Translate.vc / французский → турецкий / Milano
Milano перевод на турецкий
407 параллельный перевод
Ils étaient très pressés, devant arriver à Milan avant midi.
Öğlene Milano'da olmak zorundaydılar.
En fait, comme on dit à Milan, on tient le mauvais côté du bâton.
Aslında, Milano'da dediğimiz gibi, çubuğun kokan kısmına geliyoruz.
Comme on dit à Milan : caresse de chien donne des puces.
Milano'da dediğimiz gibi, köpekle yatarsan pireyle uyanırsın.
Comment le pourrais-je?
Zaten Milano'da söylenen bir şeyi nasıl duyabilirim?
Si seulement j'étais à Milan.
Keşke Milano'da olsaydım.
Non, Milan ne vaut pas mieux!
Hayır, Milano da iyi değil.
Comme on dit à Milan, mieux vaut lâcher le mauvais côté du bâton.
Milano'da dediğimiz gibi, çubuğun kokan kısmını adam akıllı adamdır.
Celles que donnent les caresses de chien, dit-on à Milan.
Köpeklerle yattığın için kaptığın pirelerden, Milano'da dediğimiz gibi.
Rome, Milan, Paris...
Roma, Milano, Paris...
Je vais à Milan et peut-être à Paris,
Gerçekten Milano'ya gidiyorum ve belki de Paris'e...
Départ quai n ° 4... du rapide Florence-Bologna-Milan
4. platformdaki tren kalkmak üzeredir. Floransa, Bologna ve en son Milano'da duracaktır.
Je vais à Milan, on débute là.
Milano'ya gidiyorum, ilk gösteri orada olacak.
Et un milanais ne mettra jamais les pieds chez Donei.
Blasetti, ben kuzeyliyim unutma. Milano'dan geliyorum, asla Donei'ye gitmem.
Un de mes amis à Milan a trouvé quelque chose pour moi.
Milano'da birilerinden bahsetmiştim, belki bana bir iş ayarlayacaktı.
Je veux me faire une situation.
İş bulmaya Milano'ya gidiyorum.
Si on ne trouve rien à Milan, on ira ailleurs.
Ne diyorsun? Milano'da iş bulamazsak bir başka yere gideriz.
- Leopoldo. Leopoldo, tu devras m'accompagner à Milan, dans deux mois.
İki aylığına benimle Milano'ya gelmelisin.
Les derniers articles de Milan.
Milano'dan batan gemini malları.
J'en ai vu tellement quand j'étais à Milan et que je travaillais à la morgue.
Milano'da morg da görev yaparken..... böyle çok talihsiz gördüm.
Une fois, à Milan, un homme de 70 kg a perdu la vue en essayant, de faire ça.
Bir keresinde Milano'da 70 kiloluk bir adam bunu yapmaya çalışırken, gözlerini kaybetti.
II est à Milan.
O Milano'da.
Allô? Combien d'attente pour Milan? Merci.
Milano için ne kadar beklememiz gerekiyor?
J'm'appelle Busacca Giovanni, né de père inconnu. Classe huit, de Milan R'tourne à ta place.
Adım Busacca Giovanni, Milano eyaleti, 88 tertip.
A ce train-là, nous serons bientôt à Milan
Böyle devam edersek, yakında Milano'ya gireriz.
Milano, Genova, Roma!
Milano, Cenova, Roma!
Celle de Milan est une véritable Vénus, avec des hanches à faire rêver.
Bir tanesi Milano'dan. Vücudu, kuzen, Venüs Heykeli gibi. Kalçaları hayal kurmak için.
On est à Milan.
Uyan Milano'ya geldik.
C'est pas facile à Milan.
Milano'da iş bulmak kolay değil. Neden oturmuyorsunuz gelin, haydi rahatınıza bakın.
Vous trouvez qu'il fait froid à Milan?
Peki Milano'yu soğuk buldunuz mu?
A Milan, des logements y en a!
Milano'da istemediğin kadar çok ev var evlat! Tabii!
La Municipalité laisse personne à la rue!
İnan bana Milano belediyesi kimseyi sokakta bırakmaz sen rahat ol!
Les Milanais veulent pas de neige dans les rues!
Hem de feci yağıyor. Milano'lular yerde kar görmek istemezler.
Tu es Milanaise?
Sen Milano'lu musun?
Vous faites quoi à Milan?
Peki Milano'ya niye geldiniz?
Préviens Cecchi que je m'absente 2 jours.
- Bunu Morini'ye sen söyler misin? - Tabii. 2 günlüğüne Milano dışına çıkıyorum.
Milan te plaît pas?
Neden? Milano'yu sevmiyor musun?
Tu me reverras à Milan?
Milano'ya döndüğünde beni arar mısın?
Mais va-t'en, quitte Milan pour quelque temps.
Bir iyilik yap ve bir süreliğine Milano'dan git.
A notre arrivée à Milan, j'avais ton âge et il m'expliquait ce que Vincenzo a jamais compris.
Milano'ya geldiğimizde senden az daha büyüktüm. Vincenzo'nun hiç anlamak istemediği şeyi bana Simone anlatmıştı.
Si les alliés continuent à ce train, ils seront bientôt à Milan.
Müttefikler böyle devam ederse, onları Milano'ya kadar kovalarlar.
Paolo a pris froid, il faut rester... - Je regrette. Je voulais savoir...
Paolo soğuk almış hafta sonunu Milano'da geçirmek zorundayız.
Dire qu'on est à Milan et qu'on ne se voit pas.
İkimiz de Milano'dayız ama birbirimizi gördüğümüz yok.
À Milan, vous fumez beaucoup.
Burada, Milano'da herkes içiyor.
- ll y a un train pour Milan dans 1 h.
- Bir saat sonra Milano'ya bir tren var.
Je préfère retourner à Milan!
Ben Milano'ya dönüyorum!
Un des plus grands avocats de Milan.
Nasıl kim? O şu an Milano'nun en tanınmış avukatlarından!
Bari, non. Milan, non. Cagliari, non.
Bari olmaz, Milano olmaz, Cagliari olmaz.
- C'est indispensable à Milan.
Milano'da ihtiyacın oluyor.
La vraie mode de Milan.
Hakiki Milano modası.
À Milan.
Milano.
Que fabrique-t-il?
Milano'da ne yapıyor?