Translate.vc / французский → турецкий / Lucy
Lucy перевод на турецкий
5,912 параллельный перевод
Lucy, je dois te dire quelque chose.
Lucy, sana bir şey söyleyeceğim.
J'ai un cadeau pour Lucy.
Ayrıca Lucy'ye bunu aldım.
Bonjour. Tu es Lucy, c'est bien ça?
- Merhaba, sen Lucy'sin, değil mi?
C'est moi, Lucy.
- Lucy benim.
Un vrai duo de pipelettes, mais pas drôle.
Lucy ve Ethel'in bahtsız halleri gibisiniz.
Comme Dana est en congé de maternité... j'aimerais que ce soit Lucy Scott qui coordonne.
Dana doğum izninde olduğundan idarenin Lucy Scott'ta olmasını istiyorum.
J'ai reçu un appel en mars d'un gars... qui disait qu'une femme du nom de Lucy Ramirez... voulait entrer en contact avec moi.
Lucy Ramirez adlı bir kadının benimle görüşmek istediğini söyleyen bir adamdan Mart ayında telefon geldi.
D'abord Dan, puis moi... ensuite Lucy, le colonel, et toi.
- Önce Dan, sonra ben, sonra Lucy, Albay, sonra da sen.
Fais-la siffler comme Ricky, I love Lucy
Ricky gibi ıslık çaldır Lucy'i seviyorum
Bien à toi. Lucy.
Sevgiler, Lucy. "
Je préférais "Lucy".
Bana Lucy demeni özlüyorum.
Lucy...
Lucy.
Ouvre ta trousse médicale, Lucy.
İlk yardım çantasını aç bakalım, Lucy.
Tu verrais plutôt Lucy avec des diamants ou des saphirs?
Sence Lucy'yi elmas mı safir mi güzel gösterir?
Tu as des yeux, Lucy.
İki gözün var, Lucy.
Lucy, on te demande au téléphone.
Lucy, bir telefonun var.
Vous avez un palais très fin, Lucy.
Ayırt edici bir damak zevkine sahipsiniz, Lucy.
Lucy.
Lucy.
Tu dois comprendre qu'il n'y a jamais eu aucune preuve que Lucy ait été enlevée par un prédateur sexuel.
anlaman gerekir ki Lacy'nin bir sapık tarafından kaçırıldığına dair hiç bir kanıt yoktu.
- Lucy, enclenche les propulseurs.
Dutch, eziliyoruz. - Lucy, iticilere güç ver.
Lucy n'est pas conçue pour de tels abus, - et elle ne mérite pas ça non plus.
- Lucy bu tür kaba işler için tasarlanmadı.
Lucy c'était quoi ça?
Evet, Dutch'un parlak fikri...
Lucy ne peut pas y arriver.
Bağlantıyı koparmam gerek.
Un coup pour rien.
Lucy buna dayanamaz. Bu işten hayır gelmeyecek.
Bloqué dans Lucy? Hey!
- Lucy'nin içindeyken nasıl özgür olacaksın?
Lucy, amène nous dehors.
Lucy, bizi buradan götür.
Lucy, c'était quoi ça?
Lucy, bu da neydi?
Je suis le seul qui peux faire voler Lucy de nouveau. Il faut que je reste...
Lucy'yi uçurabilecek tek kişi benim.
Tiens j'ai transmis à Lucy la signature ionique.
Bunu Lucy'nin iyon imzasına ayarladım.
- Ils n'ont pas besoin de le savoir, Lucy.
Bunu bilmelerine gerek yok, Lucy?
Je vérifie Lucy module par module à la recherche de quelconque dommage.
Lucy'yi parça parça inceliyorum, hasar var mı diye bakıyorum.
Lucy prépare un peu de thé on a de la compagnie.
Lucy, biraz çay koy. Misafirlerimiz var.
- Quelles sont mes chances Lucy?
- İhtimallerim nasıl, Lucy?
Lucy ils ont mordu à l'hameçon.
Yemi yuttular, Lucy.
D'accord Lucy, démarre sa séquence de pré-lancement, - et passe moi de nouveau Dutch.
- Pekâlâ, Lucy yeniden başlat ve bana Dutch'u bul.
Parfait Lucy, prépare-nous.
- Pekâlâ, Lucy başlat bizi.
Je te recommanderai. Si tu passes les tests, tu as une couchette dans Lucy.
Sana kefil olacağım eğer testi geçersen Lucy'de bir yerin olur.
La ferme Lucy.
- Kapa çeneni Lucy. - Kapa çeneni Lucy.
Parce qu'on ne peut pas amener Lucy aussi loin.
Çünkü Lucy'i bu kadar derine getiremeyiz.
Lucy, appelles-moi Delle Seyah. - En train.
Lucy, bana Delle Seyah'ı bağla
Du calme, Lucy.
- Sakin ol, Lucy.
- Lucy, tu l'as trouvé?
- Lucy, buldun mu onu?
- Reste et on verra.
Lucy, hadi artık!
S'il te plaît.
Lucy. Lütfen.
Lucy Elkins à l'appareil.
Ben Lucy Elkins.
Lucy, lève et baisse ses bras.
Lucy, kollarına basınç uygula.
Je viens de perdre mes gyroscopes arrières.
Lucy, bu neydi?
Lucy?
Sıkı tutunun çocuklar, sert bir iniş olacak. - Lucy? Orada mısın?
J'ai Lucy, non?
Evet, Lucy var değil mi?
Qui a infiltré Lucy?
Hepimiz hak ettik.
Personne.
- Lucy'e kim izinsiz girdi?