Translate.vc / французский → турецкий / Ladies
Ladies перевод на турецкий
194 параллельный перевод
Quelle société! Des ducs et des ladies.
Gecem baya bir sosyal geçiyor.
Kitty veut voir les lords et les ladies! Dans la jolie maison!
Kitty, o önemli lordları ve leydileri kocaman, güzel evlerinde... görmek istiyor.
Ne partez pas, ladies and gentlemen!
Gitmeyin bayanlar baylar!
On joue "Goodnight, Ladies"!
"İyi Geceler Bayanlar" ı çalıyorlar!
Nous jouons toujours "Good Night Ladies" à minuit.
Zaten gece yarısı, "İyi Geceler Hanımlar" şarkısını çalacaktık.
Le "Saturday Evening Post", "La Femme au Foyer."
"Saturday Evening Post" u göstereyim, "Ladies'Home Journal" i de.
Bonsoir, messieurs, dames, Good evening, ladies and gentlemen, Buona sera, signora e signori.
İyi akşamlar Madamlar ve Mösyöler. İyi akşamlar Bayanlar ve Baylar. İyi akşamlar Sinyor ve Sinyorinalar.
Alors, approchez-vous, messieurs, dames, venez ici, step right up, ladies and gentlemen,
Haydi, yaklaşın bayanlar. Buraya gelin, bir adım öne gelin, bayanlar ve baylar.
Mais tu t'amuseras mieux chez William, avec les lords et les ladies.
Amma, William'ların evinde iyi vakit geçireceksin, değil mi? Şu bey ve hatunlarla.
Il a été mon chemin de Damas!
Bu Ladies benim yol oldu!
Mesdemoiselles, je vous en prie.
Well, ladies, go into the coach.
... ces fruits et légumes mis en conserve par les Ladies Auxiliary.
.. Bayanlar Destek Gücü'nün reçellerine dikkatinizi çekerim.
"Votre nom a été choisi au hasard par les Ladies Auxiliary."
"Adınız Kadın Destek Birliğinde rastgele seçilmiştir."
Ladies and gentlemen, mesdames et messieurs, bienvenue au troisième grand prix équestre international de Los Angeles.
Bayanlar ve baylar, matmazel ve mösyöler, Üçüncü Los Angeles Uluslararası At yarışlarına hoşgeldiniz.
J'ai trouvé la recette dans le Ladies'Home Journal.
Tarifi Kadının Ev Dergisi'nden aldım.
Je commencerai avec "Les Ladies".
"The Ladies" den başlayarak.
Ces firsts ladies méritent une place dans l'Histoire autant que les vauriens qu'elles ont épousés.
Başkan eşIeri, evIendikIeri saIakIar kadar tarihte yer aImayı hak ediyorIar.
Je vais te montrer... imagine que t'es en train de sucer les petits doigts d'une Lady... ou.. non, ça tu ne peux pas comprendre, tu les fréquentes pas assez les Ladies.
Düşün, bir bayanın parmaklarını emiyorsun... Bir bayana asla bu kadar yaklaşmamalısın.
On a le magazine Movie... le magazine Home... le magazine Muscle... le magazine Ladies... et celui-ci vous dit tout sur les Etats-Unis.
Sinema dergisi... Ev dergisi... Vücut geliştirme dergisi...
Vos Lords et Ladies. Vos députés et têtes couronnées.
Tüm lordların, hanımefendilerin, Vekiller ve tanıdıkların.
Heather et moi, on a discuté dans le hall et on a réglé les choses en vraies ladies.
Güven bana. Heather ve ben koridorda ufak bir sohbet yaptık ve aramızda hanımefendice bir anlaşmaya vardık.
Vous ne savez pas reconnaître les vraies ladies?
Bir kadın görünce ona yer müsaade etmiyor musun?
Ma femme reçoit Femmes d'Intérieurs.
Eşim "Ladies'Ev Dergisini alır."
- Avec 6 ladies et 4 gentlemen.
- Altı bayan ve dört erkekle birlikte.
- c'était avec 12 ladies et 7 gentlemen.
- On iki bayan ve yedi erkek.
- Beaucoup trop de ladies.
- Çok fazla bayan.
- Est-ce que vous savez qui sont les 2 ladies présentes?
Şuradaki iki hanımı tanıyor musun Charlotte?
Alors aucune des ladies du Hertfordshire n'ont pu vous plaire, Mr Darcy?
Hertfordshire'daki hiçbir hanım hoşunuza gitmedi mi Bay Darcy?
J'ai appris que les jeunes ladies rejetent souvent celui qu'elles ont l'intention d'épouser, lorsqu'il se déclare pour la 1ère fois, et c'est pourquoi, je garde espoir, ma chère cousine, de vous conduire dans peu de temps jusqu'à l'autel.
Katiyen değil. Genç hanımların genellikle kabul etmeye gizlice niyetli oldukları halde taliplerinin ilk teklifini reddettiklerini biliyorum. Bu nedenle, sevgili kuzenim çok geçmeden sizi kilise mihrabına götürmeyi umuyorum.
Bonne après-midi à vous, Ladies!
İyi günler bayanlar!
Quand il y a assez d'officiers à Meryton pour décevoir toutes les jeunes ladies de la région.
hem de Meryton'da kalp kıracak bu kadar subay varken.
Ladies and Gentlemen, M. Elton John.
Bayanlar ve Baylar, Bay Elton John!
J'ai fait la plonge au fabuleux Ladies Night-club pendant un mois et demi pour payer la réparation.
Tamir masraflarını ödemek için kadınların gittği bir gece kulübünde bir buçuk ay bulaşık yıkamak zorunda kaldım.
A notre première sortie, on avait 16 ans plus que lui.
All together now, the ladies... Buraya ilk gelişimizde 16'ımdaydım.
Mes excuses, ladies.
Affedersiniz hanımlar.
Oh, yes, it s ladies night, and the feel- -
Oh, evet, gu gece bayanlar gecesi, ve sanırım...
Pour nous, l'Angleterre était un pays de lords et de ladies. Le roi, la reine et les deux princesses nous subjuguaient.
Ingiltere'nin lordlar ve leydiler ülkesi olduğunu sanıyorduk çünkü Kral ve Kraliçe ve iki küçük prenses çok hoşumuza gidiyordu.
Les Barenaked Ladies jouent demain.
The Barenaked Ladies çalacak burada yarın.
Tu pars deux jours et tu obtiens les Barenaked Ladies?
İki günlük geri döndün ve the Barenaked Ladies'i getirdin?
- 5 $ sur Barenaked Ladies.
- "Peçeli kızlar" a 5 $.
On va devoir te changer en fille des Pink Ladies.
- Anlaşılan sana "Pink Ladies" makyajı yapacağız.
Je prends le CD de Barenaked Ladies et on y va.
Noah, "Barenaked Ladies" CD'sini alayım, sonra çıkalım.
Then when you re there, ladies you backtrack
Şimdi durun orada, bayanlar sizin sıranız
Les anars recrutent leurs gonzesses au Cheltenham Ladies College.
Anarşistler, Cheltenham Ladies'Üniversitesindeki hatunlara bayılırlar. - Şerefe. - Şerefe.
Ladies et Gentlemen, joignez vos mains pour le plus gros pancake aux pommes de terre.
Bayanlar ve baylar dünyanın en büyük patatesli gözlemesi için bir alkış.
Ladies and gentlemen!
Baylar, bayanlar!
Three little maids who, all unwary, Come from a ladies'seminary,
"Bir seminerden geliyoruz"
Three little maids..... and ya don t stop with all the ladies in the... gangsta but... go...
"Hiç durmuyoruz, Bütün bayanları ve çeteleri..."
- De pompier.
- Dinner Ladies'dekilerden oluşan.
Notamment la cuisine du fabuleux Ladies Night-club.
Bunlardan biri, kadınların gittiği gece kulübündeki mutfakta yaşandı.
Ladies et gentle-ladies...
Bugün diğerlerinden niye farklı olsun ki?