Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / французский → турецкий / Letterman

Letterman перевод на турецкий

171 параллельный перевод
Il n'aurait pas dû revenir ici, après Letterman.
O yüzden Letterman'den sonra ona iyi gelir diye düşündüm. Hataymış.
Elle a parlé de Letterman.
Kocasının Letterman'de olduğunu söyledi.
Même pas le banquier.
Bankacı Bay Letterman'ın bile.
Et sur la côte est, c'est Letterman.
Ve doğu sahilinde, Letterman seni istiyor.
Viens regarder la télé.
Hadi, David Letterman seyredelim.
Tu devrais faire de la télé.
David Letterman'ı ara. Seni hemen şovuna çağırır.
Écoute, gamine, si tu veux te faire inviter, vois ça avec les gens de chez Letterman.
Onu televizyona nasıl çıkarırız, bilmek istiyoruz. Dinle velet, misafir oyuncu olmak istiyorsan Letterman'ın şovuyla konuş.
II nous restera D.Letterman.
- David Letterman bize yeter.
Ouais, il nous restera D.Letterman.
- Doğru, David Letterman bize yeter.
Enfin, vous savez, y a Letterman, en tout cas.
Letterman var ama.
Promettez-moi de ne pas passer à heure de grande écoute.
Seni Letterman'da görmeyeceğime söz ver yeter.
Elle est dingue de David Letterman.
David Letterman'dan acayip hoşlanıyor. Yani öyle böyle değil.
Suppose que j'aille trouver Letterman.
Farz edelim, David Letterman'ın yanına gittim.
Je le mets au parfum, ils sortent ensemble, ils tombent fous amoureux, et elle me largue pour Letterman.
Durumu açıklıyorum. Birbirlerine delicesine âşık oluyorlar ve David Letterman için beni terk ediyor.
Je viens d'apercevoir David Letterman.
Az önce David Letterman'ı şuradan geçerken gördüm.
- Où est George? - Avec David Letterman.
David Letterman'a bir şey demeye gitti.
Letterman n'a pas mordu, hein?
Letterman fikrini beğenmedi demek?
C'est comme cet animateur de télé qui se croyait persécuté... par une admiratrice.
Letterman o kadının yine mutfakta olduğunu sandığı için kaç kere polis çağırdı?
David Letterman!
David Letterman!
Tu regardes Letterman avec moi?
Ne yapıyorsun? Benimle TV seyreder misin?
Je ne supportais plus la tête de cet animateur télé.
Letterman'ın suratına bir saniye daha bakamazdım.
II regardait la télé.
Letterman'ı seyrediyordu ha?
II a mis le même programme que toi.
Senin yaptığını yapıp, televizyonda Letterman'ı açtı.
On se disait : "On a ces types, Ray et Phil et c'est pour la boîte de Letterman..."
Yani annen seni pazarlıyordu?
Je me rappelle avoir appelé Letterman et l'avoir supplié :
Çok sakinsin, Ray.
Papa m'a laissé regarder Letterman.
Babam Letterman'ı izlememe izin verdi.
Letterman, Leno,
Letterman, Leno.
Bientôt Letterman ne te rappellera plus jamais.
Sen anlamadan, Letterman telefonlarına geri dönmeyecek.
Avec Leno, Letterman, tous.
Leno, Letterman, hepsine.
Letterman peut gagner plus, il vaut pas Arsenio Hall.
Letterman, asla bir Arsenio Hall olamaz.
Mais crois-tu pouvoir sauver ce mariage, maintenant que tu sais que je préfère Leno à Letterman?
Bu evliliği kurtarabileceğimize hala gerçekten inanıyor musun? Artık Leno'yu Letterman'den daha çok sevdiğime karar verdim.
Et on courra se marier chez David Letterman
Kazanmana izin vereceğim. Hile yapacağım. Sonra çıkacağız David Letterman'ın şovunda seninle evleneceğiz.
En gros, rien de ce qu'on voit sur MTV.
Letterman'da görebileceğin hiçbir şey yok.
C'est quoi MTV?
Letterman da ne?
- Et qu'est-ce que Dieu répond? - "J'ai vu Letterman, c'était pourri."
- "Letterman'ı izledim ve berbattı" diyor.
- Lew qui travaille chez Letterman?
- Letterman Lou mu?
Plus maintenant.
Artık Letterman için çalışmıyor.
- Lew de chez Letterman?
- Letterman Lou mu?
Ou Letterman.
Ya da Letterman'in ilk dönemleri.
L'émission de Letterman. On t'avait virée pour cause de guerre du Golfe.
Hani Körfez Savaşı zamanında Letterman senin şovunu yayınlamadığında çok üzülmüştün.
C'est bizarre. Charlie a eu cette offre de Flemming-Letterman. Le meilleur cabinet juridique de Los Angeles.
Asıl inanamadığım Charlie Los Angeles'taki en iyi hukuk firmalarından birinden teklif aldı, ama..
C'est du droit des sociétés.
Fleming Letterman hukuk firması.
Chérie, vas-y doucement avec le philtre d'amour, ou il finira dans l'émission de David Letterman sous peu.
Ona verdiğin aşk iksirini azaltmalısın. Yoksa yakında David Letterman'ın evine gitmeye başlayacak.
Tu veux aller jeter des trucs du toit comme le faisait Letterman?
Letterman'ın yaptığı gibi, çatıdan bir şeyler atmak ister misin?
Je m'appelle Jonathan Greene, je produis l'émission Late Night with David Letterman.
Adım Jonathan Green ve David Latterman gece yarısı programının yapımcısıyım.
- Au moins, il tient tête à Letterman.
En azından Latterman'a kafa tutabiliyor.
Letterman est ici?
- David Letterman bu katta mı?
Et lundi, je fais Letterman.
- Bir de Letterman Monday'e çıkacağım.
Ou "Dieu, as-Tu vu Letterman hier soir?"
Ya da "Dün gece Letterman'ı izledin mi?"
Fleming Letterman.
Nerede?
Il a pas dû voir la fin du Letterman Show.
Tahminime göre gece yarısında eve girmiş.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]