Translate.vc / французский → турецкий / Sooner
Sooner перевод на турецкий
15 параллельный перевод
Chantons tous é tue-téte Faisons sooner cloches et trompettes.
Yo-ho! Şarkı söyleyelim Ve çanları çalalım
Chantons tous é tue-téte Faisons sooner cloches et trompettes.
Yo-ho! Birlikte şarkı söyleyelim Ve çanları çalalım
Il va bien falloir que je trouve une solution tôt ou tard, donc j'ai acheté 15 modèles différents.
Eninde sonunda bir şey yapmak zorunda kalacağım. Bu yüzden... sooner or later,... on beş farklı sütyen aldım bu ona en yakın olanı.
Plus tôt tu partiras, plus vite nous serons réunis.
The sooner you leave, the sooner we'll be together.
In recent months I was doing stuff for $ 400 per day and I was notice of odd in my memory and that sooner or later it would have affected my health.
Son birkaç aydır, hergün $ 400 değerinde uyuşturucu kullandım ve hafızam hakkında kesinlikle bir şeyler fark ediyorum ve sağlığımın sonunda çok daha kötüye gideceğini biliyordum.
I knew that I would have stopped sooner or later and marry and have a daughter is a very good incentive. But many do not ce have.
Sonunda uyuşturucuyu bırakacağımı biliyordum ve evlenip bebek yapmak gerçekten iyi bir teşvikti, ama insanlarda bu yok.
I say that sooner or later if I had continued drogarmi to I would have lost everything.
Dediğim, eğer uyuşturucu kullanmaya devam edersem sonunda her şeyimi kaybedebilirim.
Diane Sooner.
Diane Sooner.
l'd sooner buy defying gravity.
* Bu sefer seçeceğim başkaldırmayı *
Je ne dis pas ça pour les juger, mon grand-père était un sooner, mais pour vous suggérer, mes amis, l'esprit qui anime l'Oklahoma et le cœur de ses habitants :
Ama kuralları çiğnemediler. Dedem de bir akıncıydı. Arkadaşlarım, sorduklarında Oklahama'nın ruhu bu olduğunu ve insanlarının kalplerinin böyle attığını anlatıyorum.
Je connais du monde au derrick Sooner.
Jeoloji sınıfımda Sooner Pipe Works'te çalışan bir adam tanıyorum.
Dans 25 ans?
Chester Campbell ve "Sooner" Silverton sakinleri 25 yıl sonra mı?
On l'appelle le Sooner State.
Herkes burayı "Akıncı Şehri" diye bilir.
Bon sang!
- d Some will learn to shout it d d some won't d but sooner or later, baby, here's a ditty d - Oh, Tanrım!