Translate.vc / французский → турецкий / Jacob
Jacob перевод на турецкий
3,276 параллельный перевод
Et Jacob?
Peki ya Jacob?
Jacob, tu connais Michael et Ethan?
Jacob, Michael ve Ethan'ı tanıyorsun.
Jacob a développé une très forte relation avec mon fils, donc il va avec toi retrouver Roderick.
Jacob'la oğlum çok yakınlar yani Roderick'i bulmaya o da sizinle gelecek.
Laisse-le, Jacob!
- Çocuğu bırak Jacob!
Jacob... c'est qu'un gosse.
Jacob o daha bir çocuk, dostum. Joey için en iyisini yapmalısın.
Je sais que tu tiens à lui, Jacob.
Ona değer verdiğini biliyorum Jacob.
S'il te plaît, laisse-moi partir, Jacob.
Lütfen bırak beni, Jacob.
Jacob, allez.
Jacob, hadi ama.
Cela signifie que tout va bien, Jacob.
- Her şey yolunda demek oluyor, Jacob.
Oui, Jacob.
Evet Jacob.
Jacob, pourquoi fais-tu ça?
Jacob, neden böyle yapıyorsun?
Je t'aime aussi, Jacob.
Ben de seni seviyorum Jacob.
La naissance des fils de Jacob. Il y avait un ordre.
Yakup'un oğullarının doğumlarının bir sırası vardı.
Il ne peut y avoir qu'un seul enfant, Jacob.
Yalnızca bir tane çocuk olabilir Jacob.
Jacob Kruse, le Parti travailliste vous a approché?
Jacob Kruse, İşçi Partisi size bir teklif getirdi mi?
Nous recevons leurs leaders. Birgitte Nyborg, comprenez-vous les électeurs qui ne savent pas où vous situer par rapport à Jacob Kruse?
Bu gece iki partinin başkanları da stüdyomuzdalar ve size sorayım, Birgitte Nyborg, Jacob Kruse'yle aranızda kararsız kalan seçmenleri anlıyor musunuz?
Jacob Kruse a fait du centre un avatar de la droite.
Kruse, Orta Yol'u sağın bir destek partisine dönüştürdü.
En matière d'écologie, Kruse suit les idées de Lars Hesselboe, qui fait le minimum.
Jacob Kruse ise çevre politikasını Lars Hesselboe'yu izleyerek belirlemeyi tercih ediyor, bu da ciddiyetten uzak.
Jacob Kruse, vous n'avez pas d'ambition en termes d'écologie?
Jacob Kruse, bu doğru mu? Çevre politikası konusunda Ciddi değil misiniz?
Voilà qui est très intéressant, Jacob.
Bu çok ilginç, Jacob Kruse.
Tous nos derniers arguments ont été repris par Jacob Kruse.
Son birkaç gün içinde özel siyasi tartışmalarımızın her biri Jacob Kruse'ye ulaştı.
On va vous la changer, Jacob.
Yenisini getiririz Jakob, birazdan.
Jacob Kruse, quel sera l'agenda des centristes sur les prochains jours?
Jacob Kruse. Orta Yol, kampanyanın önümüzdeki günlerinde gündemini nasıl belirleyecek?
Nous allons revenir à vous, Jacob Kruse.
Onlara döneceğiz, Jacob Kruse. - Ben de söz almak...
Jacob Kruse répète à l'envie que voter centriste, c'est voter pour Lars Hesselboe.
Jacob Kruse'nin bir süre önce söylediği gibi Orta Yol'a verilen bir oy, Lars Hesselboe'ya verilmiş demektir.
Connais-tu le nom de Jacob Greenberg?
- Jacob Greenberg adını duydun mu?
Vous et Mlle Jacobs devez sortir immédiatement.
Bayan Jacob'la hemen oradan çıkmanız gerek.
Bienvenue, Jacob Kruse.
Hoş geldiniz Jacob Kruse.
Arrête, Jacob!
Ne demezsin, Jacob.
Merci d'accueillir chaleureusement le leader des centristes, Jacob Kruse!
Bayanlar ve baylar, sıcak bir alkışla Orta yol lideri, Jacob Kruse'yi karşılayalım.
Bonjour, Jacob.
Merhaba Jacob.
Jacob Kruse semble penser qu'au fond de vous, vous êtes restée une centriste.
Galiba Jacob Kruse sizin için hâlâ Orta Yol'lu olduğunuzu düşünüyor.
Avec Jacob Kruse aux commandes, le Parti centriste ne cesse de renier ses valeurs.
Jacob Kruse'nin liderliğinde Orta Yol Partisi, bir zamanlar temsil ettiği her şeye ihanet eden bir parti oldu.
En tant que leader du parti, Jacob Kruse a voté pas moins de huit lois qui favorisent des entreprises non respectueuses de l'environnement ou qui retardent l'application des quotas de CO2.
Jacob Kruse parti başkanı olduğundan beri çevreye önem vermeyen şirketlere sübvansiyon sağlayan ya da karbondioksit kotasını erteleyen tamı tamına sekiz yasaya onay verdi.
Or Jacob Kruse a voté, comme le Parti de la Liberté, la loi d'expulsion que les organisations humanitaires considèrent contraire aux conventions internationales.
Yine de Jacob Kruse, Özgürlük Partisi'yle birlikte yeni sınırdışı etme yasasına onay verdi. Oysa insan hakları organizasyonları, bu yasanın uluslararası insan hakları sözleşmesiyle açıkça çeliştiğini söylüyorlar.
Oui, pour parler politique.
- Siyaset konuşalım demiştik Jacob.
J'ai fondé les Nouveaux Démocrates pour me battre pour ces idées que tu ne défends plus.
Yeni Demokratlar'ı işte bu yüzden kurdum, Jacob. Birinin idealleri savunması gerek, belli ki sen artık savunmayacaksın.
Elle doit se douter que la campagne de dénigrement est orchestrée par Jacob Kruse.
Bunun ölçüsüz bir karalama kampanyası olduğunu ve arkasında Orta Yol'dan Jacob Kruse'nin olduğunu o da biliyor.
Jacob Kruse, que pensez-vous du recul des Nouveaux Démocrates?
Jacob Kruse, Yeni Demokratlar'ın anketlerde düşüşe geçmesine ne diyeceksiniz?
J'ai appris des choses sur Kruse dont je voudrais te parler.
Jacob Kruse hakkında bir bilgi elime geçti, sana açıklamam gerek.
Jacob Kruse?
Jacob Kruse?
Jacob, vous avez promis une baisse d'impôts de 10 milliards tout en voulant injecter 12 milliards dans la santé.
Jacob, Danimarkalılara 10 milyar kron değerinde vergi indirimi vaat ettin, aynı zamanda sosyal yardımları da yıIda 12 milyar arttıracakmışsın.
Jacob Kruse, la question est claire.
Jacob Kruse, açık ve basit bir soru bu.
Voyant comment Jacob Kruse passe de 3 à 12 milliards, j'ai une autre question.
Hanne. Jacob Kruse'nin 3 milyarı 12 milyar gibi gösterdiğini öğrendim. Bir tek soru daha sorabilir miyim?
Jacob, dans le projet 2020, vous promettez une baisse d'impôts de 10 milliards de couronnes parce que selon les projections du ministère des Finances, on peut rogner 10 milliards dans le secteur public.
Jacob, Orta Yol'un 2020 planında, 10 milyarlık vergi indirimi vaat ediyorsun. Ve bunu karşılayabileceğimizi iddia ediyorsun. Çünkü Maliye Bakanlığı kamu sektöründe teşkilatlandırma yoluna giderek 10 milyar tasarruf edebileceğimizi öngörüyor.
À vous de m'expliquer ces tours de passe-passe.
Benim için sakıncası yok. Bana sihirbazlık numaraları öğretir misin Jacob?
Comment a-t-on 10 milliards quand on en a dépensé 7? Alors, Jacob Kruse?
Çünkü benim geldiğim yerde, 7 milyarı harcamışsan elinde 10 milyar kalmaz.
Il transpire.
- Evet. Jacob Kruse.
Passons à autre chose, Jacob.
- Jacob, devam edelim mi?
Jacob, tu as une seconde?
- Jacob. Biraz konuşalım. - Bu da neydi şimdi?
Laisse le partir, Jacob!
Çocuğu bırak Jacob!