Translate.vc / французский → турецкий / Dupree
Dupree перевод на турецкий
278 параллельный перевод
Annette Dupree m'a parlé de vous.
Sizi Annette Dupree adlı bir arkadaşımdan duydum.
J'organise une soirée pour ma fille dans 2 semaines et selon Mme Dupree, vous avez tout ce qu'il me faut.
İki hafta sonra kızım için bir akşam yemeği vereceğim. Ve bayan Dupree, sizin tam da ihtiyacım olan şeyleri sattığınızı söyledi.
Espérant recommencer sa vie loin du théâtre de son malheur... il m'emmena dans le Sud Dakota.
Sonra bir gün, tüm anılarından uzak bir yaşama başlama umuduyla evimizi Teksas'tan Fort Dupree, Güney Dakota'ya taşıdı.
Le passager Dupree est prié de décrocher le téléphone interne blanc.
Yolcu Dupree, lütfen en yakın beyaz telefona geliniz.
( Dorian ) Après la création des premières maisons, nommées d'après les gagnantes de trophées, d'autres ont été crées.
Çalış, Paris Dupree. Çalış, Paris. İlk birkaç ev ödül kazananların adını aldı.
Dupree.
Dupree.
Paris...
Paris Dupree.
Dupree, work.
Çalış. Paris Dupree. Çalış.
Paris Kathy Dupree.
Paris Kathy Dupree.
La Legendaire Tennille Dupree et le père de la Maison de Ebony, Max, présentent une nuit d'enfer et de punition à la Imperial Elks Lodge,
Efsanevi Tennille Dupree ve Abanoz Evi'nin babası Max Debuciak, cehennemden çıkma bir gece sunuyor. Imperial Elks Lodge'da, 160 West 129.
Dupree, pour toi...
Dupree, senin için
- On se reverra en enfer, Dupree.
- Cehennemde görüşürüz Dupree.
La douleur n'est rien, Dupree.
Bela umurumda değil Dupree.
Personne ne fera de moi un Coincé.
Beni kimse Grand Tuvalet yapamaz Dupree.
Comme ce vieux Alex Dupree qui s'est volatilisé cette nuit.
Örneğin dün gece kaybolan Alex Dupree gibi.
Ce soir, moi, Angel Dupree, photographe au N.Y. Post, ai pu voir ce que peut faire le cœur pour un homme aux abois.
Bu akşam, ben, Angel Dupree, N. Y Post'un fotoğrafçısı, kötü durumlarda bile cömertlik ve nezaket olabileceğini gördüm.
Il manque trois doigts à la main gauche de Dupre.
Dupree'nin sol elinden üç parmak ameliyat makası ile kesilmiş.
La complice de Dupre... Qui était-elle?
Dupree'nin ortağı kim o kadın?
La vidéo de la banque montre que Dupre est gaucher.
Tüm banka görüntü kayıtları Dupree'nin solak olduğunu gösteriyor.
Dupre et Willis ont eu un arrêt cardiaque en même temps, non?
Dupree ve Willis'in tam olarak aynı anda kalp krizine girdiğini söylediler, doğru mu?
Entre dire qu'il a vécu une expérience de la mort approchée et dire que son corps est habité par Warren Dupre... il y a une grande différence!
Jack'in bir ölüme yaklaşma tecrübesi yaşadığını ve bedeninde..... Warren Dupree'nin varolduğunu söylemeye daha çok yol olduğunu düşünüyorum. Hem de uzun bir yol.
Dupre?
Dupree?
- Je m'appelle Warren James Dupre! Je suis né à Clammouth Falls, dans l'Oregon, l'année du Rat!
Benim adım Warren James Dupree ve Klamath Falls-Oregon'da doğdum.
- Pas encore.
- Henüz değil, Dupree.
Dupree fait son dodo... et toi, tu t'esquives comme si j'étais de la gnognote?
Dupree sızdı. Sen de çirkinmişim gibi çekip gidiyorsun.
Oublie-le.
Dupree'yi boşver.
Tu t'es disputé avec Dupree à cause d'elle?
Dupree'yle Bayan James'ten söz ettiniz mi?
A part Dupree Brouchard?
Bay Dupree Brouchard dışında?
La soeur de Dupree habite sur le boulevard ou l'avenue?
Dupree'nin kızkardeşinin evi Compton Bulvarı'nda mıydı?
La lettre de Daphné avait traversé toute la ville pour finir... chez la soeur de Dupree.
Daphne'nin mektubu, şehrin öbür yakasına, Dupree'nin kızkardeşinin evine gitmişti.
Dupree...
Dupree.
- Oui, merci.
- Sağol, Dupree.
L'ami de Coretta est sorti de prison aujourd'hui.
Coretta'nın sevgilisi Dupree, bugün hapisten çıktı.
J'ai dit à Mouse de conduire la bagnole de Dupree sur Central.
Mouse'u arayıp, Dupree'nin arabasıyla Central'a gitmesini istedim.
Pardon, y a-t-il un autre Hôtel Dupré dans le quartier?
Affedersiniz, bu bölgede başka bir Hotel Dupree var mı?
DUPREE INVESTISSEMENTS JEUDI 16 SEPTEMBRE
DUPREE YATIRIM GRUBU 72 CEDAR CADDESİ 16 EYLÜL PERŞEMBE Ben çoktan cezamı ödedim.
Merci pour votre coopération.
Yardım ettiğiniz için teşekkür ederiz, Bay Dupree.
- Comme Laurie Dupree.
Laurie Dupree gibi.
Bob, selon des témoins, Laurie Dupree a été prise de panique sur la route.
" Viyalet hastanesi kaynaklarına göre Laurie Dupree adındaki genç kız, araba hareket halindeyken atlamaya kalktı.
On ignore comment elle a réussi à détacher ses sangles.
Ama açığa çıkmayan şey Laurie Dupree'nin korumacı baskılara rağmen nasıl serbest bıraktığı... "
Le shérif savait que Laurie Dupree avait disparu avant qu'un avis de recherche ne soit lancé.
Kayıp raporu tutulmadan, şerif Valenti Laurie Dupree'nin kayıp olduğunu biliyordu. Nasıl?
Laurie Dupree.
Laurie Dupree
Nous sommes venus voir Charles Dupree.
Evet. Charles Dupree'yi görmek için buradayız.
Je m'appelle Michael, voici Maria et Laurie, la petite-fille de M. Dupree.
Ben Michael, Bu Maria ve bu da Bay Dupree'nin torunu Laurie.
La propriété des Dupree est au nom de Laurie. Léguée par son grand-père.
Büyükbabası tarafından bırakılan Dupree mülkü Laurie'nin adına.
- Avec l'argent des Dupree.
Dupree'nin parası.
Laurie Dupree a encore disparu.
- Laurie Dupree yine kayıp
Quoi de neuf sur Laurie Dupree?
- Laurie Dupree konusunda güncel bilgi nedir?
Que se passe-t-il? Laurie Dupree est ici.
- Laurie Dupree burada.
Snake Dupuis et Eddie Ledbetter s'étaient rencontrés... deux ans plus tôt, à la prison d'État, non loin de Louisville.
Snake Dupree ve Eddie Leadbetter iki yıl önce Louisville'in dışındaki eyalet hapishanesinde tanışmışlardı.
Évite Dupree.
Dupree'den de uzak dur.