Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / французский → турецкий / Hales

Hales перевод на турецкий

155 параллельный перевод
Sam, occupe-toi des hales-bas.
Hey Sam, şu alavereleri uzat.
Ça me manque de trainer avec toi, Hales.
Seninle zaman geçirmeyi özledim Hales.
- Beau boulot, Hales.
- İyi iş çıkartmışsın Hales.
Je sais pas, Haley, je sais pas combien de temps je vais encore supporter ça.
Bilemiyorum Hales. Buna daha ne kadar katlanabileceğimi bilemiyorum.
Haley!
Hey, Hales!
Allez, Hales. Tu peux le faire.
Haydi Hales, başarabilirsin!
Tu sais que j'adorerai, Hales, mais j'ai des trucs de prévus avec Brooke et Peyton ce soir.
Bak, çok isterdim Hales. Ama bu gece Peyton ve Brook'la bir planımız var.
- Je voulais te parler, Hales.
- Sana anlatmak istedim Hales.
Ecoute... Ce n'est pas à moi de te dire comment vivre ta vie, Hales.
Bak hayatını nasıl yaşayacağını söylemek bana düşmez Hales.
Haley, tu vas casser la baraque.
Hales, harika olacaksın.
Il est comme un chien avec un os, Hales.
Ağzında kemikle gezen köpek gibidir o, Hales.
Viens, Hales.
Haydi Hales.
T'es ma meilleure amie, Haley, et tu le seras toujours.
Sen en iyi arkadaşımsın Hales ve hep öyle kalacaksın.
- T'es faible, ça c'est sûr. - Papa.
Sana ihtiyacı var Hales.
Je viens de me rendre compte à quel point c'est grave, entre lui et Dan. Il a besoin de toi, Hales.
Hiç bunu seni sekse zorlamamak için, kendince yarattığı bir meşgale olabileceğini düşünmüyor musun?
Écoute. Je n'ai pas de sœur, mais j'ai Hales et je sais que je suis très protecteur.
Bak, benim bir kızkardeşim yok, fakat Hales var ve onun için ne kadar korumacı olduğumu da biliyorum.
- Mais enfin, c'était génial.
- Nathan! - Hales, hadi ama, inanılmaz olmuş!
Allez, je serai juste un peu en retard.
- Hales! - Hadi ama, sadece biraz gecikeceğim o kadar.
Rappelle-moi quand tu auras le message, Hales.
- Mesajı alır almaz beni ara Hales. - Millet, eğer toplanabilirseniz.
C'est ta soirée, Hales.
Bu senin gecen Hales.
Bravo, c'est génial...
Bu harika Hales.
Ecoute, je sais que j'étais plutôt vague quand je suis parti mais... tu sais, tu m'as surpris et... je veux juste que tu saches que je suis heureux pour toi, Hales.
Bak, giderken öyle ayak üstü yarım kaldı, ama bilirsin, bu beni çok şaşırttı. Ve... Senin adına çok sevindiğimi bilmeni istiyorum Hales.
Hales...
Kes şunu. Hales!
- Hales, tu ne voulais pas m'écouter.
Hales, bunu benden duymadın.
Je passe la serpillière.
Yerleri siliyorum Hales.
Ne t'en fais pas, c'est pas grave.
Senin suçun değil Hales.
Hales, je voudrais que tu gardes ce clavier.
Hales. Senden bu orgu satmamanı istiyorum.
Hors de question, Hales!
- Asla olmaz, Hales!
Pour mon cœur, Hales.
Kalbim için, Hales.
Ça va aller, Hales.
Herşey düzelecek, Hales.
Hales?
Hales?
Parle-moi simplement, Hales.
Gel konuş, Hales.
Ne t'endors pas sur ta musique, Hales.
Müziği erteleme, Hales.
Tu peux écrire la vérité, Hales.
Gerçeği bestelemelisin, Hales.
Tu vas y arriver, Hales.
İşte böyle, Hales.
Pas toute ta famille.
Tüm ailen değil, Hales. Yanında ben varım.
Alors je suis là pour toi, Hales.
Yani ben de senin yanındayım, Hales.
Il t'aime, Haley.
Sana deliler gibi âşık Hales.
Alors c'est à mon tour d'être là pour toi, je le serai toujours, même quand je ne comprendrai pas tout.
Yani ben de senin yanındayım, Hales. Ve her zaman da olacağım. Bazen bir anlam veremesem bile.
- Hales, je peux les porter.
- Hales, onları ben alabilirim.
Eh bien, je suis content pour toi, Hales.
Senin adına sevindim, Hales.
Je comprends, Hales, mais la phase finale est la semaine prochaine, et ma mère est une adulte.
Anlıyorum, Hales. Ama play-off lar haftaya başlıyor ve annem de yetişkin birisi.
Je suis l'enfant, Hales.
Çocuk olan benim, Hales.
Hales, ce n'est pas ça.
Hales, mesele o değil.
Écoute. Ne t'inquiète pas.
Tamam, bak, endişelenme Hales tamam mı?
S'il te plaît, Hales, je te demande juste un petit effort.
Hadi Hales.
Haley, ne pleure pas.
Hales, ağlama.
Eh bien.
Selam Hales.
Hé, Hales.
Nathan senin karşında çıplak kalmak bile benim için yeterince zor.
Les mecs ne comprennent rien.
Hales, erkekler ümitsizdir.
Pour l'instant.
Gidelim, Hales.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]