Translate.vc / французский → турецкий / Lilah
Lilah перевод на турецкий
187 параллельный перевод
Lilah.
Lilah.
Oui, c'est Lilah.
Evet, ben Lilah.
- Iilah Morgan et lindsey McDonald.
- Lilah Morgan ve Lindsey McDonald.
- Je suis Lilah Morgan.
- Ben Lilah Morgan.
Bonne nuit, Lilah
İyi geceler, Lilah.
Lilah Morgan a trouvé cette fille... Lilah Morgan l'a recrutée pour une bonne raison... et Lilah Morgan va déposer cette fille... dans les bras bienveillants de Wolfram Hart.
Ben diyorum ki Lilah Morgan bu kızı buldu Lilah Morgan bu kızı bir nedenden dolayı yanına aldı ve Lilah Morgan bu kızı Wolfram ve Hart'ın kucaklayan kollarına getirecek.
Je connais Lilah Ce n'est pas votre alliée.
Üzgünüm. Lilah'yı tanıyorum. O senin düşündüğün kişi değil.
Je n'aurais pas pu te trouver, mais... ton amie Lilah...
Seni bulamazdım, eğer... Arkadaşın Lilah ve ben sadece sana yardım etmek istiyoruz.
- Je ne suis plus une enfant. - Mais si.
- Ben geri zekalı ya da çocuk değilim Lilah.
N'essaie pas de me retrouver.
Beni bulmaya çalışma Lilah.
Bonsoir, Lilah
İyi geceler, Lilah.
Vous m'avez l'air un peu nerveux, Lilah.
- Biraz sinirli gibisin, Lilah.
- Je vais essayer de l'attraper avant Lilah.
- Oraya Lilah gitmeden ben gideceğim.
Je vais changer de tanière. Merl, lilah.
- Kendime yeni bir yer bulmam gerek.
Trêve de plaisanteries.
- Merl, Lilah. Tanışma faslını geçtiğimize göre...
C'est un endroit super... lilah...
Bizim Wolfram ve Hart olarak % 100 desteklediğimiz harika bir barınak. - Lilah. - İyi akşamlar, efendim.
- Bonjour, Lilah.
- Günaydın, Lilah.
Elle est redevenue poussière.
Eminim Lilah da bunu düşünürdü, zamanı olsaydı.
Lilah y aurait pensé, en lui laissant du temps. Continuons, les enfants.
Ve baban bazen senin o küçük boynunu koparabilecek,... baştan aşağı vahşet dolu bir yaratığa dönüşüyor.
Vous craignez qu'on fasse du mal au bout de chou?
Yoksa Lilah küçük bebeğe zarar vereceğimiz için endişeleniyor mu?
Je vous présente Lilah Morgan.
- Bu da Lilah Morgan.
Je ne crois rien du tout, Lilah.
Hiçbir şey sandığım yok, Lilah.
Lilah... vous avez été... une précieuse collaboratrice et je suis persuadé...
Lilah, çok önemli katkılarda bulundun ve senin en iyisini denediğini biliyorum.
Mais à votre place... j'aurais pris Lilah.
Eğer senin yerinde olsaydım Lilah'yı seçerdim.
Lilah est votre homme!
Aradığınız kişi Lilah.
"Promotion de Lilah Morgan."
Lilah Morgan terfi ettirildi.
Linwood? C'est Lilah.
- Linwood, ben Lilah.
On est les seuls survivants.
Ne bekliyordun, Lilah? Bu katliamdan sağ kalanlar sadece biziz.
Un bouc émissaire?
Günah keçisi mi, Lilah?
Ia ferme, lilah.
Kapa çeneni, Lilah.
- On va tous mourir.
- Herkes ölür, Lilah.
Ecoute, tu as autant de chances de survivre que moi.
Sana bir şey olmayabilir, Lilah. Bu işten kurtulmak için % 50 şansın var, aynen benim gibi.
Voler des dossiers à mon patron?
Lilah, ben patronlarımdan asla dosya çalmam.
- Et alors?
- Ne demeye çalışıyorsun, Lilah?
- Je les lirai.
Okuyacağım, Lilah.
- si tu avais eu des nouvelles. - Il les a brûlées.
O, onları yaktı, Lilah.
Vous ne vous garez plus en sous-sol, lilah.
Fark ettim de artık arabanı yeraltına park etmiyorsun, Lilah.
Ce n'est pas parce que Lilah dit qu'il est emprisonné à tort... que c'est forcément vrai.
Lilah'ın sana bu adamın adaletsizce mahkum edildiğini söylemesi... -... bunu gerçek kılmaz. - Haklısın.
- Iilah...
- Lilah...
Iilah a raison.
Lilah haklı.
Je suis Lilah Morgan.
Ben Lilah Morgan.
Faites-la dégager.
Onun çaresine bak Lilah.
lilah...
Lilah.
- Cela va plus loin que cela, Lilah.
Bunun başka seviyeleri de var, Lilah.
Lilah Morgan, permis 01 1 2773.
Yaklaşık yüzyıl kadar önce karşılaştığı bir adamı arıyorum. Ve lütfen hızlı olsun. Yukarıdaki adamlar bütün savunma sistemlerini hazırlıyorlar.
Lilah...
Bacaklarımda hala his var.
Je t'en prie!
Lilah, lütfen.
Les cadavres gisant chez moi...
Lilah, dur tahmin edeyim.
- Quoi?
- Lilah?
C'est Lilah.
Ben Lilah.
Iilah.
Lilah.