Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / французский → турецкий / Héroine

Héroine перевод на турецкий

3,010 параллельный перевод
La belushi, c'est de la coke mélangée avec de l'héroine.
Belushi de eroinli kola.
Ouais, la toxicologie montre un taux létal d'héroine dans son système, mais regardes ça.
Evet, toksin analizi vücudunda ölümcül seviyede eroin bulunduğunu gösteriyor ama şuna bir bak.
Ouais, un gaspillage de très bonne héroine.
Evet, kaliteli bir malın israfı olur.
Donc, j'ai ressorti les preuves, et refait les tests de l'héroine.
Ben de delilleri çıkarttım ve eroini yeniden analiz ettim.
Il vous dois de l'argent pour l'héroine.
Eroinden dolayı borçlandı.
Une ordure qui vendait l'héroine d'Odin vient de ré-apparaitre dans notre radar.
- Her şey yolunda mı? Odin'in eroinini dağıtan bir şerefsiz radarımıza girdi.
Est-ce celui où tu sautes les glucides and tu te shootes à l'héroine?
Bu senin karbonhidratları es geçip direk damar girişi yaptığın şeydi değil mi?
Héroïne, benzo, anti-dépresseurs.
Eroin, benzo, antidepresan.
Tu seras l'héroïne de Miami Metro.
Miami Metro'nun kahramanı olacaksın.
Du narcotrafic au génocide en Afrique, Supergirl est une super-héroïne déchaînée en l'absence de Superman.
Meksikalı uyuşturucu krallarından Afrika'da soykırıma kadar Superman'in yokluğunda Supergirl tek başına kadın kahramanlık gösterisine girişmiş gibi görünüyor.
Héroïne?
eroin mi?
Vous m'avez filé de l'héroïne?
Siz mankafalar bana eroin mi verdiniz?
Elle m'empêche de prendre de l'héroïne.
Eroin kullanmamı engelliyor.
On parle d'héroïne, non?
Eroinden bahsediyoruz değil mi?
C'est un rappel. A la minute ou j'ai posé les yeux sur lui, mon cerveau a imaginé les bulles d'héroïne dans une cuillère
Ona baktığım anda, bir kaşık içinde köpüren eroinler görüyorum.
La surprise, c'est cet arrière goût d'héroïne goudronné.
O siyah eroinin yarattığı tatlı gevşeklik de öyle.
Ça et une plus grosse part dans le commerce d'héroïne.
- Ve büyük ölçekte eroin pazarı.
Je lui sers l'héroïne sur un plateau d'argent, et vous obtenez sa tête en retour.
Evet. Eroini gümüş tepside ona sunarsam sen de kafasını alabilirsin.
Il a insisté sur le fait qu'on prenne son héroïne pour prouver qu'on n'était pas sous couverture.
Gizli olmadığımızı kanıtlamak için eroin kullanmamızı istedi. Haliyle biz de yapmadık.
Prendre un peu d'héroïne pour me stabiliser, c'est tout ce que j'ai fait.
Birazcık eroinle kendime gelip yapmam gerekeni yaptım.
Je suis accro à l'héroïne.
Ben bir eroin bağımlısıyım.
Et tu es un dealer d'héroïne et qui maintenant produit.
Aynı zamanda da üzerinde mal bulunduran bir uyuşturucu satıcısısın.
5ème overdose d'héroïne cette semaine.
Bu hafta beşinci aşırı dozdan ölüm vakası.
Cette histoire d'héroïne, ça va pas tarder à péter et je suis pas loin de serrer des gens.
Şu eroin işi biraz karışıyor. Birilerinin tepesine binmek üzereyim.
- C'est une héroïne.
O bir kahraman.
Baltimore Narcotics, et comparé à un accro d'héroïne qui vient de se goinfrer de burgers au Beltway c'est rien du tout.
Baltimore Narkotik Şube'deki, Beltway Burgerleri'nden tıka basa yemiş eroin bağımlılarının yanında bu hiçbir şey.
Vous êtes notre héroïne!
Sen kahramanımızsın!
Fête secrète d'héroïne à 10 h 00 dans la chambre de Charlie, mec.
Charlie'nin odasındaki sabah 10 eroin partisinde.
C'est une affaire d'héroïne?
Eroin anlaşması mı?
Et toujours de l'héroïne.
Hep de eroinde.
La plupart de l'argent de Bello vient de l'héroïne.
Bello'nun parasının çoğu eroinden geliyor.
Grâce à Kamali, Al-Zuhari et son organisation contrôlent les principaux stocks de cocaïne et d'héroïne qui transitent vers l'Europe.
Kamali sayesinde El Zuhari ve ekibi Avrupa'ya giden kokain ve eroin tedariğini kontrol altında tutuyor.
- Non, vous êtes déjà à moitié rempli d'héroïne!
Hayır! Şimdiden yarı kadın kahramansın zaten.
Ils l'ont rendu accro à l'héroïne.
Eroin bağımlısına çevirdiler.
Aujourd'hui c'est deux, Demain c'est trois, et après la prochaine chose que tu sais, tu es derrière le Roxy offrant à Nikki Sixx de lui sucer les orteils pour une boule d'héroïne!
Bugün iki yarın üç, sonra bir de bakmışsın birazcık eroin için Nikki Sixx'in parmaklarını emmeyi teklif eden Roxy'nin arkasında sıradasın!
Il a choisi de prendre de l'héroïne.
Mike, o eroini seçmiş.
Mikey, tu as un gars qui a besoin d'héroïne.
Mikey, sende de eroine ihtiyacı olan bir adam.
C'était dur d'être au milieu de toute cette héroïne?
Eroinin çevresinde olmak zor olmuyor mu?
Comment a-t-il eu l'héroïne?
"E"'yi nasıl aldı peki?
C'est que des sachets d'héroïne.
Birkaç çanta "E." işte.
Je peux retenir Caza, mais pas si l'héroïne n'arrive plus.
Ben Caza'yı geride tutabilirim ama eroin akışı durmazsa.
Les clés d'un appartement rempli d'héroïne.
İçi eroin dolu bir dairenin anahtarı.
Il est accro à l'héroïne.
Eroin bağımlısı. İyileşme sürecinde.
Co-découvreur de la radioactivité, c'était une héroïne de la science...
Radyoaktivitenin keşif öncülerinden birisi olarak kendisi bir bilim kahramanıdır.
Tu étais mon héroïne.
Her zaman kahramanımdın.
Combien de temps avez-vous dealer de l'héroïne, Sidney?
Ne kadar süredir eroin satıyorsun, Sidney?
Vous avez déjà vu ce que fait l'héroïne à un gosse?
Eroinin bir çocuğa ne yaptığını hiç gördün mü?
T'avais peur de prendre l'héroïne qui a tué ton Whistler mais tu l'as fait.
Korkmuştun, senin bağımlı Whistler'ı öldüren şeyi vurmaktan korkmuştun ama yine de yaptın.
Eh bien, ils s'attendent à ce qu'il teste la qualité de l'héroïne en se l'injectant, d'accord.
- Deneyerek eroinin kalitesini test etmesini beklerlerdi. - Tamam.
- Non. Si vous vous en servez correctement, les gens vous verront comme une héroïne.
Bunu doğru yönde kullanırsanız insanlar sizi kahraman olarak görür.
Tout a une raison... les petites amies... les petites soeurs qui adorent leur héroïne.
Her şeyin bir amacı var kız arkadaşlar eroini seven kız kardeşler.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]