Mélissa перевод на турецкий

Bon à partir d'une carte de la région, les rapports sur la tempête, et les images satellites des motifs météorologiques, j'ai fait une reconstitution exacte du trajet quotidien de Mélissa Welling de l'école jusqu'à chez elle.

Çevresinin haritasını kullanıyorum, fırtına dalgasından yeni haber raporları var ve şu anki hava koşullarının uzaydan çekilmiş görüntüleri var. Hepsini, Melissa Welling'in okuldan eve yolunun tam bir kopyası için bir araya getirdim.

Mais pour arriver à la noix de muscade, Mélissa doit traverser le pont spaghetti.

Ama hindistan cevizine ulaşmak için Melissa'nın spagetti köprüsünü geçmesi gerekiyor.

Maintenant, une rafale balaye le pont spaghetti et dont les forces de police pensent qu'elle a emporté Mélissa.

Fırtına dalgası spagettiden köprüyü dağıtıyor ve yetkililer Melissa'nın sürüklendiğine inanıyor.

Melissa Murphy, Heritage Bay Bank.

Heritage Bay Ulusal Bankası.

Hanna, tu as vu ça?

Melissa'nın mı? Bilmiyorum. Jenna'nın da olabilir.

Et le siège toujours relevé des toilettes. On met ça dans nôtre toast?

Ablam Melissa o yıl kamp danışmanıydı, ve sen de onunla aynı ranzada kalıyordun.

Elle va devoir me faire une carte dans la matinée.

Melissa'nın dediğine göre herkes onun için sadece 1 dakikalığına üzülmüş,

"Melissa Joey" est enregistré en public.

"Melissa and Joey" stüdyoda seyirciler karşısında çekilmiştir.

"Melissa Joey" est enregistré en public

"Melissa and Joey" stüdyoda seyirciler karşısında çekilmiştir.

C'est Okay okay

Melissa Joey S02E05 The Knockout

Tout va bien bien

Melissa Joey S02E05 The Knockout

Melissa Joey ont enregistré un live devant des spectateurs.

"Melissa and Joey" stüdyoda seyirciler karşısında çekilmiştir.

la hippie?

Toby'nin Melissa ile çıktığı zamanı hatırlıyor musun?

- Melissa.

- Melissa.

Cherry.

Melissa, Bende Cherry.

"Melissa and Joey" est enregistré en direct devant un public.

"Melissa Joey" stüdyo ortamında seyirciler karşısında çekilmiştir

La première chose que j'ai pensé quand j'ai descendu ces escaliers, et que j'ai vu Melissa, dans sa robe à jabots, c'était :

Merdivenlerden inip Melinda'yı o dantelli elbise içinde görünce kendi kendime dedim ki : " Bir dublör için hiç fena değil.

Melissa Welling, 14 ans.

14 yaşındaki Melissa Welling.

L'école dit que Melissa a voulu rentrer chez elle toute seule, mais que cela ne lui ressemble pas, et qu'elle n'est jamais arrivée.

Okul, Melissa'nın eve dönmek için tek başına çıkmış olacağını söylüyor. Ama o bunu yapmaz. Hiç yapmadı da.

Si quelqu'un sait où se trouve Melissa Welling, s'il vous plaît appelez le numéro sur votre écran.

Eğer Melissa Welling'in nerede olduğunu bilen varsa lütfen ekranınızdaki numarayı arayın.

Vous pensez qu'un ouragan peut empêcher Walter de trouver Melissa Welling?

Kasırganın, Walter'ı, Melissa Welling'i bulmaktan alıkoyacağını mı düşünüyorsun?

Maintenant, Melissa part de la râpe à fromage, finit à la noix de muscade.

Melissa, peynir rendesinde başlıyor, hindistan cevizinde tamamlıyor.

Le sac à dos de Melissa.

- Melissa'nın sırt çantası.

Les équipes de secours ont trouvé le sac à dos de Melissa au sud du pont.

Kurtarma ekipleri, Melissa'nın sırt çantasını köprünün kuzeyinde buldu.

Ils perdent leur temps à chercher Melissa vers le four.

Melissa'yı ocakta arayarak zaman kaybediyorlar.

Ces enfants en savent plus à propos de Melissa que n'importe quel adulte.

Bu çocuklar, Melissa hakkında bir yetişkinin bildiğinden çok şey biliyorlar.

Ce gamin a un faible pour elle.

Bu çocuk, Melissa'ya aşık.

Melissa Welling?

- Melissa Welling.

Je ne sais pas où Melissa est.

Melissa'nın nerede olduğunu bilmiyorum.

Connais-tu Melissa Welling?

- Melissa Welling'i tanıyor musun?

Je fais des choses, que Melissa ne fait pas.

Ben bir şeyler yaparım, Melissa yapmaz.

Heh! Melissa ne fait jamais rien

Melissa hiçbir şey yapmaz.

Melissa est quelqu'un de sincère

Melissa içten biridir.

Moi et Melissa, on ne traîne pas ensemble

Melissa'yla takılmayız.

Je crois que tu veux nous dire un truc à propos de Melissa, mais que tu as peur de t'attirer des ennuis.

Bence, bana Melissa hakkında bir şey anlatmak istiyorsun ama başının belaya gireceğinden korkuyorsun.

Je veux juste retrouver Melissa

Sadece Melissa'yı bulmam gerek.

Qu'est-ce-que tu voulais me dire à propos de Melissa?

Melissa hakkında bana ne anlatabilirsin?

Ok, alors je suis allée derrière la bibliothèque et j'ai vu Melissa, ce qui était bizarre

Kütüphanenin arkasına gittim, Melissa'yı gördüm, bir garipti.

Melissa est plutôt le genre à être à l'intérieur de la bibliothèque, plutôt que derrière la bibliothèque, hein?

Melissa daha çok kütüphane içinde takılan bir kız demek. Kütüphanenin arkasına oranla yani.

As-tu vu Melissa aujourd'hui?

Bugün Melissa'yı gördün mü?

Aucune des caméras de sécurité de l'école n'a filmé Melissa aujourd'hui, on a vérifié. Ok.

Tamam.

Et je m'attirerais de plus grosses emmerdes si j'entrais le nom de Melissa Welling dans la barre de recherche trouvais sa page

Ve Melissa Welling'in adını arama kutusuna yazarsam fena haşlanırım. Sayfasını bul...

Melissa Welling?

Melissa Welling?

Melissa Welling n'a pas disparu dans l'ouragan.

Melissa Welling, kasırgada kaybolmamış.

Je dois juste vous poser quelques questions à propos de Melissa

Size, Melissa hakkında birkaç soru sormam gerekiyor.

Attendez, ils m'ont dit que Melissa avait glissé d'un pont.

Melissa'nın köprüye sürüklendiğini söylediler.

Non, Melissa a seulement 14 ans!

Hayır, Melissa sadece 14 yaşında.

Mme Welling, serait-ce possible que Melissa ait eu une relation avec un homme plus âgé?

Bayan Welling, Melissa'nın yaşlı bir adamla ilişki yaşaması mümkün mü?

Ca devait être Melissa.

Melissa almış olmalı.

Melissa pourrait être à l'arrière de son van.

- Melissa, kamyonunun arkasında olabilir.

Pete, est-ce que je vais trouver Melissa Welling?

Pete, Melissa Welling'i mi bulacağım?