Translate.vc / французский → турецкий / Ripley
Ripley перевод на турецкий
386 параллельный перевод
Je pourrai toujours apprendre à tricoter, et devenir célèbre.
Örgü örmeyi öğrenebilirim, Ripley de resmimi basar.
- Dites ça à Ripley.
- Bu Ripley için!
Le lieutenant Ripley.
Teğmen Ripley, efendim.
Traverser à La Grange, passant par Ripley, New Albany, Houston...
Ripley, New Albany, Houston yolunu izleyeceğim.
- Oui. Bien sûr.
Bu Ripley için.
Ripley à l'appareil.
Ben, Ripley.
Je vous passe M. Ripley.
- Özür dilerim, yanlış aradım herhâlde.
Vous avez été très aimable.
Çok naziktiniz Bay Ripley.
C'est moi qui vous ai parlé au téléphone.
Ben, Ripley. Dün gece sizinle telefonda konuşan ajan benim.
C'est très important.
Ve bana inanın Bay Ripley, durum önem teşkil ediyor.
Ça se pourrait bien... s'il n'y avait pas M. Ripley et ses hommes.
Evet, söylediklerinde epey ciddi bence. Ama Bay Ripley ve adamları bir şeyin olmasına müsaade etmeyecek.
Je suis avec Ripley.
Ripley ile birlikteyim.
M. Ripley.
Bu, Bay Ripley.
Mon Père... vous pourriez peut-être nous aider.
- Peder, adım Ripley. FBI'da çalışıyorum. Bize yardımcı olabilir misiniz acaba?
Je dois parler à M. Ripley.
Bay Ripley ile konuşmam gerekiyor.
J'ai parlé au conseil d'administration.
Ben de tam Bay Ripley'ye söylüyordum. Az önce yönetim kurulu ile konuştum.
- Je n'en sais rien.
- Bay Ripley'ye bilmediğimi söyledim.
M. Ripley...
Bay Ripley, Bay Winter,
Merci pour le cadeau, M. Ripley.
Hediyeniz için, teşekkür ederim.
Tes voyages ont à voir avec les combines de Gantner et Ripley.
Bu ani seyahatlerinin... Gantner ve Ripley'nin kirli işleriyle bir ilgisi var, eminim.
Hé, Ripley.
Hey, Ripley.
Hé, Ripley, je veux te demander quelque chose.
Hey, Ripley, sana bir soru sormak istiyorum.
Hé, Ripley, reviens!
Hey, Ripley, geri gel!
- Tu es là, Ripley?
- Orada mısın, Ripley?
- OK, Ripley.
- Tamam, Ripley.
Tu es la, Ripley? On est propre.
Orada mısın, Ripley?
Ripley, Ouvre le sas.
Ripley, bu bir emirdir.
- Ripley, Un ordre!
- Ripley, bu bir emirdir.
Ripley, retrouve-moi à l'infirmerie..
Ripley, hemen revire gel.
Putain, Ripley, C'est la première fois qu'on rencontre une telle espèce
Ripley, Tanrı aşkına, ilk kez böyle bir türle karşılaşıyoruz.
Ripley, Parker et Brett.
Ripley, sen Parker ve Brett'i al.
Ici Ripley, Dernier survivant du Nostromo,
Ben Ripley, Nostromo'dan hayatta kalan tek kişi.
Incroyable mais vrai!
Ripley'di. Kutunun altını açtı.
Des appels de CBS, NBC, ABC, AP, UPI, Ted Turner, Time, Newsweek, Ripley's Believe lt Or Not et Mme Paul.
CBS, NBC, ABC, AP, UPI, Ted Turner, Time, Newsweek, Marineland, Ripleys, ve Bayan Paul.
- Dites-le à Ripley.
- Ve onu Ripley'e gönderdik.
Amanda Ripley-McClaren. Nom d'épouse, je suppose. Âgée de 65 ans.
Amanda Ripley-McClaren evlilik soyadı sanırım, 66 yaşında.
Cette commission d'enquête a conclu que le lieutenant Ripley, matricule 14472, a fait preuve d'un grave défaut de jugement, et lui retire donc sa licence de pilote de vaisseaux commerciaux.
Araştırma komisyonunun bulgusu : Yetkili Memur, E. Ripley'in... NOC 14472... sorgulanabilir bir hükümle hareket ettiğini buldu.
Bonjour, Ripley.
Selam, Ripley.
Lors de la dernière mission de Ripley, l'homme artificiel s'est emballé.
Ripley'in son gezisinde, yapay insan bozulumu oldu.
On a le rapport de Ripley sur disquette.
Ripley'in raporu diskette.
Ripley, vous inquiétez pas.
Ripley, merak etme.
Une des vermines de Ripley a dû se faire descendre ici.
Birisi, Ripley'in kötü adamlarından birini yakalamış olmalı.
Moi, c'est Ripley.
Ben Ripley.
Sailor Ripley.
Bahriyeli Ripley.
Sailor Ripley, tu me mets de la musique tout de suite. Je suis sérieuse!
Bahriyeli Ripley, bana derhal müzik bul, çok ciddiyim ben!
LE LIEUTENANT RlPLEY
HAYATTA KALAN TEK KİŞİ - TEĞMEN RIPLEY
Qui te l'a dit?
Kim söyledi bunu? Ripley mi?
- Nouveau dans le métier?
Tanıştığımıza sevindim Bay Ripley. Yenisiniz, öyle değil mi?
Enregistrez!
- Ripley'nin görüşmesinin izini sürün.
Ripley.
Benim Ripley.
Merci, Ripley.
Peki, teşekkürler, Ripley.