Translate.vc / французский → турецкий / Milk
Milk перевод на турецкий
847 параллельный перевод
Apportez-moi un jus de carotte et des carottes râpées.
Vejeteryanım. Bir bardak havuç suyu, milk shake ve biraz havuç getirin.
- Trop de milk-shakes!
- Çok fazla dondurmalı sütten olmalı.
- Un milk-shake?
- Milkşeyk?
Jouons aux dés! Commande un autre milk shake, détends-toi!
- Bir buzlu süt daha ısmarla ve sakin ol.
C'est un très bon milk-shake.
Bu çok lezzetli bir buzlu süt.
Voulez-vous essayer mon milk-shake en attendant le vôtre?
Seninki gelene kadar benimkini içmek ister misin?
Vous avez pris un milk-shake.
Sen milk shake içmiştin.
Vous faites encore vos milk-shakes au chocolat avec 3 boules?
Herhalde artık üç top dondurmalı o harika çikolatalı sodalardan yapmıyorsunuzdur?
Je me souviens avoir commandé des milk-shakes au chocolat.
Her zaman üç top dondurmalı çikolatalı soda ısmarladığımı hatırlıyorum.
C'est un bon milk-shake. - Il est bon?
Bu çok güzel bir soda.
Pourquoi pas un milk-shake au chocolat avec trois boules.
Üç top dondurmalı çikolatalı dondurmaya ne dersiniz?
J'ai changé d'avis pour le milk-shake.
Sakıncası yoksa soda konusunda fikrimi değiştirdim.
Suivez le cousin Fred au pays du milk-shake.
Çilek dondurması için yaşlı kuzeniniz Fred'i takip edin.
Adaptation : Michaëla Chariau ENVEO
Çeviri : black _ milk Temmuz 2008
Milk Bar, Rue d'Ysly.
Isly Caddesindeki milk bar.
Je veux du boeuf salé sur pain de seigle et un milk-shake à la fraise.
Bana çavdar ekmeği ve biftek getir. Tereyağı ve biraz da hardal olsun.Bir de çilekli "milkshake".
Pour un gars qui a toujours bu de l'alcool, finir en milk-shake...
Ne biçim bir son bu! Hayatı boyunca içki içmiş birinin sonu buzlu süte benzeyecek.
Au milk-bar Korova, on se creusait le rassoudok pour décider... ce qu'on allait faire de la soirée.
Ve Korova Milk Bar'ında oturmuş rasodoklarımızı yoruyorduk akşama ne yaparız diye.
Le Korova vendait du lait enrichi... enrichi de vellocet, de synthemesc ou de drencrom... et c'est ça qu'on buvait.
Korova Milk Barı zengin süt satıyordu. Vellocet, synthemesc ve drencrom karışımı bu sütü içiyorduk.
On eût dit un instant... qu'un grand oiseau planait dans le milk-bar.
Denebilirdi, tıpkı, bir an, kardeşlerim büyük bir kuş Milk Barı'nın üstünde süzülüyordu.
Qui veut un milk-shake?
Meyveli süt isteyen var mı?
Un milk-shake, et deux cafés.
Bir milkshake, iki kahve.
- A quoi, le milk-shake?
- Milkshake neli olsun? - Çikolatalı.
Comment va-t-on à Milk Lane?
Bir dur adamım. Milk Sokağı'na nereden gidiliyor, biliyor musun?
Je veux ça et je veux deux de ça et une barre Hershey et des Milk Duds.
Bunlardan bir tane, iki tane olsun, ve bir'Hershey Bar've'Milk Duds'.
On m'a giflé, cogné, perforé, assommé, drogué et on m'a tiré dessus pendant que je cherchais Velma alors tu peut arrêter de faire un milk-shake avec mes tripes
Velma'yı ararken tokatlandım, yaralandım, yumruklandım, bayıltıldım, uyuşturuldum ve vuruldum. Bu yüzden içimi dışıma çıkartmayı bırakır mısın?
Un milk-shake au foie, quoi!
Karaciğer ve kesilmiş süt bozası.
Faites un milk-shake au foie.
Karaciğer ve kesik süt hazırla.
Un milk-shake au foie!
Hemen karaciğer ve kesilmiş süt bozası hazırla!
Ce milk-shake au foie, il vient?
Sisk! Ciğer ve kesik süt bozası nerde kaldı?
Un milk-shake.
Ben muzlu süt istiyorum.
Rapporte-nous des saucisses!
Hey Janet! O milk shake'in yanına patates ister misin?
Deux Big Macs, un cheeseburger géant, six nuggets, deux cookies McDonald, des frites, deux milk-shakes chocolat.
İki Big Mac, bir peynirli Royal... altı parça Chicken McNuggets, iki kutu Ronald McDonald kurabiyesi... bir tabak McFries, iki çikolatalı milk shake.
Et un milk-shake bien épais à la fraise.
Burada da çilekli milkshake var gibi.
Un autre milk-shake? Non!
Başka milkshake istiyor musun?
Même si ce sont des criminels, c'est une maison privée et la loi exige...
Suçlu olsalar bile bulundukları yer özel milk ve kanunun gerektirdiği...
Je crois que tu as assez travaillé pour du thon et un milk-shake.
Bence ton balığı ve dondurmalı sütün karşılığını ödedin.
milkshake au chocolat, super épais.
Çikolatalı milk shake. Kıvamı koyu olsun.
Voilà ton milkshake.
Milk shakeini getirdim.
- Je peux avoir un milk-shake?
- Milkşeyk veya onun gibi birşey var mı?
Donnez-lui un autre milk shake.
Şu adama yeni bir milkshake verin.
2 cheeseburgers Double Continental, 2 frites et 2 milk-shakes au chocolat.
Evet. İki tane Double Continental çizburger ve iki patates. - İki çikolatalı milkshake.
Ils étaient allés dans un fast-food et elle avait pris un milk-shake.
Hazır yiyecek satan restoranlardan birine gitmişler ve kadın memur bir malt almış.
Elle se rappelait le milk-shake. Ils s'étaient arrêtés à un fast-food. Un Whataburger.
Malt aldığını hazır yemek satan bir yerde durduklarını, bilmem ne burgerı hatırlıyordu.
Le plus beau coin qui soit, surtout la Milk River.
Daha iyi bir yer olamazdı.
Faisons une pause pendant que je prépare mon milk-shake aux germes de blé.
Evet hanımlar.Bir mola verelim. Bu arada ben de Jim Jupiter, su yosunu ve yabani ot karışımı hazırlayalım. Mmm.
Les gens nous marcheront dessus pour un milk-shake.
İnsanlar milkshake almak için üstümüzden koşa koşa geçecek.
Je vais chercher des frites et deux milk-shakes.
Ben gidiyorum ve ikimize buğday gevreği ile patates kızartması getiriyorum.
Eh, prépare ton milk-shake.
Sambuca milkshake'i hazırlasan iyi edersin.
Harry, un milk-shake.
Çalkala bakalım.
Ça sent le Canada, là-bas.
Özellikle Milk nehri.