Translate.vc / португальский → турецкий / Batôn
Batôn перевод на турецкий
407 параллельный перевод
- Pó de arroz, batôn?
- Pudra, far, ruj?
E pintaram-se com o meu batôn.
Rujumdan da sürmüşsünüz.
Tiveste com o meu batôn, não foi!
Rujumu da elledin, değil mi!
Baton vermelho.
Ruj izi.
- É nódoa de baton.
- Korkarım bu bir ruj lekesi.
Apanhas envenenamento de baton dos lábios.
Ruj zehirlenmesi geçireceksin.
Só baton.
Sadece birazcık ruj, o kadar.
Nem lhe passaria pela cabeça que eu,... no Natal passado, cheguei à casa com baton no colarinho.
Bana güveniyor. Hiç onu aldattığımı... Geçen Noel, eve gömleğimin yakasında ruj iziyle geldim.
Só me falta encontrar o baton.
Tek gereken rujumu bulmak.
Vamos diretos ao sul por Baton Rouge para nos unirmos com as forças da União
Güneye doğru ilerleyip Baton Rouge'a ilerleyeceğiz. Oradaki Kuzey birliklerine katılacağız.
John, são quase 300 milhas de Newton até Baton Rouge.
John, Newton İstasyonu'ndan Baton Rouge'a kadar 300 mil var.
Explodimos a estção Newton do mapa e seguimos direto para Baton Rouge.
Newton İstasyonu'nu havaya uçurunca, Baton Rouge'a doğru ilerleyeceğiz.
Direto a Baton Rouge.
Doğruca Baton Rouge'a ilerlenilecek.
Devería perguntara elas quais são as suas possibilidades de destruir a estação Newton e chegar a Baton Rouge.
Belki de Newton İstasyonu.'nu havaya uçurup Baton Rouge'a gitme konusundaki şansımızı onlara sormak isteyebilirsiniz.
Estão indo para sudoeste para Baton Rouge.
Bunlar güneybatıya Baton Rouge'a gidiyor.
Baton Rouge.
Baton Rouge.
É Baton Rouge, major.
Baton Rouge'a gidiyorlar, Binbaşı.
John.
John, Baton Rouge ne kadar uzakta dersin?
- Quanto para chegar em Baton Rouge?
40 mil.
Vamos para Baton Rouge.
Biz Baton Rouge'a gidiyoruz. Ve sizi burada bırakıyoruz.
Retocar o baton.
Makyaj tazelemek için.
Nem sabes lidar com o baton.
Ruj bile süremiyorsun.
Acrescente-se a isto que ontem, Dr. Humbarts... ela escreveu uma palavra das mais obscenas com o baton. Num panfleto sanitário.
Bunlara ek olarak Dr. Humbert, daha dün... sağlık broşürünün üzerine rujuyla... çok müstehcen bir şey yazmış.
E por favor, limpa o baton da cara!
Lütfen şu ruj lekesini de yüzünden sil.
E o felizardo amigo de Baton Rouge tem uma dama e um par de seis.
Baton Rouge'lu şanslı dostumuz iki altının yanına tombul bir kız aldı.
Está num lar perto de Baton Rouge.
Baton Rouge yakınında bir bakım evinde.
Baton e maquilhagem estão na moda.
Ruj ve göz makyajı şimdi moda.
Prefiro Baton Rouge, pessoalmente.
- Ben Baton Rouge'u tercih ediyorum.
É um pouco a sul de Baton Rouge.
- Orası güneyde kalır.
Eu digo "acima", porque vivemos no lado norte da cidade.
Baton Rouge daha güneydedir. Ama biz güney demeyiz. Çünkü şehrin kuzey bölgesinde yaşıyoruz.
Este baton...
Bu ruj...
Estão a gritar no'Baton Rouge'.
Baton Rouge'da bağıranlar var.
Gostas deste Baton?
Bu ruju beğendin mi?
Matei o coiote de Baton Rouge.
Baton Rouge'daki çakalı vurmuştum.
Gonzales, Baton Rouge e Timberlane.
Gonzales, Baton Rouge ve Timberlane yolcularını alıyoruz.
Bem, podia besuntar-me com graxa, como fiz no Baton Rouge.
Baton Rouge'da yaptığım gibi yüzüme ayakkabı cilası sürebilirim.
E porque não usa baton?
Senin de var. Baksana. Neden ruj sürmüyorsun?
Ficaste mesmo repugnado com o que eu fiz com o baton?
Rujumla yaptığım şeyden gerçekten iğrendin mi?
E estava a viver com a minha mãe em Baton Rouge.
Annemle Baton Rouge'da yaşamaya başladım.
Ao Baton Rouge?
Baton Rouge'a mı?
- Está em Baton Rouge, a dizer á mãe.
- Baton Rouge'da. Annesine söylüyor.
- Ainda em Baton Rouge.
- Hala Baton Rouge'da.
Queres um beijo para espalhar o baton?
- Öpmemi veya ellememi ister misin?
Baton.
Ruj.
Lápis dos olhos, baton, um olho.
Göz kalemi, ruj, bir tane de göz.
Baton Rouge, presa por fraude.
Sahtekarlıktan tutuklanmış.
Dica : crescemos juntos em Baton Rouge e somos da mesma idade.
Bir ipucu Baton Rouge'da birlikte büyüdük aynı caddede, aynı yaştaydık
Com baton mas não suje Vai ser fácil ser magra e tal
Dudak boyası ve ruj kullanacağım ve bu kadar iri olmayacağım Niye mi, o kapıdan rahatça geçeceğim...
Pó, base e baton
Pudra, boya ve ruj
Peço desculpa pelo baton.
Ruj izi için özür dilerim.
Hastings, lembra-se de que cor era o baton que Mademoiselle Dean usava esta tarde?
Hastings, bu öğlen Matmazel Dean'in hangi renk ruj sürdüğünü hatırlıyor musun?