Translate.vc / французский → турецкий / Lingerie
Lingerie перевод на турецкий
639 параллельный перевод
Imagine la lingerie qu'elle peut s'offrir.
Kraliçenin alabileceği güzel iç çamaşırlarını düşünsene.
Pourquoi une reine aurait-elle besoin de lingerie?
Kraliçenin neden iç çamaşırına ihtiyacı olsun ki?
Lingerie, broderie...
Elbise kenarı dikimi ve nakış.
Je ne veux pas que ma lingerie mette le pays en danger.
İç çamaşırlarımın ülkemi tehlikeye atmasını istemem.
- Dans la lingerie féminine?
- Bayan iç çamaşırlarından bir şey mi?
Cette débauche de lingerie m'étonne un peu.
Bu abiyeyi fazla dekolte buluyorum.
Il ne pouvait guère utiliser la lingerie.
Çamaşır haberleşmesini çok iyi kullanmış olmayabilir.
De la lingerie noire de Vienne?
Viyana'dan siyah iç çamaşırı?
Enfin, "Lingerie pour Dames" : 35 sh.
Nihayet 35 şiline kadın iç çamaşırları.
Il me manquait une robe de dentelle, de la lingerie, un manteau de soirée... D'autres objets de valeur?
Ve sonra, kayıp olanın sadece dantelli kıyafetim olmadığını en sevdiğim birkaç dantelli çoraplarım, akşam şalım ve bir çift gümüş terlik.
Tout comme la lingerie et les collants à 10 deniers.
O naylon çoraplar ve altı parça iç çamaşırınla da.
Je n'aurais jamais dû laisser tomber la lingerie.
Bazen iç çamaşırı işini hiç bırakmasaydım diyorum.
Je n'avais rien vu de plus ferme depuis que j'ai arrêté la lingerie.
Korse sattığım günlerden beri bu kadar formda bir vücut görmemiştim.
En passant devant la lingerie, j'ai regardé dans l'obscurité.
Çamaşırhaneden geçerken karanlığa doğru bir baktım.
Je sais, allons à la lingerie.
Çamaşırhaneye gidelim. - Çamaşırhaneye mi?
- La lingerie? - Oui. Il y a des corbeilles blanches pleines de linge propre.
Evet, orada içerisinde tertemiz ve güzel çamaşırlar olan büyük sepetler var.
Si je t'offrais du parfum ou de la lingerie, ce serait personnel, mais une voiture?
Parfüm veya iç çamaşırı hediye etmek özel olurdu, ama bir araba?
Vous achetez de la lingerie?
Bayan iç çamaşırı alışverişine mi çıktın?
On vend de la lingerie.
Kadın iç çamaşırı satıyoruz.
Ou bien le bruissement de la lingerie en dentelle?
İstersen bir iç çamaşırın hışırtısı da var.
Une amie très drôle qui nous envoie toujours de la lingerie.
Sürekli bana iç çamaşırı gönderen komik bir arkadaş kendisi.
Non! Les 50 $ que j'avais cachés dans ma lingerie d'automne m'ont manqué.
Kışlık çamaşırımın içine sakladığım 50 $'ı özledim.
Tu passeras la nuit ici dans la lingerie!
Çamaşır odasında bütün gece kalacaksın.
C'est un magasin de lingerie.
Bayım, burası iç çamaşırcı.
- Et sa lingerie aussi?
- Ya altındakiler?
Ne fais pas attention. Je déteste le contact de la lingerie froide.
Kafanı yorma, onları fırında tutuyorum çünkü soğuk iç çamaşırından nefret ederim.
C'est un magasin de lingerie, monsieur.
Burası bir iç çamaşırı dükkânı, efendim.
J'ai payé le transport, la lingerie, la poire à lavement...
Ulaşım paralarını ödedim. Havlular, çarşaflar ve lavman torbaları satın aldım.
Non. C'est la lingerie.
Hayır efendim, burası masa örtüleri servis alanı.
J'ai peur de m'être énervé quand je l'ai vu toucher à la lingerie de ma femme. "
Karımın özel eşyalarına dokunduğunu gördüğümde ne yazık ki kendimi kaybettim. Bu oldukça abartılı.
Toutes mes affaires, ma lingerie, mes vêtements, tout...
- Tüm eşyalarım. İç çamaşırlarım, elbiselerim, her şeyim! - Kaç elbise vardı?
Je devais faire ses achats pour divers éléments de lingerie.
Farklı türden iç çamaşırları için alışverişe çıktık.
- Oui, nous sommes intéressés par de la lingerie.
- Evet, iç çamaşırı almak istiyorum.
- Il est à la lingerie, monsieur.
- Efendim? - Takım elbisemi getirin!
Vous aimez la lingerie?
Kadın iç çamaşırlarını sever misiniz?
Les ligues de vertu de Montpellier vous ont forcé à enlevez la lingerie noire? Mon cher, vous n'y êtes pas du tout!
Montpellier Ahlak Cemiyeti gelip sizi siyah çamaşırları kaldırmaya mı zorladı?
Les manteaux et la lingerie.
Palto ve iç çamaşırlarıyla.
L'une contenait sept de mes paires de chaussuress et une petite avec toute la lingerie d'Emilienne.
Birinde yedi çift ayakkabım küçük olandaysa Emilienne'in bütün iç çamaşırları vardı.
Je regardais les pubs de lingerie. Ça m'absorbe complètement.
İç çamaşırı reklamlarına bakıyordum.
"soigne la lingerie fine pour hommes et femmes." est une extravagance et présente un danger, virgule...
Bay ve bayanların iç çamaşırları konusunda uzman. Bu hükme binaen bir kimsenin çalışma döneminde sahip olduğu mesuliyetlerden vuku bulan evlilik dışı cinsel ilişki kaynaklı hastalık büyük bir ihmalkârlık olmakla beraber...
Vous avez... de la lingerie de putain?
Şu süslü şeyi giy, ne demek istediğimi biliyorsun.
La lingerie. Tu t'en souviens?
Ic _ c _ amasirIari hatirIar misin?
Je comprends que tu laisses pas les filles porter de la lingerie noire.
Sonunda neden diğer kızların siyah abiye giymelerine müsade etmeyeceğini anladım.
Tu sais ce que ça coûte, cette lingerie? Et ce maquillage?
Bu çamaşırlar, bu makyaj ne kadar, biliyor musun?
Ordinairement, j'ai un mois avant d'être confronte â des etudiants en lingerie fine ou â un portrait de moi pendu â une poutre.
Kadın iç çamaşırı giyen bir öğrenci veya bir sanatçının beni tavandan sallandırdığını görmem, genellikle en az bir ay sürer.
Est-ce qu'il y a eu des innovations dans la lingerie féminine depuis 1965?
Kadın iç çamaşırlarında 1965 yılından sonra hiç yenilik oldu mu?
Arrêtez-vous à la lingerie. Une jolie fille ne porte pas des caleçons.
Senin gibi güzel kızlar bokser giymemeli.
On aime la lingerie romantique.
Romantik çamaşırlara bayılırız.
Ils se baladent tout le temps en lingerie.
Hep iç çamaşırı dükkanına gelirler.
" Tu me pares de lingerie sexy
" Banim yüzüme maske tak
Heureusement que tu as gardé ta belle lingerie de Paris.
Saklaman ne büyük talih.