Translate.vc / французский → турецкий / Tinkerbell
Tinkerbell перевод на турецкий
83 параллельный перевод
Où vas-tu, Peter Pan?
Nereye gittiğini sanıyorsun, Tinkerbell?
" et se souvient du rouge dans l'oeil du pirate.
" Tinkerbell korsanın gözündeki kırmızılığı anımsadı...
Tu vas payer, Tinkerbell.
Bunu ödeyeceksin Tinkerbell.
Fée Clochette!
Tinkerbell!
Clochette est la fille.
Tinkerbell kiz.
Je m'en occupe, Mirabelle.
Merak etme, Tinkerbell. Ben halledeceğim.
Mirabelle!
Tinkerbell!
Il m'a appelé Mirabelle.
Bana Tinkerbell, dedi.
Dis bonne nuit, Mirabelle.
İyi geceler de, Tinkerbell.
Fais gaffe à ce que tu dis, Clochette, ou Khan va gagner par abandon de l'adversaire.
Ağzına dikkat etsen iyi olur Tinkerbell... yoksa Khan hükmen galip gelecek.
Nelly, Mary, Fée Clochette, Fembot, Ally McHomo...
Nelly, Mary, Tinkerbell....... Fembot, Ally McHomo...
Je t'ai appris le petit sort de la fée Clochette.
Ben sana küçük Tinkerbell ışığını öğrettim.
Je l'ai revu et corrigé. C'était facile.
Ben de Tinkerbell'i geliştirdim.
Tu te prends pour la Fée Clochette?
Nesin sen, Tinkerbell mi?
Depuis quand tu sais que tu vis avec la fée Clochette?
Kız arkadaşının Tinkerbell olduğunu ne zamandan beri biliyorsun?
Tu lui as fait la peau, Clochette.
Anlaşılan feci çuvallamışsın, Tinkerbell.
- Fée Clochette, je t'écoute.
- Evet, Tinkerbell?
Nous avons un voisin qui n'a rien vu, un barman qui ne sait rien et un drag queen dénommé Clochette.
Hiçbir şeyi görmemiş bir komşu, hiçbir şey bilmeyen bir barmen ve Tinkerbell adında bir zennemiz var.
Et une note qui indiquait que Clochette savait où vivaient les casseurs d'homos dans le coin.
Artı Tinkerbell'e verilmiş, ibne tartaklamaktan hoşlanan kişilere yönlendirebilecek bir not.
Clochette aurait pu être retrouvé par son pseudo.
Tinkerbell iyi bir tanık olabilirdi halbuki.
Tu veux chercher Clochette?
Tinkerbell'i bulmak ister misin?
Et rien à propos d'un drag queen dénommée Clochette?
Şu Tinkerbell denen zenneden ne haber?
Ils étaient tous des cloches pour moi.
Onların hepsi benim için bir Tinkerbell'di.
Nous, euh, cherchons un homme plus âgé... un travesti qui se fait appeler Clochette.
Biz, şey, yaşlıca bir beyefendi arıyoruz... Tinkerbell adını kullanan bir travesti.
L'histoire est que Clochette avait un anneau dans le mamelon.
Hikaye şu ki, Tinkerbell'in göğüs ucunda bir halka vardı.
Alors, Clochette était dans l'armée?
Öyleyse Tinkerbell askerde miydi?
Ou celui de Clochette?
Ya da Tinkerbell'in?
En 64, Clochette s'est présentée spontanément.
1964'de Tinkerbell, gönüllü olarak gelmiş.
Ce n'est pas de la rigolade, Clochette.
Tinkerbell ciddiye alınacak biri.
Il se faisait appeler Clochette.
Tinkerbell adını kullanıyordu.
J'ai trouvé Clochette.
Tinkerbell'i buldum.
Qu'est-ce que fait Seth avec La Fée Clochette?
Seth Cohen, Tinkerbell ile ne yapıyor?
Tinker de pierre.
Tinkerbell?
Et c'est cela qui rend Fée Clochette vraiment jalouse...
Ve Tinkerbell'i bu kadar kıskanç yapan buydu.
Désolé les gars, Clochette a besoin de mon aide!
Üzgünüm, gençler! Tinkerbell'in bir ele ihtiyacı var!
C'est vrai, Clochette?
Öyle mi, Tinkerbell? Ciddi misin?
Qui a dit que Tinkerbell ferait l'ouverture?
Açılışı kim Tinkerbell yapacak dedi?
Bien joué, Peter Pan. Les pincettes!
Çok iyiydin Tinkerbell.
Doucement, la fée Clochette.
Ağır ol, Tinkerbell.
Même Tinkerbell a été perturbée.
Tinkerbell bile şoka girdi.
Blondinette a besoin de faire la chose.
Değinmek istediğim nokta, Tinkerbell, ihtiyacı olanı almalı.
Tom, faudrait qu'on bouge.
Çok güzel Tinkerbell.
- La fée clochette avec les obus?
Memeleri olan Tinkerbell, öyle mi?
Je suis comme la Fée Clochette.
Tinkerbell gibiyim Finn.
On peut tous applaudir et dire qu'on y croit, mais tu vas te taper Clochette toute ta vie.
Hep aynı şeyi tekrar mı edeceksin? Peter Pan hikayesi değil bu. Ellerimizi çırpıp inandığımızı söyleyebiliriz ama ömrünün kalanında sadece Tinkerbell'le seks yapmaktan keyif alacağın anlamına gelmiyor bu.
Clochette est canon.
Tinkerbell güzel be.
Voyons voir ce que nous avons, des Downers, Yellow Jackets ( drogues ), un porte-clé La Fée Clochette que je vais garder...
Bakalım ne varmış, biraz yatıştırıcı, sarı ceket parçası Tinkerbell anahtarlığı, ki bunu ben alıyorum...
Un satellite de communication a été endommagé par un débris spatial.
Tinkerbell 4 haberleşme uydusu, uzay artıklarından dolayı zarar görmüş. - Aydaki krater...
On appelle les propriétaires pour savoir si un ovni a heurté leur satellite?
Tinkerbell Şirketi'ni arayıp, uçan bir cismin uydularına çarptığını mı soracağız?
Clochette est minuscule.
Tinkerbell çok küçük.
Tinkerbell 4?
- Tinkerbell 4 mü?