Translate.vc / французский → турецкий / Tono
Tono перевод на турецкий
142 параллельный перевод
EIJIRO TONO
EIJIRO TONO
TACHIKAWA Yoichi UEDA Yoshijiro
YOICHI TACHIKAWA KICHIJIRO UEDA, EIJIRO TONO
TONO Eijiro SATA Yutaka
YUTAKA SADA KAMATARI FUJIWARA
Kôji MITSUI Eijiro TONO Haruo TANAKA Eiko MIYOSHI
KOJI MITSUI EIJIRO TONO
MOCHIZUKI Yuko Kesakichi :
EIJIRO TONO KEN MITSUDA
Tomizawa : TONO Eijiro Mme Tomizawa : NAGAOKA Teruko
EIJIRO TONO TERUKO NAGAOKA
Eijiro TONO - Yasushi NAGATA Kappei MATSUMOTO
EIJIRO TONO, KUNIE TANAKA
Tu es là?
Tono, evde misin?
Alors, Tono, tu regardes?
İşi kontrole mi geldin, Tono?
Tu l'attendais?
Onu mu bekliyordun, Tono?
Pas du tout. Je lui dis toujours :
Her zaman, Tono'ye derim ki, dikkat et kan sudan daha incedir.
Tono, vite, des verres!
Rom!
Je n'aurais jamais dû venir sans caviar.
Acele et, Tono, bardakları getir! Büfeden! Havyarsız gelmemeliydik!
Je te nommerai commandant des pompiers.
Bravo, Tono, bravo... Senden iyi itfaiyeci olur!
Buvons à la santé de ton saint patron!
Eee, Tono? Bir bardak daha içer miyiz?
On dit que deux verres chantent, trois s'embrassent... Et cinq se battent. Arrête ton numéro, Tono, le passé est le passé...
Eski bir söz der ki, iki bardak şarkı söyletir, üç bardak kucaklatır, beş bardak ise kavga ettirir.
Ne te fais pas tant prier. Allez, bois!
Tono, ayaklarına mı kapanmamız gerekiyor?
Tu es libre de parler, Tono.
Bırak konuşsun, çekici adam! Haydi, Tono, söyle söyleyeceğini, ona bakma sen!
Arrête!
Kes şunu, Tono!
Allons, mon petit beau-frère, tu as la parole.
Fakat Tono'ciğim, ne söyleyeceksen söyle... Bunun için buradayız.
- Tono, méfie-toi! - Six! Non, sept...
Tono, Tono, aptal olma!
Tono, raconte une histoire drôle.
Haydi, Tono, dans et! Sandalyeye çık.
Tu es le meilleur!
Devam et, Tono!
Lève-toi, mon petit Tono.
Kalk, Tono, kalk!
Ne vends rien à crédit.
Kimseye güvenme, Tono!
Tono Bretko.
Brtko. Tono Brtko.
Si je ne te connaissais pas, je dirais... salaud.
Bak, Tono, seni hayatın boyunca tanımıyor olsam, sana eşkıya derdim!
Où vas-tu?
Tono, nereye gidiyorsun?
Ne fais pas le fier! Nous nous arrangerons. Il vaudrait presque mieux que tu prennes cette boutique.
Bak Tono, başka bir aptal hödüğün dükkanı devralmasındansa senin almanı tercih ederim.
On le prénomme Tono.
Adı Tono! Tono!
Tu vois, tout s'est arrangé.
Gördün mü, Tono? Her şey halledilebilir.
Tu sais ce que c'est : vivre et laisser vivre.
Tono, Almanların şu sözünü duydun mu hiç?
Ne fais pas tant de manières, entre!
Tono! Bana bakma sen, geç içeri. Gelmene sevindim!
Qu'y a-t-il?
Ne var, Tono?
Daisuke KATO
EIJIRO TONO
Antoine!
Tono!
Tono!
Tono!
Tono!
Yine ne var?
Attrape, Tono!
Al bakalım, Tono!
Vite!
Tono, oyalanma!
Tu nous emmerdes!
İçmiyor musun, Tono?
Essaie une des miennes...
Bekle, Tono!
C'est à toi.
Al, Tono, bu senin!
Tono, ne le perds pas!
Tono, sakın kaybedeyim deme!
Tono, arrête de boire!
Sekiz!
Lève-toi, c'est le matin.
Kalk, Tono!
- Attends.
- Bekle, Tono, bekle!
Tono...
Bırakalım da numaralarını başkaları üstünde denesinler.
Assieds-toi, ne fais pas tant de manières.
Tono, gel de otur.
Il a l'âge de mon fils.
Kendi evladım gibi olacaksın, Tono!
Ne t'en fais pas.
Otur, Tono, otur.