Translate.vc / французский → турецкий / Springfield
Springfield перевод на турецкий
1,392 параллельный перевод
Dimanche prochain " Le miracle de la honte
Springfield Kilisesi Gelecek Pazar " Utanç Mucizesi
DÉCHARGE DE SPRINGFIELD
SPRINGFIELD ÇÖPLÜĞÜ
J'étais décidé à remonter mes manches pour aider mon prochain.
Springfield'e, kollarımı sıvayıp, dostlarıma yardıma hazır geldim.
J'ai envoyé ces faux tickets gagnants à tous les délinquants de Springfield.
Bu sahte ödül sertifikalarını Springfield'ta aranan bütün suçlulara yolladım.
À suivre, une hilarante arnaque au bateau gratuit a piégé les criminels les plus stupides de Springfield.
Tekne ödüllü piyango tuzağı, Springfield'ın en aptal suçlularının yakalanmasını sağladı.
À suivre, dans Smartline, la polémique autour de l'ange.
Zeka Hattı'nda sırada Springfield'ta yaşanan melek tartışması var.
C'est une grande leçon d'humilité que reçoivent les technocrates en assistant à ces émeutes.
Teknokratlar bugün bir tevazu dersi alıyor. Melek taraftarları Springfield'ın bilim enstitülerini yakıp yıkıyor.
Comme si ça n'allait pas assez mal... Springfield subissait une vague de chaleur.
Kendi sorunlarımız yeteri kadar kötü değilmiş gibi bir de Springfield anormal bir sıcaklık dalgasıyla yanıyordu.
La canicule sur Springfield continue. On bat le record de chaleur qui date de l'époque où la Terre était couverte de lave.
Springfield'ın sıcaklık dalgası Dünya erimiş lavdan oluşan bir top şeklindeykenki yani dört milyar yıl önceki rekoru kırarak devam ediyor.
Ici Kent Brockman, pour le point sur notre famille préférée de Springfield, les Simpson.
Ben Kent Brockman. Springfield'ın en sevilen talihsiz ailesi olan Simpson'ların yanına döndük.
En direct de la prison de Springfield du superbe bloc cellulaire D à ciel ouvert, voici l'émission "Spécial Prison de Krusty le Clown".
Springfield Cezaevi'nin "D" bölümünün büyük açık alanından canlı yayın... Palyaço Krusty, Cezaevi Özel Programı.
J'ai essayé de faire exploser Springfield - et de te tuer.
Valilik seçimine hile karıştırdım, Springfield'ı nükleer bir silahla havaya uçurmaya çalıştım ve seni öldürmeyi denedim.
Je suis l'ingénieur en chef d'hydrologie et d'hydrodynamique de Springfield.
Ben, Springfield'ın baş hidroloji ve hidrodinamik mühendisiyim.
Le futur emplacement du barrage hydroélectrique de Springfield.
Springfield hidroelektrik barajının yapılacağı yer.
Tu vas pouvoir montrer à Springfield que tu peux faire un boulot honnête.
Hadi ama Bob. İşte sana namuslu bir işte çalışabileceğini, Springfield halkına gösterme fırsatı.
Hein, celui qui dirige les travaux, et qui en veut à Springfield.
Biliyorsunuz işte, barajda çalışan ve Springfield'a kin besleyen suçlu.
La police de Springfield m'a informé que 91 % des accidents de la route étaient causés par vous six.
Dinleyin, beyler. Springfield Polisi bana trafik kazalarının % 91'ine sizin sebep olduğunuzu söyledi. Başarabileceğimizi biliyordum!
Finalement, il revint à Springfield sain et sauf, et y devint l'éducateur avisé que nous fêtons ce soir.
Ama hayatta kaldı ve Springfield'a dönüp bu akşam kutladığımız başarılı eğitimci oldu.
Je viens d'une ville appelée Springfield.
Ben Springfield şehrinden geldim.
Je préfère de loin Springfield au camp de travail.
Springfield'ın pek çok açıdan o eski köle-işçi kampından iyi olduğunu söylemek zorundayım.
En vertu des pouvoirs qui me sont conférés, je vous nomme Seymour Skinner, et je vous rends son passé, son futur et sa mère.
Springfield şehrinin bana verdiği yetkiye dayanarak seni geçmişte bugün ve gelecekte gerçek Seymour Skinner ilan ediyorum.
Si seulement j'étais à Springfield. Mes amis m'encourageraient.
Eğer sadece Springfield'ta olsaydım, bütün arkadaşlarım beni desteklerdi.
Pour commencer, une série noire avec Wiggum, le chef de la police. TÉLÉCOMMANDE EN OR
İlk olarak, başrolünde Springfield'ın cana yakın Polis Şefi Wiggum'ın olduğu cesur bir suç dizisi.
Je suis parti quelque temps faire proviseur à Springfield, mais au fond de moi, j'ai toujours été un petit arnaqueur.
Tabi ki, Springfield'taki okul müdürlüğü işi için kısa bir süre için ayrıldım. Ama, kalbimde, her... her zaman küçük bir dolandırıcıyım.
Voilà mes vieux amis de Springfield, les Simpson!
Springfield'tan eski dostlarım, Simpsonlar!
En direct de la salle de spectacles de Springfield, voici La Famille Simpson et Son Émission L'Heure du Sourire.
Springfield Şehir Merkezindeki Radyo Şehri Müzik Odası'ndan canlı olarak karşınızda Simpson Ailesi Gülme-Vakti Şov Saati.
Avec les danseurs de Waylon Smithers et la troupe de Springfield : les Pantalons Bouffants.
Eşlik edenler Waylon Smithers Dansçıları ve Springfield Şapşal Pantolon Oyuncuları.
Notre histoire commence un vendredi matin à Springfield.
Hikâyemiz bir Cuma günü, Springfield isimli küçük bir kasabada başlıyor.
L'extra-terrestre est apparu ces deux derniers vendredis soirs.
Uzaylı geçen iki Cuma gecesi de aynı yerde Springfield ormanında ortaya çıktı.
À la une, "Beaucoup de voyous".
İlk haberim : Bir sürü işe yaramaz adam Springfield itfaiyesi yararına para toplamaya çalışacak.
DÉPARTS / ARRIVÉES Sur quel vol est-elle?
Hangi Bombay-Springfield uçağında?
Le foot arrive à Springfield. Tout est là.
Avrupa Futbol Birliği Springfield'a geliyor!
Votre attention.
Springfield'ın dikkatine.
Une pieuvre est sur le toit de l'école.
Pekâlâ millet, Springfield ilköğretim okulunun çatısında bir ahtapot varmış.
Ce soir dans Un Regard sur Springfield. Inauguration des premiers W.-C. à la turque sur deux étages.
Bu gece Gözler Springfield'da, dünyanın ilk iki katlı tuvaletinin açılışı.
Springfield a volé ton idée.
Springfield fikrinizi çaldı.
- Je suis si fière qu'ils aient ouvert ces magasins chic dans notre ville.
Springfield'ın tüm bu lüks mağaza şubelerini ağırlamak için seçilmesiyle gurur duyuyorum.
Tiens, tiens, c'est la baby-sitter de Springfield, Lisa Simpson.
Springfield'ın en iyi çocuk bakıcısı, Lisa Simpson'mış.
RUE CALAMAR
Springfield Halkı,...
Citoyens de Springfield, je déclare officiellement...
Burayı resmi olarak...
Neddy, on fait partie de l'histoire de la ville.
Düşün biraz, Neddie. Biz Springfield hikayesinin bir parçasıyız.
La tension monte entre Springfield et la France, à cause de la blague du maire sur les cuisses de grenouilles.
Springfield ve Fransa arasındaki, Belediye Başkanı Quimby'nin meşhur hale gelen kurbağa bacağı şakası yüzünden başlayan gerilim tırmanarak devam ediyor!
UNE BOMBE VISE SPRINGFIELD! Mon Dieu.
Tanrım!
Mais le cœur et l'âme de Springfield, c'est... Notre Maison Derrière
Ama Springfield'ın kalbi ve ruhudur, Maison Derriere.
On est le soleil de Springfield
Springfield'a enerjisini veren eviz.
On est le soleil de Springfield
Evet, Springfield'a enerji veririz.
On est le... de Springfield
Springfield'ı ayakta tutan şeyiz.
Springfield, Springfield Quelle super cité
Springfield muhteşem bir şehir!
- Springfield, Springfield.
Springfield!
En direct de Springfield, le concert Le Retour de Krusty.
Eyaletin eğlence başkenti Springfield'tan canlı yayın! Krusty'nin Sahnelere Dönüş Özel Programı
J'écoutais Dusty Springfield.
Burası tozlu bir çayırlık değil mi?