Translate.vc / французский → турецкий / Sammy
Sammy перевод на турецкий
3,092 параллельный перевод
Tu seras encore des nôtres pour dîner ce soir, Sammy?
Akşam yemeğinde de bizimle misin Sammy?
Ma maison et mes affaires!
- Kendi evim ve kendi eşyalarım! - Sammy! Sammy!
Appelle la scientifique.
Sammy, olay yeri incelemeyi çağır.
- Non, j'ai pas menacé... - Sammy!
Hayır, onu tehdit- -
Moretta te prépare pas ton déjeuner, Sammy?
Moretta neden sana öğle yemeği hazırlamadı Sammy?
Allez, Sammy!
Gidelim Sammy! Onu buradan çıkarmalıyız.
Sammy Bryant est de retour!
Sammy Bryant geri döndü! Duydun mu?
Sammy, on doit faire ça hyper proprement.
Sammy, bu işi temizce halletmeliyiz.
Prends ton temps, Sammy.
Acele etme Sammy.
L'avocat du gars nous met la pression.
Sammy, bu adamın avukatı beni sıkıştırıyor.
Il le faut, Sammy, d'accord?
Buna ihtiyacımız var Sammy, anladın mı?
- T'es doué avec les gamins.
Çocuklarla aran iyi Sammy.
On fait quoi, Sammy?
Ne yapıyoruz Sammy?
Le 2 est un détenu d'ici, Sammy.
2 numara burada yatan bir mahkum Sammy.
Avant le lever du soleil, l'inspecteur Bryant va comprendre la difficulté de s'en sortir seul.
Güneş doğmadan önce Dedektif Sammy Bryant çukurdan çıkmanın ne kadar zor olduğunu keşfedecek.
T'es vraiment lourd, Sammy.
Tam bir hödüksün Sammy.
De votre petite Veda, bien sûr, et de mon Sammy.
Sizin küçük Veda'nızı kastediyorum ve benim Sammy'mi.
Sammy Forrester, devrais-je dire.
Sammy Forrester yani.
Je sais de source sûre que mon Sammy n'en a aucunement l'intention.
İşin aslı Sammy'nin aklında böyle şeyler olmadığı konusunda gayet eminim.
Mais je peux vous assurer, Mrs. Pierce, que Sammy n'en a pas l'intention.
Ama sizi temin ederim ki Bayan Pierce, Sammy'nin böyle bir niyeti yok.
Si Sammy décide de se marier, nous ne lui donnerons rien.
Sammy evlenirse, kendi başının çaresine bakmak zorunda kalacak.
Je crois qu'elle déforme un peu les choses, en disant que c'est mon idée d'épouser Sammy.
Sam ile evlenme düşüncesinin sadece benim fikrimmiş gibi görünmesi biraz abartı.
Parce que de ce que je sais de Sammy, il semblerait que chaque fille de l'agence de Casting aurait pu envoyer la police à sa porte.
Küçük Sammy'den öğrendiğim kadarıyla Central Casting'ten her kız onun kapısını polisleri dayayabilir.
Il est furieux que j'aie viré Sammy Davis.
Bu üçüncü oluyor. Sinirlenmiştir tabii çünkü yaptığı TV şovundan Sammy Davis'i çektim.
Hey regarde, Chuck, c'est Sammy!
Buraya bak! Chuck, ben Sammy!
- Sammy, je suis là.
- Sammy, buradayım.
Sammy, tu m'a crée.
Sammy, beni sen yarattın.
Je t'aime Sammy.
Hep sevdim hep seveceğim. Seviyorum seni, Sammy.
Sammy?
Sammy?
- Sammy a sept ans.
- Sammy yedi yaşında.
Je veux juste voir Sammy.
Sammy'i görmek istiyorum, tamam mı?
Je sais à quoi tu joues, Sammy.
Beni kandıramıyorsun Sammy.
Allez, Sammy, comme à l'entraînement.
Peki Sammy, hadi. Çalıştığımız gibi.
Allez, Sammy.
Hadi Sammy!
Retourne! Du calme!
Geri gel Sammy!
Sammy! - Qu'il ne bouge pas.
Sammy!
- Appelez une ambulance. Sammy.
Biri ambulans çağırsın!
Tiens le coup. Tiens le coup.
Sammy dayan.
Sammy Khan.
Sammy Khan.
Pourquoi a-t-on tiré sur Sammy?
- Sammy neden vurulmuş?
Il se fait appeler Sammy Khan.
Kullandığı isimse Sammy Khan.
Sammy s'était infiltré dans un groupe terroriste.
- Sammy aktif olmayan bir hücre evine girdi.
Oh, on le ferait bien. Mais Sammy nous a parlé d'une attaque que le groupe aurait prévue d'ici deux jours.
Alırdık ama Sammy iki gün sonra yapmayı planladıkları ve şehirde önemli sayıda hayat kaybına neden olacak bir saldırı olduğu bilgisini bize ulaştırdı.
- lui parler de ce que fait Sammy.
Ama hiçbir şekilde ona Sammy'nin durumu açıklayamazsın.
La victime s'appelle Sammy Khan.
Kurbanın adı Sammy Khan.
Ce sont les affaires de Sammy Khan qui étaient sur la scène du crime.
Sammy Khan'ın suç mahallinde bulunan eşyaları.
C'est Sammy Bryant.
Ben Sammy Bryant. Hayır.
Écoute, Sammy.
Dinle Sammy.
- T'es pas sûr, c'est ça?
Bir güne ihtiyacım var. Sammy, emin değilsin değil mi?
Sammy, tu ne croiras pas les contacts qu'on a fait, je te le dis, ce mec, il est bon, il donne un bon prix et de la bonne qualité.
Birini ararım, bayağı bağlantısı olan bir, yardım eder sana da
Vas-y, Sammy.
Hadi Sammy.