Translate.vc / французский → турецкий / Khan
Khan перевод на турецкий
1,972 параллельный перевод
Zafar Khan...
Zafer Khan...
Voici votre Shahrukh Khan... Que ferait Shahrukh ici?
O senin Shahrukh Khan'nın... buraya gelipte ne yapacak ki?
M. Bittoo, M. Bittoo Khan...
Bay Bittoo, Bay Bittoo Khan...
Alors M. Shahrukh Khan, vos invités ont-ils mangé?
Mr. Shahrukh Khan, Davetliler yemeklerini yedimi?
Eva Khan.
Eva Khan.
Écoutez, je m'en fous si cela vient de Maddie, Charlotte ou la dernière incarnation de Gengis Khan. Découvrez juste la vérité!
Maddie, Charlotte ya da Cengiz Han'ın son reenkarnasyonu olması beni ilgilendirmiyor.
Il ignore qu'il doit rivaliser avec Saif Ali Khan.
O, beni tanımıyor.
Tout le monde me convoite, de Saif Ali Khan à Amitabh Bachchan.
O, herkesin benim peşimde olduğunu bilmiyor.
Il tient un stand à Zarnegar Park en face de la tombe d'Abdur Rahman Khân.
Zarnegar parkında yiyecek kamyonu var. Abdur Rahman Khan mezarının karşısında.
Vous vous appelez Jafar Khan?
İsmin Jafar Khan mı?
Si les terroristes apprenaient qu'il donne des informations clés aux Américains, Khan et sa famille seraient éliminés impitoyablement.
Teröristler Amerikanlara bu hassas bilgileri verdiğini bilselerdi Khan ve ailesi vahşi sonla karşılaşırlardı.
Je vous envoie le dossier de Khan.
Khan'ın dosyasını gönderiyorum.
Khan donne ses tuyaux au COS.
Khan bilgileri JSOC'a gönderiyor.
Eric, a-t-on des infos sur sa vie privée?
Khan'ın özel hayatıyla ilgili bilgimiz var mı?
Booth et Khan se connaissaient.
Booth ve Khan arkadaşlarmış.
Les Opérations spéciales t'ont donné que ça sur Khan?
JSOC'un Khan hakkında verdiği her şey bu kadar mı?
Même si Khan a effectivement fait des choses pas nettes, comment vas-tu le découvrir?
Khan'ın bize söylenmeyen kirli çamaşırları varsa bunu nasıl öğrenirdin?
Khan agit en secret.
Khan ketum biri.
Tu as trouvé autre chose sur l'espion pakistanais, Jafar Khan?
Pakistanlı casus Jafar Khan hakkında başka bir şey bulabildiniz mi?
On n'a pas beaucoup de temps, car d'après Khan, l'info n'est bonne que pendant 48 h.
Zaman ilerliyor. Khan'a göre istihbarat 48 saat için geçerli olacak.
Fils de Booth, neveu de Jafar Khan.
O Booth'un oğlu, Khan amcası.
Trois appels à Khan aujourd'hui.
Jafar Khan'ı bugün üç kez aramış.
Jafar Khan est peut-être le chouchou du COS, mais, dans le passé, il a eu un autre saint patron, la CIA.
Jafar Khan JSOC tarafından sevilebilir ama önceleri başka koruyucu azizi varmış CIA.
Il faisait quoi pour la CIA?
Khan, CIA için ne yapıyormuş?
Il semble que Jafar Khan avait un style particulier d'interrogatoire.
Görünüşe göre Khan'ın çok özel sorgulama teknikleri var.
Khan a fait ça à son propre beau-frère, pour pouvoir garder la prime.
Khan bunu kendi kayınbiraderine yaptı. Böylece ödülü kendi alacaktı.
Eric, où est Kahn?
Khan şimdi nerede?
Khan a dit qu'on avait 48 h avant l'expiration.
Khan ipucunun kaçmaması için 48 saat olduğunu söylemişti.
Le temps que Khan y soit, sa cible sera partie depuis longtemps.
Khan oraya gidene kadar hedef çoktan gitmiş olacak.
Mais il ne le saura pas.
Fakat Khan bunu bilmeyecek.
Allez, allez, allez!
Gidelim gidelim! Beni Khan'a sattın.
- Tu m'as vendu à Khan? - Je n'avais pas le choix.
Başka seçeneğim yoktu.
C'est exactement là que Khan va te chercher.
- Khan'ın seni arayacağı yerler oraları. - Evet.
En échange de cet édredon moelleux... tu vas pouvoir nous dire tout ce que tu sais sur ce Khan.
Bu yumuşacık yatak takımını değişmemize karşıIık, sen de şu Khan'la ilgili herşeyi bize anlatmalısın.
Khan était une grosse légume dans le trafic de drogue en Asie. Il a eu des soucis avec les autorités locales et est allé voir l'Oncle Sam pour négocier.
Khan, Asyadaki uyuşturucu taşımacıIığında önemli birisi, yerel yetkililerle başı biraz belaya girdi, anlaşmak için de koşarak Sam Amca'ya geldi.
Je ne serais pas contre. Mais Khan a de puissants amis.
Herşeyi düşündüm ama Khan'ın güçIü arkadaşları var.
Les choses ont-elles changé depuis que j'ai été grillé?
Ben yokken işler mi değişti? Ah, Khan bir psikopattır, sen de bilirsin.
Khan est un psychopathe. Je doute que vous ayez des amis en commun.
Ortak arkadaşların olabileceği konusunda cidden şüpheliyim.
LE PSYCHOPATHE AUX TROUSSES DE JESSE Je m'appelle Turner.
KHAN JESSE'NİN PSİKOPAT AVCISI ismim Turner.
Ce n'est pas en badinant...
Khan...
- Laisse-lui le temps. Khan est tenté.
Khan heveslendi
Quand tu rechargeras, je viendrai t'effrayer et je deviendrai l'ange gardien de Khan.
Sen şarjörü dolduruken, ben baskına geleceğim, seni korkutup Khan'ın koruma meleği olacağım.
Tu penses que ça va être assez pour convaincre Khan de travailler avec toi... ou juste le faire fuir?
Sence Mike, Khan seninle çalışmak için buna inanacak mı? ya da onu senin paketleyip gideceğine?
C'est la meilleure chance qu'a Jesse de se débarrasser de Khan.
Bu atış, Jesse'nin yakasından Khan'ı düşürmenin eniyi yolu. Yapacaktır.
Ça va coûter. Oh et Khan... dites à votre acolyte qu'il n'a pas enlevé son cran de sûreté.
Oh, ve, Khan... arkadaşına söyle emniyeti açsın.
Tout ce qui compte, c'est que je suis introduit auprès de Khan et Lee.
Sakin olun! Şu anki konumuz ben Khan ve Lei ile birlikteyim
Alors, tu as une réunion avec Khan.
Tamam, Khan'la buluşmayı ayarladın.
Fille de Vincent Khan?
Vincent Khan baban mı?
Ouais. Ming Khan.
Evet, Ming Khan.
LE BRAS DROIT DE KHAN
LEE KHAN'IN İKİ NUMARALI ADAMI
Hé, Khan!
Hey, Khan!