Translate.vc / французский → турецкий / True
True перевод на турецкий
421 параллельный перевод
II travaille au supermarché de la 15ème rue.
Cadde'deki True Value mağazasında çalışıyor.
" Fairy tales can come true It can happen to you
# Peri masalları gerçek olabilir
" So if you want a love that s true
Kalbim asla benden başkasına ait olmadı!
" So if you want a love that s true
Şimdi şartımı belirttim Pek çok cephanem var
" But you ve got to be true to your code
# Kendimi çok kötü hissediyorum
" My wishful dreams came true, my love
# Gülüşünün yaydığı huzur ne güzel
" My wishful dreams came true, my love
Şimdi hem yüzü hem de ayağı var. Beğendin mi parçayı? Kusursuz.
- Te voilà. - Venez ici. " Fairy tales can come true
# Aşkım
Soit vous êtes vraiment trop bon, soit vous êtes malin et prudent.
Either you're just too good to be true, or you're clever and careful.
Oh mylord it is not true, c'est pas vrai!
Lordum, bu kılığım gerçek değil.
Te voilà oui, le vrai et l'unique samouraï Kuroda
# Then you are # # indeed the true # # Kuroda Samurai #
We'll only hurt ourselves if we build dreams that don t come true
Sadece birbirimizi incitiyoruz Eğer gerçekleşmeyecek rüyalar kurabilirsek
We'll only hurt ourselves if we build dreams that don t come true
Sadece birbirimizi incitiyoruz. Eğer gerçekleşmeyecek rüyalar kurabilirsek
Ma préférée reste "The True Lover's Farewell".
Fakat benim favorim "The True Lover's Farewell."
It is not true?
- Bu, doğru değil.
"Vraie Nature." Six chopines de santé!
"True Nature." Altı kutuluk bir sağlık paketi.
On peut le promettre Parce que c'est vrai
"You can make this promise Because it's true"
Et il aime sincèrement la sainte Eglise.
And a true lover of the holy church.
Quand survint le grand seigneur
" Now, he did not believe it true
A voir mélancolie
" I will be true to thee
S'enfuir à tire...
"Two lovers true are we..."
C'est la Police Routière de la Californie.
What I went through to make all this come true.
Jolan true.
Jolan True.
Jolan true.
Jolan true.
Jolan true, M. Spock.
Jolan true, Bay Spock.
Jolan true, Spock.
Jolan true, Spock.
Reprends un peu de baklavas
True dish How about a little more Baklava?
"Like a Virgin", c'est pas sur une fille sensible et un mec sympa, ça, c'était "True Blue", là, d'accord...
Sanki kız iyi bir adamla tanışmadan önce duygusal değilmiş gibi konuştun. Bu "True Blue" nin konusu. Evet.
Un grand succès de Madonna.
"True Blue" yu duymadın mı? Madonna'nın iyi çıkış yapan bir parçası.
Tu suis pas "Top of the Pops", si tu connais pas "True Blue".
Bu pop saçmalıklarını takip etmediğim halde ben bile "True Blue" yu biliyorum.
"True Blue", sur un mec... une fille sensible, alors que "Like a Virgin" est sur les bites.
"True Blue" nun, iyi bir adamla tanışan duygusal bir kızı anlattığını söylüyordun. Ama "Like a Virgin" nin büyük penislerle ilgili olduğunu söyledin.
Oui, je suppose que c'est vrai, non?
Yes, I suppose that is true, isn't it?
Coupable ressemblance, Salvador, Tueur de flics, La manière forte.
Ooh, uh, hay Allah, True Believer, uh, Salvador, Onion Field, The Hard Way.
J'ai travaillé 2 mois dans un cabinet d'avocats.
Örneğin True Believer. Sahiden 2 ay boyunca bir hukuk firmasında çalıştım.
Au nom des tiens et de ta toison!
To your breed, your fleece, your clan be true.
Bêle, bélier, brebis!
Sheep be true. Baa, ram, ewe.
# Si tu m'es fidèle # # Alors rappelle toi # # Quand tu ne me dis pas tout #
d If you are true to me d d so remember d d when you tell those little white lies d d That the night has a thousand eyes d
Depuis ses débuts, Canal Vérité vous apporte le meilleur du documentaire et de l'information.
İlk yayınlandığından beri, True TV sizlere... belgesellerin en iyilerini ve bilgilendirici programları sundu.
Chaque seconde est vraie sur Canal Vérité!
True TV'de her saniye gerçekten yaşanacak...
Voici Cynthia Topping, la directrice de la programmation.
Arkadaşlar, bu Cynthia Topping. Kendisi True TV'de program yönetmeni.
- Ils auditionnent pour Canal Vérité.
- Şu True TV olayı için deneme çekimleri yapıyorlar.
Qui peut déterrer... la pire information sur quiconque à la direction de la Northwest Broadcast Company, propriétaire de Canal Vérité?
Kim, kanal yöneticileri,... yani True TV'nin sahibi olan Northwest Yayıncılık şirketinin sahipleri hakkında... en utanç verici ve aşağılayıcı ayrıntıları ortaya çıkaracak?
Canal Vérité s'excuse de cette interruption momentanée due à des circonstances imprévues. Ed TV ne sera plus diffusé.
True TV izleyicilerine, kontrolümüz dışındaki bir durum... nedeniyle Ed TV'yi artık yayınlayamayacağını bildirir.
À une demande de précisions sur les événements, le porte-parole a répondu qu'il ne les commenterait pas, mais que tout avait été réglé.
Tam olarak ne olduğunu sorduğumuzda, bir True TV sözcüsü, ortak fikirleri olmadığını, ama işlerin hallolduğunu söyledi.
D'où le nom de ton bateau, True Love?
O yüzden mi teknene "Gerçek Aşk" adını koydun?
- John Wayne, l'immense génie, le Duke, l'homme tranquille, les cow-boys, Genghis Khan.
- John Wayne... Büyük adam. 'True Grit','Searchers','The Cowboys','Genghis Khan'.
Non, c'est à moi. One True Thing vient de sortir en DVD.
O benim. "0ne True Thing", DVD'ye yeni çıktı.
Vous voulez regarder One True Thing.
"0ne True Thing'i" izlemek istiyorsan, izle.
Tu connais pas?
"True Blue" hangisiydi?
Bêle, bélier, brebis.
Sheep be true.
Un porte-parole de Canal Vérité a annoncé qu'il avait reçu un chèque pour 4 mois de diffusion, des droits d'auteur et une prime.
True TV sözcüsü...