwight Dixon, Vivian'ın saatin ebedi istirahatgahını bilip bilmediğini belirlemek için erkeksi cazibesini kullanmıştı.
Dans sa quête d'une montre à gousset en laiton, Dwight Dixon trouva un coeur en or.
Pirinç cep saatini arayışında altın bir kalp buldu.
Alors, le pâtissier et Chuck retournèrent à sa chambre d'enfance... Non pour attraper un voleur, mais pour découvrir les véritables intentions de Dwight Dixon.
Turtacı ve Chuck, Chuck'ın çocukluk odasına geri döndüler bir hırsızı yakalamak için değil, Dwight Dixon'ın gerçek niyetini ortaya çıkarmak için.
Regardant Dwight engagé dans une camaraderie avec son père et le père du pâtissier, Chuck n'avait encore trouvé aucune indication quant aux véritables intentions de Dwight Dixon.
Dwight'ın kendi babasıyla ve turtacının babasıyla arkadaşlık ilişkilerini araştırırken Chuck, hala Dwight Dixon'ın gerçek niyetini gösteren bir delil bulamamıştı.
Dwight Dixon, l'homme qui voulait mettre fin à tout ça, était encore là.
Yıkılmış sonları bir araya getirmeye niyetli bir adam olan Dwight Dixon,.. ... hala oradaydı.
Ensuite, que le sombre étranger, Dwight Dixon, avait découvert l'identité de Chuck, alias Charlotte Charles.
İkincisi, karanlık yabancı Dwight Dixon'ın Chuck nam-ı diğer Charlotte Charles'ın gerçek kimliğini keşfetmesi.
Ayant obtenu la montre en laiton qu'il avait tant recherché, Dwight Dixon avait maintenant pour cible le coeur en or de Vivian.
Hevesle aradığı pirinç cep saatini elde etmiş olmakla Dwight Dixon istikameti Vivian'ın altın kalbine çevirdi.
Mais en voyant la terre retournée, elle pensa à la montre à gousset et l'homme obsédé par sa localisation et se demanda si Dwight Dixon avait déterré plus que les émotions enterrées de Vivian.
Ama tersine dönmüş toprağı gördüğünde cep saati ve aklına bir şeyleri takan adam hakkında düşündü ve Dwight Dixon'ın Vivian'ın gömülmüş duygularını gün yüzüne çıkarıp çıkarmadığını merak etti.
Pendant qu'Emerson Cod pouvait donner de bonnes nouvelles, Lily Charles rechercha à convaincre sa soeur que le mystérieux Dwight n'était que des ennuis.
Emerson Cod iyi haberleri alırken Lily Charles, gizemli Dwight Dixon'ın tehlikeli biri olduğuna kardeşini ikna etmek için bir şeyler arıyordu.
La fille nommée Chuck, pas très chanceuse avec la mort, apprit que sa mort était revenue la hanter sous la forme de Dwight Dixon.
Ölümüyle şansı pek yaver gitmeyen Chuck adındaki kız ölümünün Dwight Dixon formunda gelip onu avlayacağını öğrendi.
Pour déterrer les intentions de Dwight Dixon, il devait d'abord déterrer le père de Chuck.
Dwight Dixon'ın gizli planını gün yüzüne çıkarmak için öncelikle Chuck'ın babasını toprağın altından çıkarması gerekliydi.
Pourriez-vous attendre et nous dire... Dwight Dixon est-il un homme dangereux?
Acaba onlara geçmeden önce, bize anlatır mısınız Dwight Dixon tehlikeli biri mi?
Alors que Chuck brisait silencieusement les chaînes de son étreinte en plastique et filait en douce s'occuper seule d'une affaire, Vivian attendait Dwight Dixon, un certain gentleman, ignorant que Lily l'avait chassé de l'entrée quelques heures plus tôt.
Chuck kendisini saran naylon örtünün kollarından sessizce kurtulup, işi takip etmek için tek başına sıvışırken, Vivian ise kız kardeşi Lily'nin saatler önce onu ön verandadan kovaladığından habersiz, nazik ziyaretçisi Dwight Dixon'ı bekliyordu.
À l'Etap Hôtel, Lily voulait s'assurer que Dwight Dixon, un certain gentleman, ne reviendrait jamais.
Gel ve Uyu Oteli'nde, kız kardeşi Lily nazik ziyaretçi Dwight Dixon'ın bir daha asla ziyaret edemeyeceğinden emin olmaya çalışıyordu.
Elle m'a été apportée. Par Dwight Dixon.
Bu fikre kapılmamın sebebi, Dwight Dixon.
Que faisait Dwight Dixon ici?
Dwight Dixon'ın burada ne işi var?
Je peux le voir. Je savais que Dwight Dixon n'était qu'un briseur de coeurs.
Dwight Dixon'ın bir gün kalbini kıracağını biliyordum.
J'attends Dwight Dixon.
Dwight Dixon'ı bekliyorum.
Pour Dwight Dixon?
Dwight Dixon için mi?
Mais puisque je suis là, je me demandais si vous saviez où trouver Dwight.
Ayrıca hazır ben buradayken, Dwight Dixon'ı nerede bulabileceğimi biliyor olup olmadığınızı merak ettim.
Le pâtissier s'arma de courage pensant trouver Chuck tenue en otage par le néfaste et désespéré Dwight Dixon.
Turtacı çaresiz ve ölümcül Dwight Dixon'ın elinde, rehine olarak tutulan Chuck'ı bulacağına dair kendini hazırladı.
- Dwight Dixon.
- Dwight Dixon.
Dwight Dixon, mon gentleman attitré.
Dwight Dixon, bir bey dostum.
Dwight Dixon avait séduit Vivian pour obtenir ce qu'il voulait, et il voulait une montre.
Dwight Dixon, istediğini almak için Vivian'ı kendine aşık etmişti. Ve istediği şey de bir saatti.
Ainsi, Dwight Dixon vola la montre à Chuck et Lily la vola à Dwight, mais ne s'arrêtant pas à une montre, elle vola aussi la montre de Dwight.
Böylece Dwight Dixon saati Chuck'tan çaldı. Ve Lily de Dwight'tan. Ama tek bir saatle yetinmedi, Dwight'ın saatini de çaldı.
Dwight Dixon était sur le point de les tuer tous les deux, mais Dwight ne réalisa pas que son projet de meurtre faisait de lui la cible d'un échange cosmique qui permit à Chuck de garder son père en vie,
Dwight Dixon, ikisini de öldürmek için bir plan yaptı. Ama cinai planlarının onu ; Chuck'ın babasını yaşatıp, karşılığında
Ainsi, Dwight Dixon, méchant voleur, fut enterré dans la tombe jadis occupée par Charles Charles.
Ve böylece Dwight Dixon, zalim ve hırsız, zamanında Charles Charles'ın olan mezara gömüldü.
Harold Dixon a malmené une demi douzaine de garçon du même âge que Clayton.
Harold Dixon, Clayton ile aynı yaştaki yarım düzine çocuğa tecavüz etmiş.
Je m'appelle Willie Dixon.
Selam ben Willie Dixon, şu an canlı yayındayız.
Mike Dixon.
Mike Dixon.