Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / французский → турецкий / Wink

Wink перевод на турецкий

54 параллельный перевод
Le Monde Débile de Bill Padebile. L'émission bazar des choses bizarres.
Bir kaç dakika sonra Wink'in garip dünyasına... girip, garip insanlar ve garip nesnelerle tanışacaksınız.
Et maintenant, le Monde Débile de Bill Padebile.
Şimdi de garip Wink Wilkensen'in Garip Dünyası.
Ici le débile Bill Padebile!
Karşınızda Garip Wink Wilkinsen...
Je suis là, Bill.
Ben geldim, Wink.
Mon nom est Wink.
İsmim Wink.
Sympa. La dernière fois qu'on s'est vu, t'as dit que t'aurais aimé que je sois ton père et tu m'as serré dans tes bras pendant tout la durée du mix Acid Funk de Higher State of Consciousness de John Wink.
Seni son gördüğümde eğer senin kızın olmuş olsaydım çok iyi olacağını ve bana Josh Wink'in Higher State of Consciousness'i boyunca sarılacağını söyledin.
Wink s'occupe de tout.
Wink sana yardım edecek.
T'es au courant? Wink a causé avec Roy, le manager.
Wink'in şu reklamcıyla görüştüğünü duydun mu?
Wink se la raconte trop.
Wink'e güven olmaz.
J'essaie d'être réglo avec le Seigneur... Je voudrais pas que du négatif contamine mon positif. Mais Wink raconte des craques.
Biliyorsun, Tanrı'nın nazarında doğru şeyler yapmaya çalışıyorum ve her şeye olumlu bakmak istiyorum ama Wink boş konuşuyor.
Quel bâtard ce Wink.
Kahrolası Wink.
Wink, c'est un mytho.
Wink yalancı.
Wink, t'as du feu?
Bekle, ne yapıyorsun?
Wink a un plan... pour avoir des heures de studio à l'œil... pour ma démo.
Wink demo kasetimi kaydetmem için bir anlaşma üzerinde çalışıyor.
Wink disait qu'il était en affaire avec Roy.
Wink bize Roy Darucher'le nasıl tanıştığını anlattı.
Et pour ta démo avec Wink... le deal va se faire bientôt.
Wink'le planladığınız demo. Yakında bir anlaşma imzalarsın.
T'étais avec Wink?
Wink'le aranda ne var?
- Je cherche Wink Harris.
- Wink Harris'i arıyordum.
Wink dit que tu vis dans une roulotte. On le croyait pas.
Wink bize annenle bir karavanda yaşadığını söyledi ama ona inanmadık.
Pour la démo avec Wink, t'étais sérieux?
Wink'le demo kaseti hazırlamak konusunda ciddi miydin?
Selon Wink, t'as crisé quand Roy a refusé de payer ta démo.
Wink, Roy Darucher demo yapmayı reddedince çıldırdığını söyledi.
Ouais, Wink a déjà pécho bien plus que le phone de ta meuf!
Sorun değil, Wink seninkinin telefon numarasını almakla kalmadı!
Il va te chambrer parce Wink s'est tapé Alex... et qu'ils t'ont foutu un coquard.
Wink'le Alex kaltağının birlikte olması ve seni dövmüş olmaları.
Wink a baisé ma meuf
Wink, sevgilime atladı
On les a niqués, Wink et sa bande!
Wink'in, Özgür Dünya'nın canı cehenneme!
Depuis les plaines de Silver Heights, des cris émanent de l'accouplement de 2 ptee-wink-ptees, des bisons homosexuels. Sacrés chez les Ojibways pour leur esprit double, ils déclenchent une ruée vers le Royaume du bonheur. Les bisons piétinent le terrain de jeu, l'aplanissant complètement en 10 minutes.
Gümüş Tepeler'in ovalarından acı dolu haykırışlar yükselir çiftleşen iki Talinkty, yani eşcinsel boğalardan Ojibweler ruhlarındaki ikilik yüzünden kutsal sayar onları Mutluluk Diyarı'na doğru koca boğa toynağını vurup yere çiğnediler toprakları on dakikada dümdüz ettiler.
- Son surnom est Wink.
Onun takma adı.
W-I-N-K.
Wink. W. I. N. K.
- Tu vas t'en sortir, Wink.
- Başaracaksın Wink.
Wink est rentré et travaille au SMIC.
Wink Şimdi Evde ve Asgari Maaşla Çalışıyor
N'oubliez pas, M. Wink, ne soyez pas timide.
Sakın unutma Bay wink, utangaçlık yok.
Où est-elle, Wink?
Nerede o Wink?
Wink est mort.
Wink öldü.
Ici Wink News Radio.
Burası Wink haber radyosu.
When this snake of a guy gave me an evil wink he took me by surprise and the devil s eyes
Kurnaz bir adam bana şeytani gözünü kırptığında Şok oldum, sarsıldım. Kamyonuna atladı ve o şeytani gözleriyle
♪ In the wink of a young girl s eye ♪
* Göz açıp kapayana kadar geçti, eski güzel günler *
Je ne ris pas, Wink.
Seninle hiç uğraşamayacağım Wink.
- Salut. - Voilà mon ami Wink!
İşte benim adamım, Wink!
Ce côté-ci est toujours le côté de Wink.
Evin bu tarafı hâlâ Wink'e ait.
Wink!
Wink!
♪ Just give that teacher a wink and a smile ♪
♪ Öğretmene göz kırpıp bir kez gülümse ♪
- Pourquoi elle s'appelle "Wink"? Elle était sniper. A chaque fois que je la voyais, un de ses yeux était fermé
Keskin nişancıydı ve ne zaman görsem bir gözü kapalıydı.
Clin d'œil, clin d'œil.
Wink, wink.
- Ils sont venus ensemble ('wink wink').
Bir araya geldiler. - Oh.
- Wink, wink.
- Kıps kıps.
Le Wink.
The Wink'te.
Bienvenue au Wink!
The Wink'e hoş geldiniz!
Clin.
Wink.
Je dis ça je dis rien, pas vrai?
Wink, wink, değil mi?
Cousin Wink.
Kuzen Wink.
Wink ( clin d'œil ).
Tek göz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]