Translate.vc / французский → турецкий / Ferguson
Ferguson перевод на турецкий
563 параллельный перевод
Mlle Whiting, Mlle Dalrimple, Mme Ferguson, Dolly...
Bayan Whiting ve şu Dalrimple... bir de şu Ferguson denen kadın, Dolly ve...
C'est ce que vous avez commencé chez les Ferguson? Vous travaillez vite.
Leslie, sakın bana bunun, Ferguson'lara yaptığın işin küçük bir parçası olduğunu söyleme.
Ferguson.
Ferguson.
J'ai écrit le numéro de Ferguson dans ton répertoire hier soir. - Oui?
Ferguson'un telefon numarasını dün gece not defterine yazmıştım.
Ce rendez-vous avec Ferguson est très important.
Ferguson'la önemli bir konuda görüşeceğiz.
Appelle Ferguson, et dit lui que tu as changé d'avis.
Geç kaldım. Ferguson'u da ara ve fikrini değiştirdiğini söyle.
C'était pour son avenir que tu as déjeuné avec Ferguson?
Kızımın geleceği için mi Bill Ferguson'la öğle yemeği yedin?
Mais Ferguson me vend 2 million de dollars en colorant, chaque année.
Bill Ferguson her sene bana iki milyon dolarlık boya satar.
- Ils sont là, Mr Ferguson.
- Geldiler Bay Ferguson.
Ecoutez, Ferguson, j'ai changé d'avis Je...
Dinle Ferguson, kararımı verdim.
Oh, Mr.Ferguson, ne me mettez pas ça dessus!
Sen Mendoza'yı istiyorsun. Lütfen Bay Ferguson, beni o kürsüye çıkartmayın.
Qu'une escouade l'emmène au QG, au Bureau de Ferguson.
Mahallede yaşıyor. - Devriye ekibi onu merkeze götürsün.
- Oui? - Ils sont là M. Ferguson.
- Geldiler Bay Ferguson.
Passez - moi Ferguson. Vite.
Ferguson'a bağlayın beni, hemen.
Allô, Ferguson?
Alo, Ferguson?
Ici, c'est Ferguson.
Benim, Ferguson.
Poole et votre ami Ferguson sont morts.
Demek Albay Sharpe, Ferguson ve sen bize oyun oynuyorsunuz ha?
Mrs. Ferguson...
- Bayan Fergusen.
Ferguson le disponible
Uygun Ferguson.
- Moi, John Ferguson
- Ben John Ferguson.
Je vous appellerai M Ferguson
Size Bay Ferguson demeliyim.
M. Elster, qui doutait de la stabilité mentale de sa femme... a pris la précaution de la faire surveiller par M Ferguson pour qu'il ne lui arrive rien
Bay Elster, karısının ruh sağlığının iyi olmadığından kuşkulanıyordu ona zarar gelmesin diye ilk önlem olarak Bay Ferguson'a takip ettirdi.
M Ferguson, ancien détective, semblait très bien choisi comme gardien et protecteur
Eski bir dedektif olarak Bay Ferguson bekçi ve koruyucu olarak mükemmel bir seçimdi.
Il a tardé à confier son épouse aux soins des médecins parce qu'il devait se renseigner d'abord sur son comportement et il comptait sur M Ferguson pour le renseigner
Karısını geç tedavi ettirmesinin nedeni sadece Bay Ferguson'dan karısının davranışları hakkında bilgi bekliyor olması yüzündendi.
Il ne pouvait pas prévoir que la faiblesse de M Ferguson - sa phobie des hauteurs - l'empêcherait de l'aider quand elle aurait le plus besoin
Bay Ferguson'ın zayıf noktasının yükseklerden olan korkusunun ona en çok ihtiyaç duyulan zamanda güçsüz bırakacağını kesinlikle tahmin edemezdi.
Quant à M Ferguson vous avez entendu son supérieur... le capitaine détective Hansen de cette grande ville du nord... témoigner de son caractère et de sa compétence
Bay Ferguson'a gelince karakteri ve kabiliyeti hakkında kuzeydeki büyük şehirden gelen eski amiri Dedektif Kaptan Hansen'ın ifadesini duydunuz.
Le fait qu'une fois auparavant, dans des circonstances similaires M Ferguson ait laissé un collègue plonger vers sa mort a été classé par le capitaine comme un malheureux accident
Daha önce Bay Ferguson'ın bir polis meslektaşının düşüp ölmesine neden olmasını Kaptan Hansen, "talihsiz bir olay" olarak niteledi.
Bien sûr, M Ferguson mérite des félicitations pour avoir secouru sa cliente une première fois quand dans un accès de folie, elle s'est jetée dans la baie
Tabii ki, Bay Ferguson'u daha önce kadının hayatını kurtardığı için kutlamak lazım. Kadın, bir sinir krizi anında kendini denize atmıştı.
Mais nous n'avons pas à juger son manque d'initiative
Ancak burada Bay Ferguson'ın insiyatifsiz olmasını yargılayacak değiliz.
- John Ferguson
- Adım John Ferguson.
Mon père s'appelle Archibald Ferguson.
Babamın adı, Archibald Ferguson. Kısaca, Bud.
Tu connais ce Ferguson?
- Sen, Ferguson'u tanıyor musun?
- Tous sur le yacht de Ferguson.
- Haydi, herkes fegusonun yatına! - Bu mümkün değil.
Bonjour Nicole. Ton père?
Saygılar, Bay Ferguson.
mes respects, Mr Ferguson.
Christophe Boisselier. - Ne dediniz?
A plus tard. Nous sommes pressés.
Bay Ferguson, annem, babam da sizinle tanışmak istiyorlardı.
Je comprend que votre fille sois populaire.
Kızınızın neden bu kadar popüler olduğunu şimdi anlıyorum, Bay Ferguson. Çok güzel bir kız.
- Serez-vous des nôtres, Mr Ferguson?
Her şeyi anlatmayın sakın.
Mr Ferguson...
- Merhaba, Christophe.
- Bonjour, Christophe.
- Boynunuz mu tutuldu, Bay Ferguson?
- Un torticolis, Mr Ferguson?
Hayır, küçük bir kramp.
- J'essaye de survivre.
- Kızınızı biraz alabilir miyim, Bay Ferguson?
Ici, Ferguson.
Benim, Martin Ferguson.
- Oui monsieur.
Ferguson'ın ofisine. - Peki efendim.
- Mr.
- Bay Ferguson?
Ferguson?
- O'Hara'yı aldınız mı?
Je vais les chercher.
- Bu zıppır, neden bana Ferguson diyor?
Pourquoi ce godeluron m'appelle-t'il Ferguson?
- Bilmiyorum, baba.
Archibald Ferguson, mon père.
Archibald Ferguson. Babam.
C'est pas vrai!
Gerçek olamaz! Bay Ferguson...
- Pas trop vert, Mr Ferguson?
- Siz, sürmeye devam edin.