Translate.vc / французский → турецкий / Shaft
Shaft перевод на турецкий
190 параллельный перевод
Shaft!
" Shaft
Je parle de Shaft.
" Shaft'tan bahsediyorum
John Shaft
"John Shaft"
La routine, Shaft.
Hep aynı terane Shaft.
Fais attention à toi, Shaft.
Kendine iyi bak.
Vous avez un instant, Shaft?
Zamanın var mı?
De l'affection, Shaft.
Ben seni severim Shaft.
Pourquoi des gars de Harlem cherchent-ils John Shaft?
Nasıl oluyor da bu sabah Harlem'den iki herif gelip John Shaft'i arıyor?
Où diable vas-tu, Shaft?
Sen nereye gidiyorsun be?
- Ça va, M. Shaft?
- Bir sorun mu var Shaft?
Me faites pas avaler ça.
Ben bunları yemem Shaft.
On en a assez de ce baratin noir!
Haydi Shaft, bırak bu zenci kardeş ayaklarını!
Ici, Shaft.
Ben Shaft.
Je te cherche, Shaft.
Seni arıyordum.
Voilà le boulot, Shaft.
İş bu Shaft.
- John Shaft, Ben.
- John Shaft.
Shaft.
Shaft arıyor.
Shaft arrive.
Shaft buraya geliyor.
Il vous a foutu dans le pétrin.
- Seni ortaya sürdü Shaft. - Öyle mi?
C'est Shaft.
Shaft.
- Shaft est là, avec un type.
- Shaft geldi. Yanında da biri var.
Vous pourriez tomber de haut, M. Shaft.
Kendini çok önemsiyorsun.
Tu as essayé de me rouler.
Sen de Shaft'i bu işe bulaştırdın.
A ce prix-là, si tu ne réussis pas, je serai très mécontent.
Bu paraya bu işi beceremezsen Shaft, hiç hoş olmaz. Hem de hiç.
C'est vous, Shaft?
Sen misin Shaft?
Je m'appelle John Shaft.
Benim adım John Shaft.
Réveille-le! C'est John Shaft.
Uyandır onu, ben John Shaft.
Ici Shaft.
Ben Shaft.
Je cherche un nègre nommé Shaft.
Adı John Shaft olan bir zenciyi arıyorum.
Rien à faire, Shaft.
Yapabileceğin bir şey yok Shaft.
C'est Shaft.
Benim, Shaft.
Tu es un mec malin, Shaft.
Çok akıllı birisin Shaft.
Ici, Shaft.
Benim, Shaft.
Le vent n'est pas trop fort, lá.
Oradan Douglas Shaft'a tırmanmak yarım saat sürer.
Son film préféré? "Shaft".
Shaft.
Le mec qui a botté le cul de Shaft.
Ben de sana kurşun sıkanı tanımak isterim.
"Shaft".
Boru gibi!
Shaft!
Shaft!
John Shaft.
John Shaft.
# Shaft! #
Korkusuz!
# Shaft!
Korkusuz!
Shaft! Shaft!
Korkusuz!
Genre Shaft?
Shaft filimindeki gibi falan?
Shaft, enlève tes lunettes!
Dingil, çıkar gözlüklerini!
Viens, on va chasser le virus.
Shall we shaft it?
Sergent Shaft.
Çavuş Shaft.
Tu n'avais pas démissionné?
- Shaft sensin, ha? Ayrıldığını duymuştum.
He was found hanged in the elevator shaft of the building where he had his offices.
Cinayet miydi intihar mıydı?
Pourquoi?
Niye Shaft?
C'est de Shaft que tu parles.
Bunu yapmadım.
Shaft, j'en ai un!
- Ellerini arkana koy. - Shaft, birini yakaladım.