Translate.vc / французский → турецкий / Scotch
Scotch перевод на турецкий
2,331 параллельный перевод
Juste du Scotch.
Sadece viski.
Scotch. Sec. Tu es dans une zone d'ombre.
Viski.Susuz. Ölü bölgedesin.
C'est dégueu, c'est du café! Où est mon scotch?
İğrenç, bu kahve be, viskim nerede?
En l'honneur du bon vieux temps, une pizza et du Scotch, on se bourrera un peu la gueule, comme en dernière année.
Eski günleri yâd ederiz. Pizza ısmarlayıp, biraz içki içip sarhoş oluruz. Tıpkı son sınıfta olduğu gibi.
- J'utilise du scotch.
- Bant kullanıyorum.
Tout a l'air intact, grâce au scotch.
Bantlandıklarından hepsi sağlam kalmış gibi göründü.
Seulement si c'est pour m'apporter un Scotch 30 ans d'âge.
30 yıllık viski falan getirdiysen girebilirsin.
Le scotch est... Vous savez?
Bu viski...
II buvait toujours un scotch.
Hep viski içerdi.
Le visage plein de scotch.
Tüm yüzüm bantlıydı.
Et cette perceuse me fait regretter ma 2e bouteille de Scotch. C'est pour quoi?
Matkaplı katilin geldiğini haber almış olsam, ikinci şişe viskiyi açamazdım.
Donnez-moi cinq minutes de silence, le temps que je guérisse ma gueule de bois avec un petit Scotch.
Pekala ben akşamdan kalmalığımı bir ufak viski ile giderirken 5 dakikalığına sessiz ve huzur içinde olabilir miyiz?
Il a arrêté et il s'est mis au Scotch-Coca.
O da işi bıraktı, kendini alkole verdi.
Du scotch, des câbles... et plein de bonnes intentions.
Selobant, tel kancalar ve iyi niyetle yükleyerek.
À mon retour, on ouvre ce petit scotch de ma réserve. Ça nous aidera à refaire le monde!
Sakladığım viskiyi geldiğimde açacağız.
T'as du scotch sur le pantalon?
Şu pantolonundaki bant mı?
Ma chère, on vous a arrêté avec le scotch et le chloroforme.
Bakın hanımefendi, sizi koli bandı ve kloroform ile birlikte yakaladık.
Que serait un apéro sans Scotch pur malt et un sermon de Senior?
İçki saatine içki saati demem tek malt viski ve babamdan bir nutuk olmadıkça.
Statistiques de baseball, lycées du Dakota, la géographie de mon monde imaginaire, Coxatopia, un pays magique où coulent des rivières de scotch et des hordes de cochons qui mangent des têtes des tricheurs, où sont Mahoney et Drew?
Beysbol istatistikleri, Kuzey Dakota liseleri Coxütopya adını verdiğim atmasyondan bir fantezi dünyasının coğrafyası. Orası büyülü bir toprak. Nehirlerin su yerine İskoç viskisinden aktığı ve domuz sürülerinin kopya çeken tıp öğrencilerinin kemikleriyle beslendikleri bir yer.
Papa, je t'ai apporté du Scotch.
Baba sana biraz Scotch getirdim.
- Faites vite. Aujourd'hui, j'ai avalé que six bonbons et du scotch.
Sabahtan beri altı ayı jelibonu ve biraz viskiyle duruyorum.
Double scotch.
Duble viski.
- Vous êtes le double scotch.
- Sen duble viski içensin. - Doğru.
Et cette bouteille de Scotch?
Peki o viski şişesi?
Ce cours est comme une rousse qui boit du scotch et aime Die Hard.
Bu ders scotch içip Zor Ölüm seven bir kızıl gibi.
Avec Kevin, on se prendrait... une bouteille de scotch et ces petits... amuse-gueule.
Sen ve Kevin'la bir şişe viski açıp yanında da bir tabak o küçük lavuk kanatlarından yesek.
Du scotch! Ça rigole pas.
Ağır takılıyoruz demek.
316 Adriatic, 15 caisses de Scotch whisky mélangé.
316 Adriyatik, 15 kasa karışık İskoç viskisi.
Le scotch est à droite.
Bantlar sağında.
Où est le scotch d'emballage?
Bildiğimiz eski tip koli bantları nerede?
- C'est du scotch.
Viski o.
Un scotch.
Viski.
Comment vous saviez qu'ils étaient là avant d'enlever le scotch?
Bandı çıkarmadan önce orada olduklarını nasıl bildin?
Apportez-moi d'abord, un bon grand énorme scotch.
Önce bana büyük ve harika bir scotch getir.
Au Scotch.
Scotch.
- Du bon scotch.
- İyi bir scotch.
Trois bars crasseux, un club de strip-tease, un boui-boui pourri, sept ou huit derniers verres, et il se finit au scotch dans la bibliothèque.
Üç bar ve bir striptiz kulübü sosisli, yedi ya da sekiz içki şimdi de viski içmeye geldi.
Je vois pas ce que je peux faire, à part mettre du scotch.
Zaten bantla geldik buraya kadar. Hortumdan çok bant var.
Donc, ce "truc" que nous cherchons, Magoo, est un scotch inestimable.
Bizim aradığımız bok, Magoo, aldığın paha biçilemez viski.
Ce tunnel a tout, une cache pour le scotch, un coin pour tuer, un système d'égout pratique.
Bu tünel her şey... Gizli viski deposu, özel cinayet mahalli, uygun lağım ortamı.
Maintenant trouve-moi du scotch pour recoller son poster.
Şimdi bana bant bulun ki posteri yerine yapıştırayım.
J'aurais battu Katy Perry mais je n'ai plus de scotch pour seins.
Katy Perry'yi geçerdim ama,... göğüs kapatıcım kalmamış.
Vous avez du scotch?
Viskin var mı?
- Un scotch.
Viski
Il y a du scotch dans mon sac.
Jim, çantamda bir rulo bant var.
- Du scotch.
Viski.
Scotch, glaçons.
Viski.
C'est du Scotch et de la glace.
Altı üstü buz ve viski.
Scotch.
Viski.
Généralement, je le maintiens en place avec du scotch.
Sonra da biraz cerrahi bantla oraya sabitliyorum.
Et j'ai plus de scotch.
Bant bitti zaten.