Translate.vc / французский → турецкий / Dusty
Dusty перевод на турецкий
551 параллельный перевод
RANCH DE CRADLE T PROPRlÈTÈ DE DUSTY KING
CRADLE T ÇİFTLİĞİ DUSTY KING'İN ARAZİSİ
Dusty a raison, c'est ça qu'il nous faut.
Dusty haklı. İhtiyacımız olan şey bu.
Ça fait quatre mois que le meurtrier de Dusty est dans la nature.
Dusty öldürüleli dört ay oldu. Kimse yakalanmadı.
Mais vous avez prouvé ce que Dusty King voulait dire.
Ama sen, Dusty King'in aylar önce söylediği şeyi kanıtladın.
Dorénavant, ils vont le considérer comme un chef puisqu'il a hérité de la position de Dusty.
Artık Dusty'nin çiftliğini devraldığına göre... artık ona lider gözüyle bakacaklar.
Ça ne marchera pas, Dusty.
İşe yaramaz, Dusty.
Que s'est-il passé?
Rip, ben Coral, Dusty. Ne oldu?
- Votre téléphone?
- Telefon numaran kaç, Dusty?
Salut, Dusty.
Merhaba Dusty.
- Hier, vous m'appeliez Dusty...
- Artık bana Dusty demiyorsun.
Une broutille.
Dusty'cik.
JE T'AIME BROUTILLE
Seni Seviyorum. Dusty.
Elle s'appelle Pauline Rose, mais on la surnomme Broutille.
Adı aslında Pauline Rose ama biz ona Dusty, Pasaklı, deriz. Şakadan.
- Depuis quand ne l'avez-vous pas vue?
- Onunla görüşeli ne kadar oldu? - Dusty ile mi?
Avec Broutille, ce n'est pas sérieux.
Şu kız, Dusty, ciddi bir şey değil.
- Dusty, arrête de te plaindre.
- Dusty, niye vır vırı kesmiyorsun?
- Dusty, tais-toi!
- Dusty, kapa çeneni!
- La ferme, Dusty!
- Kapa çeneni, Dusty!
Dusty ne savait pas se servir d'un pistolet.
Dusty asla ateş edemezdi. Nasıl kullanıldığını bile bilmiyor.
Poussiéreux?
Dusty mi?
- Dusty Miller, monsieur.
- Dusty Miller, efendim.
Dusty!
Dusty!
Bonjour, Mac.
Merhaba, Mac, Dusty.
Dusty, que faites-vous là?
Dusty. Ne işin var burada?
Dusty est venue, c'est ça?
Dusty geldi, değil mi?
Ne te sers pas de Dusty.
Dusty'i bana karşı kullanma.
Je t'en prie, laisse-moi parler à Dusty.
Lütfen. Lütfen Dusty ile konuşmama izin ver.
Laisse-moi une minute avec Dusty. Je peux sûrement la ramener à la raison.
Sadece iki saniyeliğine de olsa Dusty ile konuşmama izin verirsen,... bu çılgın plandan vazgeçmesini sağlayabilirim.
- Le marin! Pattie et Don, Dusty et Jessel... Nous avons réussi!
Kaybedenler Gilda'yla Chuck, Arthur'la Jean, Pattie'yle Don ve Dusty'yle Jacko.
Rejoignons maintenant le capitaine Duffy et ses agents pour un nouvel épisode d'Ennemi.
Bu arada biz de "Düşman" ın yeni bölümüyle.. Yüzbaşı Steele ve Dusty'nin maceralarına katılacağız.
Il va vouloir Dusty et tout!
Dusty'yle iş tutmamızı isteyecek.
- Dusty va couvrir mes rendez-vous.
- Randevularımı Dusty'ye devrettim.
Il paraîtrait qu'il prêche à Dusty City.
- En son duyduğumda... Dusty City diye bir yerde vaizlik yaptığı.
Dusty. Tu te souviens de lui?
Dusty, onu hatırladın mı?
Oh, Oliver Wheat, Dusty Hoekstra.
Oh, Oliver Wheat, bu Dusty Hoekstra.
Dusty est le fils d'AI.
Dusty, Al'ın oğlu.
Dusty me tient la main pour que je ne sois pas renversé par une Honda.
Dusty bir Honda tarafından ezilmemem için elimden tutmaya geldi.
- Il me faut un.38 pour Dusty.
- Dusty için 38'lik gerek.
O.K., il n'y a pas de vol avant 12h30 demain. J'enverrai Louise sur JAL, toi et Dusty, sur Pan Am, d'accord?
Pekâlâ, yarın 12 : 30'a kadar uçuş yokmuş o yüzden Louise'i JAL ile seni ve Dusty'i de Pan Am ile gönderirim, tamam mı?
Ne vous occupez pas de ça, Dusty.
Bunu kafana takma, Dusty.
Dusty a un truc à te dire.
Dusty'nin sana birşey söylemesi gerek.
Dusty est là.
Dusty burada.
Merci Dusty.
Teşekkürler Dusty.
Va chercher Kyle et Dusty, et ouvre les yeux.
Kyle ve Dusty buraya gelsin ve gözünüzü dört açın.
Je vous presente Dusty Frye.
Frederick? Dusty Frye'a merhaba deyin.
Dusty vient d'acheter une grande maison à Southampton.
- Merhaba. Dusty, Southampton'da enfes bir ev satın aldı. Şimdi de dekorasyonuyla uğraşıyor.
J'ai decide de venir avec Dusty.
Frederick ve Dusty'yi tanıştırmak istedim.
Il vous appelait Dusty, n'est-ce pas?
Sana Dusty derdi.
Comme vous voulez... 7-11, votre système, Dusty. Ça marche, non?
- 4000'lik tur.
C'est trop tard, Dusty.
Kızaracaksın Dusty.
Voici Dusty Baker!
Dusty Baker.