Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / французский → турецкий / Kaiser

Kaiser перевод на турецкий

299 параллельный перевод
"Voilà un beau nom pour combattre le kaiser!"
"Kayzer'le savaşmak için ne güzel bir isim!"
Le Kaiser et moi...
İmparator ve ben...
Moi et le Kaiser avions le même sentiment à propos de cette guerre.
Benim ve İmparator'un savaş konusundaki hislerimiz benzer şekilde.
Pas moi ni le Kaiser.
- Benim ve İmparator'un değil.
- Le Kaiser voulait peut-être la guerre. - Laisse-nous en dehors de ça.
- Bence İmparator bir savaş istemiş olabilir.
Les enfants, moi et le Kaiser vous attendons à temps pour demain.
Çocuklar, İmparator ve ben, yarınki yürüyüş için zamanında dönmenizi istiyoruz.
Pour Kaiser et le pays, vous savez.
İmparator ve ülkem için.
- Pépère le Kaiser!
- Evet, Alman Herman.
En 191 4, agent secret du kaiser allemand.
1914'te, Alman Kayzer'inin gizli ajanı.
Hier, nous avons eu une leçon sur le Kaiser.
Dün Kaiser'i okuduk.
Il dit que le Kaiser se promène sur son cheval blanc et qu'il aime se battre.
Dediğine göre Kaiser beyaz bir ata biniyormuş. Dövüşmeyi çok severmiş.
Si vous voulez savoir, le major Kaiser est un homme d'élite.
Generalim, bilginiz olsun : Binbaşı Kaiser birinci sınıftır.
- Le major Kaiser.
- Bu Binbaşı Kaiser.
Stovall et le toubib étaient partis comme mitrailleurs.
Harvey Stovall ve Doc Kaiser Klein'la uçmuşlar.
Appelez le toubib.
Doktor Kaiser'i bulun.
Vous êtes sur un territoire interdit, à tout ceux, qui n'appartiennent pas aux armées du Kaiser Guillaume II.
İmparator majesteleri İkinci Kaiser Wilhelm'in orduları hariç herkese yasak bir bölgede olduğunuzu biliyor musunuz?
Au nom des pouvoirs, qui me sont conférés par le Kaiser Guillaume Il,
İmparator 2. Wilhelm'in bana verdiği yetkiye dayanarak sizi karı koca ilan ediyorum.
Kaiser.
Kayzer.
Le Kaiser ira en enfer comme un chien.
Blöfünü görmeliyiz. Köpek gibi dize gelecek.
Des souliers et des bas roses.
Babs, bunu Kaiser Delmont'a götür. Bu renk ayakkabılar ve çoraplar istiyorum.
Kaiser Guillaume.
- Kayser Bill mi?
Le Kaiser Guillaume.
Kayser Bill.
Cousin du Kaiser.
Kayserin kuzeni.
Mais les élections mettraient le parti du Kaiser au pouvoir... et amèneraient la guerre dans six mois.
Anlamıyor musun? Seçim, Kayserin partisini başa getirir ve 6 ayda Avrupa'yı savaşa sürükler.
Une abjecte confession de mon fils, qui avoue que le Kaiser projetait... de nous renverser, la constitution et moi!
Beni devirmek için Kayser'le komplo kurduklarının apaçık itirafı!
Elle entre à la clinique Kaiser.
Şüpheli şimdi Kaiser Hastanesi'ne giriş yaptı.
Je ferai un rapport au Kaiser.
Areport Kaiser'e ulaşacak.
"Kaiser Wilhelm"... 3ême classe, 110 livres.
Üçüncü mevki rezervasyon, 110 lira, lütfen.
Pour le Kaiser et le Vaterland.
İmparator ve anavatanımız için!
Moi je dis : "Abat le Kaiser et ses généraux."
Kaiser ve generallerini indirelim diyorum.
Le comble fut atteint en 1914 quand le Kaiser apprit, qu'il ne pouvait arrêter la guerre déclenchée car cela dérangerait l'horaire des chemins de fer dont dépendait la victoire.
1914 yılında, Alman İmparatoru'na emrindeki generaller şöyle söylediler : Başladığınız savaşı maalesef durduramazsınız çünkü bu durumda zaferimizin bağlı olduğu tren seferleri aksayacaktır.
Il se prend pour le Kaiser Guillaume.
Ve kendini Kyzer Willhelm sanmaya başlar.
Harry Klein est un de ces braves jeunes gens qui a pris la mer pour combattre le Kaiser.
Harry Klein, Kayzer'i yenmek için denize açılmış yürekli gençlerden biri. Doğru, Büyük Savaş'ın gazisi.
Si seulement le Kaiser revenait, tout rentrerait dans l'ordre.
Keşke Kaiser geri gelebilseydi. O günlerde düzen vardı.
Je vous présente monsieur Kaiser, qui va prendre le poste de ma femme.
Bay Kaiser'i tanıştırmak istiyorum. Eşimin işlerini artık o devralacak.
Non, M. Kaiser! Ça ne s'est pas du tout passé comme ça.
Hayır Bay Kaiser, gerçek hiç de böyle değil.
Monsieur Kaiser?
Bay Kaiser mi?
Tu te trouvais dans la voiture d'un certain M. Kaiser.
Bay Kaiser adında birinin arabasındaydın.
Il est... blessé?
Ona bir şey oldu mu? Bay Kaiser öldü.
C'est un cousin, un neveu, ou un parent du Kaiser.
Kaiser Wilhelm'in yeğeni mi, kuzeni mi ne.
On dit qu'il est parent du Kaiser.
- Duyduğuma göre Kaiser'in akrabası.
Le Kaiser d'allemagne visite Londres, afin de faire accepter la Triple Alliance avec l'Autriche et l'Italie.
Alman imparatoru Londra'yı ziyaret eder, Britanya'nın Avusturya ve İtalya ile Üçlü İttifak yapacağını umut etmektedir.
Le Kaiser lui-même, qui avait déjà traité Richard Wagner de "petit chef d'orchestre de pacotille", se consacre à la lutte contre ce qu'il appelle
İmparator'un kendisi, bir keresinde Richard Wagner'e basit küçük bir orkestra şefi diyerek...
La majorité conservatrice est dirigée par Anton von Werner, peintre de scènes de cour et de batailles pour le Kaiser.
Muhafazakâr çoğunluk Kayzer'e savaş resimleri çizen ve saray ressamı olan Anton von Werner tarafından yönetiliyordu.
Le sultan du Maroc penche en faveur du Kaiser... alors que le pacha de Tanger, le vrai maître... est pour le Tsar.
Fas Sultanı Alman Kayserini tutuyor. Buranın gerçek hakimi paşa ise Rus Çarına meyilli.
Non, Kaiser, en personne, des Etats-Unis.
Hayır, Birleşik Devletler Başkanı geliyor..
Kaiser, vous honorez ma modeste demeure... par votre présence.
Fakirhanemi onurlandırmanız benim için bir şereftir, Dr. Kaiser.
Le Kaiser a tout ce qu'il lui faut.
İmparator, istediği her şeye sahip.
York a capturé le Kaiser!
York Alman İmparatoru'nu yakalamış.
" Sa Majesté Impériale, le Kaiser,
" İmparatorluk Majestesi Kayzer emrediyor ki...
Ici, dans l'allemagne du Kaiser Guillaume II,
Burada, Kayser II.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]