Translate.vc / французский → турецкий / Madagascar
Madagascar перевод на турецкий
162 параллельный перевод
J'ai jeté une bouteille vide par-dessus bord un jour... au large de Madagascar.
Bir keresinde Madagaskar açıklarında güverteden boş bir şişe atmıştım.
Et si je suis coincé à Madagascar, je t'appelle!
Aynı sebeple ben de Madagaskar'da saplanıp kalırsam arayacağım kişi belli.
- Allez à Madagascar, où vous voulez, mais partez.
- Madagascar'a git nereye gidersen git. Yeter ki buradan git.
Il flottait au grand mât de l'Etoile de Madagascar, il y a près de 40 ans.
Yaklaşık 40 sene önce, yaşlı Madagaskar Yıldızı'nın direğinde dalgalanıyordu.
Entre Madagascar et l'Afrique.
Madagaskar ile Afrika'nın arasında.
- Entre l'île de Madagascar et l'Afrique.
Tam olarak Madagaskar ile Afrika Kıyısı arasındadır.
Rentrant de Madagascar un jour, un pompier qui était à bord... a heurté de sa tête un mur en brique et il est mort deux jours plus tard.
Bir keresinde Madagaskar'dan dönüyorduk.Gemide bir itfaiyeci vardı. Kafasını tuğla duvara çarptı. İki gün sonra da öldü.
Elle se dirigeait vers Madagascar.
Kuzeydoğuya, Madagaskar'a doğru yüzüyordu.
Madagascar et Suez.
Madagaskar ve Süveyş.
Oui, mélangé à cinq autres tabacs... qui viennent de Madagascar et des Antilles.
Evet. Madagaskar ve Antiller'den gelen beş değişik tütünle de karıştırıyoruz.
LONGTEMPS, J'AI IMAGINÉ DÉBARRASSER L'EUROPE DE SES JUIFS EN LES PARQUANT À MADAGASCAR OU SUR UNE ÎLE QUELCONQUE.
Birkaç yıl önce, kıtadaki tüm Yahudileri toplayıp hepsini Madagaskar'a veya herhangi başka bir adaya yığmayı düşünüyordum.
Tu te souviens de l'histoire de Madagascar Ho?
Madagascar Ho'nun hikayesini hatırlıyor musun?
Le petit homme qui rêvait de Madagascar et qui ne dépassa jamais la 3e Avenue.
Madagascar'ı hayal eden küçük adam. Asla 3. Caddeden ileriye gidememiş.
Ils longent l'Afrique, traversent la mer d'Ethiopie... contournent la côte sud... par le détroit de Madagascar... et doublent la pointe sud de l'lnde... pour atteindre les îles aux Epices, l'Indonésie d'aujourd'hui.
Afrika'nın batı kıyılarına Etiyopya denizi dedikleri Madagaskar'dan Hindistan'ın güneyine uzanan baharat adalarına, yani bugünkü Endonezya'ya ulaşıyorlardı.
Maintenant, Bosun, cap sur Madagascar.
Lostromo, gemiyi Madagaskar'a çevirin.
- C'est Madagascar.
- Madagaskar'a gidiyoruz.
A Madagascar ou en Sibérie.
Madagaskar'a veya Sİbirya'ya.
Is seront envoyés à Madagascar.
Onları Madagaskar'a göndereceğiz.
Madagascar...
Madagaskar'a...
Allez voir à Madagascar.
Neden Madagaskar'ı denemiyorsun?
Rester ensemble et naviguer les premiers vents jusqu'a Madagascar... Ies meilleures eaux du monde pour les pirates.
Beraber kalabiliriz, ve ilk rüzgarlarla, korsanlık için... en iyi sular olan Madagaskar sularına gidebiliriz.
A Madagascar.
Madagaskar'a.
À Madagascar, les cafards sifflent en expirant par les trous de leur thorax.
Madagaskar'da, göğüslerinin üst kısmındaki deliklerden hava üfleyerek tıslayan böcekler bile var.
C'est un film pour Madagascar et pour l'lran, deux pays qui ne reconnaissent pas le copyright americain.
Bu film sadece Madagaskar ve İran gibi Amerikan Telif Hakları Yasasını kabul etmeyen ülkeler içindir.
Pervenche rose de Madagascar
Madagaskar gülü.
Quand je dirai "Madagascar", vous entrerez dans le plus profond sommeil hypnotique. Vous obéirez à tous mes ordres.
Madagascar dediğimde, hemen hipnotik uykunun en derin seviyesine inip, tüm emirlerime uyacaksınız.
Madagascar.
Madagascar.
Le premier mot de C.W. chaque matin devra être "Madagascar".
Düşün, her sabah ağzından çıkacak ilk kelime "Madagascar." olmak zorunda.
Cafards de Madagascar.
Madagaskar'dan tıslayan hamamböcekleri.
"Vous pouvez m'appeler entre..." bla et bla. "Veuillez agréer..." bla, bla, bla.
Birlikte Model B.M. projelerine katıldık ve Madagascar üzerine çalışıyorduk
Et le vrai chef-d'œuvre, l'Urate Lornis acajou, Madagascar, 1906.
Ve gerçek şaheser, maun renkli Urate Lornis, Madagaskar 1906 basımı.
Il y a une sorte de Triangle des Bermudes au large de Madagascar.
Madagaskar açıklarında, Bermuda Şeytan Üçgenine benzer bir olayla karşı karşıyayız.
- Ah! ça sont les comètes de Madagascar.
- Bu Madagaskar'dan bir tür kelebek.
Parlons de cet incident à Madagascar.
Geçen hafta Madagaskar'daki olaydan bahsedelim.
Ma mère m'a envoyée dans un piège à Madagascar. Mais elle ignorait qu'elle me mettait en danger.
Annem beni Madagaskar'da bir tuzağa göndermiş gibi olsa da bir tehlike olduğundan haberi yoktu.
Parlons de la semaine dernière, l'incident à Madagascar.
Geçen hafta Madagaskar'daki olaydan bahsedelim.
Depuis son pressentiment à Madagascar, c'est à lui d'approuver tes opérations.
Babanın Madagaskar görevindeki içgüdüsü doğru çıktığı için Devlin ona operasyon onay yetkisi verdi.
Nous n'avons pas de satellite au-dessus de Madagascar.
Madagaskar üzerinde her zaman bir uydumuz yok.
Un Américain s'est fait pincer à Madagascar avec des explosifs.
Los Angeles'ta ne işin var? Madagaskar gümrüğünde bir Amerikalı, patlayıcıyla yakalanmış.
À Madagascar.
Madagaskar'da... Sydney, bir şeyi anla...
Il devait aller à Madagascar pour Thanksgiving, donc, histoire de, je lui dis :
Babam Şükran Gününde Madagaskar'a gideceğini söyledi.
Eh bien, Papa. Madagascar a l'air d'être sympa.
Hay Allah baba Madagaskar kulağa harika geliyor.
Bienvenue à Madagascar.
Madagaskar'a hoş geldiniz.
- Madagascar.
- Madagaskar.
Ce Madagascar-là?
O Madagaskar mı?
C'est hors de question, Madagascar.
Um, Ben Madagaskar'a gidemem.
Madagascar!
Madagaskar!
Madagascar.
- Madagascar.
Madagascar?
- Madagascar?
On a fait un "L'ONU mise en scène" ensemble nous étions à Madagascar et Alice avait ce défaut d'élocution, donc elle a dit, "Madagafcar."
Sence bir partide hangisi daha çok dikkat çeker?
Madagascar.
Madagaskar.