Translate.vc / французский → турецкий / Vines
Vines перевод на турецкий
45 параллельный перевод
Après, c'était Vines.
O zamanlar Vines'dı.
Vines, il s'appelait.
Vines. Soyadı Vines'dı.
- Vines.
- Vines.
Allons voir ce que Mr et Mme Vines préfèrent.
Bakalım siz ve Bayan Vines nasıl bulacaksınız.
Bonsoir, M. Vines.
Merhaba Bay Vines.
Vous avez oublié vos réglisses.
Red Vines'ı unuttunuz.
- Pardon. À la maison, tout de suite!
Hatta gerçek Red Vines bile yok.
- Je l'ai, plus quatre dessins animés.
- Aldım. 4 tane de Red Vines.
Essayez d'écouter "The Yeah Yeah Yeahs", "The Vines", "The Breeders".
Yeah Yeah Yeahs'i, The Vines'ı, The Breeders'ı dinleyin...
Non, une mère qui écoute "The Vines" ne voudrait punir personne.
The Vines dinleyen hiçbir anne, kimseyi cezalandırmaz.
- Tu aimes "The Vines"?
- The Vines'ı sever misin?
Tu es Red Vines ou Twislers?
Red Vines mı, Twizzlers çikolatası mı?
Je supporte uniquement les Red Vines
Ben kesinlikle, Red Vines adamıyım.
- Horrible, je sors avec un fan des Red Vines.
Trajik. Red Vines adamıyla çıkıyorum.
Bien sur que je serai énervée, tu as oublié les Red Vines
Tabii ki daralmış olacağım. Meyan kökünü unuttun. Hayır, burada anahtar yok.
Je ne les ai pas vu depuis depuis L.A. l'année dernière.
The Vines için açılışta onları L.A.'de görmüştüm. Geçen yıl.
Vines avec moi.
Yürü bakayım!
Toujours deux, trois fers au feu.
Always planting vines in a fire.
Ils n'ont pas les bons bonbons.
Orada Red Vines yerine Twizzlers var.
Le Dr Vines va te plaire.
Bence Doktor Vines'ı seveceksin.
- Des Red Vines.
- "Red Vines" mı aldın?
On mange des Red Vines.
Biz bir Red Vines * ailesiyiz.
Des Red Vines?
Hey, Red Vines isteyen?
Je suis en chemin avec des films de John Hughes et du vin rouge.
Şimdi john hughes filmleri ve * Red Vines * ile yoldayım
Attends, pas de vin rouge?
Bir dakika Red Vines yok mu?
Oh, des Red Vines, mes préférés.
Kırmızı şarap... Favorimdir.
Je suis le quarterback des Hollywood Vines Mais je me suis entrainé pour être sur le même terrain que vous.
Hollywood Vines'da oyun kurucuyum, ama seninle aynı sahada olmaktan çok heyecanlıyım.
Troisième et long pour les Vignes d'Hollywood avec juste 13 secondes en plus à jouer C'est ça, les gens!
Hollywood Vines için üçüncü ve uzun. Sadece 13 saniye kaldı, olay budur millet!
Avec cette magnifique passe et la stupéfiante recéption de T.O, Les "Hollywood Vines" concluent la victoire.
O harika atış ve T.O.'nun mükemmel yakalayışıyla, Hollywood Vines'lar kazanıp
On pourrait aller voir le film "Red Vines".
Şekerlemelerimizi gerçek bir sinemada da yiyebiliriz.
Tu prends le "Red Vines", et... j'irai un plus loin avec... un conte de fée.
Sen şekerlemeleri aklından çıkaramıyorsun, benim aklımdaysa daha çok bahçe çitleri var.
A partir de maintenant, je vais laisser tomber les videos gratuits et les Vines de mes cochons d'indes!
Bundan sonra bedava karışık kasetler dağıtıp kobaylarımın Vinelarını çekeceğim!
"Neuf vines d'animaux qui vont vous épater."
"Aklınızı Başınızdan Alacak 9 Hayvan Vine'i."
Quand j'étais jeune, j'aimais le vin rouge, je l'aime encore.
Küçükken Red Vines'ı çok severdim mesela. Hala da severim.
Ils ont remis des Red Vines?
Red Vines'ları doldurmuşlar mı tekrar?
Pour deux paquets de Red Vines?
- 2 paket Red Vines'a ne dersin?
Deux bœufs et cheddars de chez Arby, un gâteau d'anniversaire, Red Vines, des sushis au saumon de chez Chessecake Factory, un grand paquet de popcorn de chez AMC tu achètes juste le billet et tu pars.
Arby'den iki biftek ve çedarlı burger, doğum günü pastası, meyankökü şekeri Cheesecake Factory'deki İnce Somon Ruloları'ndan AMC'nin büyük patlamış mısırlarından, bilet al çık işte.
Mais ne voudriez-vous pas plutôt regarder des Vines de choses explosant à la place?
Bunun yerine patlayan şeylerin Vinelarını izlemeyi tercih etmez miydin?
Vous vous souvenez quand vous regardiez les Vines d'explosions et que j'apprenais comment hacker?
Senin patlama Vineları izlediğin, benim de hacklemeyi öğrendiğim zamanı hatırlıyor musun?
Ma mère m'envoie toujours des Vines de chatons faisant des trucs vraiment mignons.
Annem bana hep tatlı şeyler yapan kedilerin Vinelarını gönderir.
Entre-temps, des Vines du PDG d'Ibis font des ravages sur Internet et comptabilisent déjà plus de dix millions de vues.
Bu arada Ibis CEO'su Walt Camby'le ilgili komik paylaşımlar internette yaygınlaşmaya başladı. Farklı görüntüler, şimdiden 10 milyonun üzerinde izleyici tarafından izlendi.
- Cherche les Red Vines.
- Tamam. - Red Vines'ın olduğu yere eğil.
À cette époque, il n'y avait ni YouTube ni Vine.
Unutmayin, o zamanlar ne YouTube vardi ne Vines.
Vines.
Derdin ne senin?
- Vines.
- Bu bizim adamımız, hiç şüphe yok.