Translate.vc / французский → турецкий / Reversé
Reversé перевод на турецкий
131 параллельный перевод
Ce qui lui a fait plus mal que de devoir payer, c'est le fait que j'aie reversé la somme à une association appelée Union des Libertés Civiles Américaines.
Onu paradan daha çok yaralayan, bence... parayı bir örgüte bağışlamış olmamdı ; Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği'ne ( ACLU ).
L'argent de l'assurance, après remboursement des dépenses médicales, va être reversé à la fondation Harry Hinkle pour les handicapés.
Sigorta şirketinden alacağı paranın, tedavi masrafları da dahil..... olmak üzere Harry Hinkle Özürlülere Destek Fonu'na aktarılacağını açıklayacak.
L'argent de l'assurance, après remboursement des dépenses médicales, va être reversé à la fondation Harry Hinkle pour les handicapés.
Sigorta şirketinden alacağı paranın, tedavi masrafları da..... dahil olmak üzere Harry Hinkle Özürlülere Destek Fonu'na aktarılacağını açıklayacak.
Etait. Reversé par un chauffard saoul.
Sarhoş bir sürücüyle hız yaptı.
L'argent est reversé pour les enfants atteints d'un cancer.
Tamam. Para kanserli çocuklara gidecek.
l'argent était reversé à... c'est un sketch qu'on fait pour halloween.
Bu sadece bir katkıydı... Bu bizim yaptığımız bir Cadılar Bayramı skeci.
Il a vraiment reversé l'argent ou il est toujours assis dessus?
Söyle bana, para transferini neden geciktiriyor olabilir belki de paralar hala ondadır?
Un pourcentage vous sera reversé sous forme de bénéfices qui sont détaillés dans la brochure que je vous ai distribuée tout à l'heure, principalement dans les sections A2, D5 et E15, mais aussi en appendice des sections 9, 11 et 12.
Bunun büyük bir yüzdesi size daha önce verdiğim kitapçıkta öncelikli olarak A-D - beş-N-E-on beş bölümlerinde ama ayrıca ekin 9., 11. ve 12. bölümlerinde vurgulanan kazançlarla geri ödenecek.
Je sais que vous avez des avocats derrière vous, mais jusqu'à maintenant, vous n'avez pas reversé un seul cent à cette femme.
Avukatların olduğunu biliyorum ama şimdiye kadar bu kadına tek bir Sent bile yatırmamışsın.
- Le crédit est reversé?
- Kredi tamam mı?
Je propose que l'école organise une collecte de fonds... dont le montant sera intégralement reversé au fond de réhabilitation du goéland.
Size önerim okul önderliğinde yardım kuruluşu kurulması... ve martıların eski sağlıklarına böylece kavuşturulması.
À défaut d'héritier, cela sera reversé à la société de gestion.
Ama mirasçı bulunmadığından o da kayyuma devredilecek.
nous avons parlé à Maureen, et sommes tombés d'accord. Le cachet qu'Andy percevra pour son film sera entièrement reversé à une association choisie par Maureen. Moins mon pourcentage.
Maureen'le konuştuk ve ikimiz de Andy'nin Maureen'in seçtiği bir hayır kurumuna son filminde kazandığı paranın tamamını menajer ücreti hariç, bağışlamasına karar verdik.
Mais à la base, l'argent devait être reversé à une des entreprise d'Emery.
Bununla beraber, para Emery'nin şirketine aktarılmak üzere ayarlanmış.
Tout ce qui provient des ventes du magazine de ce mois... ( paroles ) sera reversé aux victimes de la tornade?
Özür dilerim. Teşekkür ederim.
Si Buck ne peut trouver l'argent, son cachet de ce soir sera reversé à une oeuvre caritative. C'est pas marrant.
Buck'la yaptığımız anlaşmaya göre sadece bu akşamki hâsılat ederindeki parayı bulamazsa meblağ maaşından düşülüp bir hayır kurumuna bağışlanır.
Mais cet argent est reversé aux orphelinats.
Ama bu paranın büyük bir kısmı direk olarak yetimlere gidecek.
La nuit où nous avons piégé Reverse-Flash dans le champ de force, il n'y avait aucune raison pour que le système de confinement ne fonctionne plus.
Zıt Flash'ı tuzağa düşürdüğümüz gece hapis sisteminin çökmesine imkan yoktu.
Le Dr Wells est le Reverse-Flash, et il me tue.
Dr. Wells, Zıt Flash ve beni öldürüyor.
"Après un combat de rue épique avec le Reverse-Flash, " notre très cher Fonceur Écarlate a disparu dans une explosion de lumière. "
"Zıt Flash'la yaptığı destansı sokak savaşından sonra şehrimizin Kırmızı Hızcı'sı ışık patlamasının içinde ortadan kayboldu."
Quand j'ai affronté le Reverse-Flash à Noël, il a dit qu'on se battrait pendant des siècles.
Yılbaşı zamanı Zıt Flash ile kapıştığımızda yüzyıllardan beri savaştığımızı söylemişti.
Et si ce jour-là, Cisco avait découvert que Wells était le Reverse-Flash, et que Wells l'ait tué?
- Demem o ki, ya o gün Cisco Wells'in Zıt Flash olduğunu öğrenmiş ve Wells de onu öldürmüşse?
Quand on avait essayé de capturer le Reverse-Flash?
Zıt Flash'ı yakalamaya çalışıyorduk ya hani?
Le Reverse-Flash. Joe avait raison depuis tout ce temps?
- Joe başından beri haklıydı değil mi?
La nuit où nous avons piégé Reverse-Flash dans le champ de force, il n'y avait aucune raison pour que le système de confinement ne fonctionne plus.
Zit Flash'i tuzaga düsürdügümüz gece hapis sisteminin çökmesine imkan yoktu.
Le Dr Wells est le Reverse-Flash, et il me tue.
Dr. Wells, Zit Flash ve beni öldürüyor.
"Après un combat de rue épique avec le Reverse-Flash, " notre très cher Fonceur Ecarlate a disparu dans une explosion de lumière. "
"Zit Flash'la yaptigi destansi sokak savasindan sonra sehrimizin Kirmizi Hizci'si isik patlamasinin içinde ortadan kayboldu."
Quand j'ai affronté le Reverse-Flash à Noël, il a dit qu'on se battrait pendant des siècles.
Yilbasi zamani Zit Flash ile kapistigimizda yüzyillardan beri savastigimizi söylemisti.
Et si ce jour-là, Cisco avait découvert que Wells était le Reverse-Flash, et que Wells l'ait tué?
- Demem o ki, ya o gün Cisco Wells'in Zit Flash oldugunu ögrenmis ve Wells de onu öldürmüsse?
Tu sais, quand on avait essayé de capturer le Reverse-Flash?
Zit Flash'i yakalamaya çalisiyorduk ya hani?
Vous êtes lui. Le Reverse-Flash.
Zit Flash.
Le Reverse-Flash.
Zıt Flash.
Donc peut-être qu'il n'est pas le Reverse Flash mais vous pensez qu'il sait ce qui est arrivé cette nuit-là.
Tamam Zıt Flash olmayabilir ama o gece olanlara dair bilgisi olduğunu düşünüyordun.
Harrison Wells est le reverse Flash
Harrison Wells, Zıt Flash.
Il attribue les missions. Alors on lui reverse une partie de notre salaire.
Astronotların uçuş programlarını hazırlıyor biz de maaşımızın bir kısmını el altından Deke'e veriyoruz.
2 4, flank et reverse.
Pekala, 4 sağ, 24 kanat ve aksi yöne.
Reverse!
Aksi yöne verecektin! Aksi yön!
Reverse!
Aksi yöne!
Comment osez-vous!
Ben buna "The Reverse ( geri vites )." diyorum Ne cesaretle!
En fait, ça a payé mes camps sur l'espace.
Aslında, "The Reverse" benim kamp paramı ödemişti.
- Reverse.
- Çekil!
- Comme au football, un reverse. - C'est exactement ça.
- Futboldaki gibi, geri çevirme.
# Put your back foot forward # # Now switch your tail in reverse # # Slide to the side # # But you gots to do it right #
Sevdiğimiz insanları bu kadar az tanımamız inanılmaz bir şey.
puis tirez le levier sur "Reverse".
Sonra da kolu tersine çevir.
J'ai dis "Reverse?"
Ters çevir mi demiştim?
Elle reçoit l'argent des mutuelles et le reverse aux médecins.
Tüm döner sermaye parasını toplar ve doktorlara dağıtır.
À présent, ils exigent que Bank Of America leur en reverse une partie.
Şimdi işten çıkartılan bu işçiler Bank of America'dan kurtarma paraları geri istiyorlar.
Il s'avère que j'ai sur moi une copie de mon court-métrage, Living in Reverse, et je me demandais si je pouvais vous le laisser.
Neyse, çektiğim "Geri Viteste Yaşamak" adlı filmim de yanımdaydı. Acaba mahsuru yoksa bir bakmanız için bırakabilir miyim?
Gary Sarling veux acheter Living In Reverse, il dit que tu vas cartonner - et il veut que tu signes maintenant. - C'est ça, oui.
Gary Sarling filmini satın alacak, danışman sende gelecek gördüğünden anlaşma imzalamak istiyormuş.
De plus, ils ont entendu ton buzz de Living in Reverse, c'était couru d'avance.
Ve "Geri Viteste Yaşamak" ın piyasaya çıkacağını duyunca direk kabul ettiler.
Elle m'a parlé de ton histoire, avec ton film, Living in Reverse.
Senin film geçmişinden bahsetti. "Geri Viteste Yaşamak." Çok güzeldi.