Translate.vc / французский → турецкий / Pendejo
Pendejo перевод на турецкий
73 параллельный перевод
- Je vais te tuer pendejo!
Akıllısın, dinle.
Dis pendejo.
- Paco, lütfen.
Ce con de juge.
O Pendejo hakim yok mu, adamım...
Arrête tes bêtises, crétin.
Yapma, pendejo!
C'est ta dernière chance, pendejo!
Bu son şansın ahmak herif!
- Pauvre nase.
- Pendejo git başımdan.
- Réveille-toi, connard!
- Kalk, pendejo! .
Ia liste s'allonge tous les jours et toi, tu parles de "bonne presse"? !
Ve sen, pendejo iyi medyadan bahsediyorsun.
- J'ai un talent pendejo. - Ah oui?
Benim kabiliyetim var bir kere, denyo.
Pendejo! Tu me crois stupide?
Dostum, beni aptal mı sandın?
Je t'en trouverai un autre, pendejo.
Sana başka bir tane alırım, aptal.
" "Pendejo." " " "Con." " " "Pinche." " " "Fait chier." "
"Pendejo." "Hıyar" "Pinche." "Allah belasını versin"
- Les couilles, cojones, pendejo.
- Taşak... cojones, geri zekâlı.
Parfois, tu sais, tu es un vrai con. Putain de pendejo.
Bazen gerçekten kıçın çok kalkıyor küçük soytarı!
Est-ce que je t'ai parlé, pendejo?
Sana mı sordum salak şey?
Alors, accueillez chaleureusement Frito Pendejo.
Şimdi Frito Pendejo için koca bir alkış alalım.
- Fils de... - ¡ Pendejo!
- Siktiğimin pendejosu!
Me traite pas de ¡ Pendejo, enfoiré!
Bana pendejo deme, sikik!
Génial.
Anladın mı pendejo?
Je suis en prison, pendejo :
Unut bunu. Hapisanedeyim zaten gerizekalı!
Pendejo.
Salak.
Si je pouvais l'oublier, pendejo, je serais encore à Fox River, le cul sur ton ancien pieu, cellule 40.
Eğer onu unutabilseydim seni gerizekalı, şu anda hala Fox River'da 40 numaralı hücrede, yani senin eski ranzanda yatıyor olurdum.
On n'a jamais été aussi proches de ce pendejo.
Bu gerzeğe hiç bu kadar yaklaşmamıştık.
Où est notre putain de Chiva, pendejo?
Lanet olası çiva'mız nerde, sersem?
Je travaille pour le F.B.I., pendejo!
Ben FBI'danım, Aptal!
Tout ici est mes oignons, negro pendejo.
Burada olan biten her şey beni ilgilendirir pis zenci.
Mais ne fais pas le pendejo.
Ama aptallık yapma.
Tu ferais mieux de garder des putains de mains loin de moi'pendejo'!
O pis ellerini üzerimden çeksen iyi olur, seni sersem.
Me touche pas, pendejo.
Ellerini üstümden çek, hıyar herif.
Quel pendejo a tiré la courte paille?
Bunu hangi ahmak çizdi?
- Je t'écoute, petit con.
- Hadisene, pendejo.
- Hey pendejo, j'suis un amant, pas un tueur.
Hey pendejo, ben aşk çocuğuyum, savaşçı değil.
- Tu te moques de moi, pendejo gringo?
- Şaka mı yapıyorsun gringo, pendejo?
C'est la récession, pendejo ( pd ).
Ekonomik durgunluk yüzünden pendeho.
Je veux que tu dégages, pendejo, ou j'appelle les flics.
Artık gitmeni istiyorum pendeho, yoksa polisi çağırırım.
Si tu me payes pas, trouve un autre endroit où dormir, pendejo.
Parasını vermezsen uyuyacak başka bir yer bulursun pendeho.
J'ai envie de chier, pendejo.
Sıçmam lazım pendeho.
Et je sais ce que pendejo signifie.
Ayrıca pendeho'nun anlamını da biliyorum.
Dès que ce pendejo sera bouclé.
Bu pisliğin işlemlerini başlatır başlatmaz gideceğim.
Ce pendejo n'élèvera pas mon fils!
Oğlum o hıyar tarafından yetiştirilmeyecek!
Ce pendejo est fidèle.
O hıyar en azından yanımızda duruyor.
Oui, à droite, pendejo.
- Sağı diyorum, pendejo.
Il l'a appelé un pendejo.
Adama pendejo demiş.
Tu vois ce que ça te rapporte, pendejo?
Al bakalım pendejo?
Sortez ce pendejo du trou.
su salagi da delikten çikarin.
Retourne à ton pendejo de camarade de cellule.
Şu salak hücre arkadaşının yanına dön.
Tu rêves, pendejo.
Sanmıyorum pendejo!
Tais-toi. Tu es un pendejo.
Gel bakayım.
J'allais au lycée avec cette poule.
- Seni pendejo! - Okulda bu bebekle birlikteydik.
Quel con, l " enfoiré, putain de pendejo.
Sersem herif, pis serseri!
Je vais te dire un truc, pendejo.
Bir şeyi söylememe izin ver pendejo.