Translate.vc / португальский → турецкий / Billboard
Billboard перевод на турецкий
57 параллельный перевод
Ao artista do ano.
Billboard listesinde yılın sanatçısı.
Jerry, pensámos que talvez seja boa ideia publicar um anúncio em página dupla... no Billboard.
Jerry, biz şöyle bir şey düşündük, tam sayfa bir reklam çıkarsak... - Billboard'a. - Billboard'a.
Odeio estes cartazes.
Bu siktiğim billboard'dan nefret ediyorum.
Com um cartaz em Times Square.
Times Meydanı'nda bir billboardı olan bir iç çamaşırı mankeni.
Acho que conseguiremos a capa da revista.
Billboard'a kapak olacağız.
Qual foi o álbum recordista, com mais semanas na Billboard...
Hangi albüm Billboard 200 listesinde en çok hafta kalma rekoruna sahiptir?
Espera. Queria dar-te o tal Billboard.
Sana dergiyi verecektim.
O teu amigo cartaz?
Yoksa arkadaşın "Billboard" mu?
Pai, o principal compositor... do número três dos tops da Billboard.
Billboard listelerinde 3 numarada yer alan grubun bestecisi. Grammy ödülüne aday gösterildi.
O teu cartaz vai ser colocado em Times Square, vais soltar um falcão em vias de extinção a meio do jogo dos Knicks e foste convidado para o "Today Show".
Billboard'un Times meydanında asılacak. Knicks maçının devre arasında nesli tükenmekte olan bir şahini serbest bırakacağız. Ve Today Show'a çıkmak için randevu aldık.
Caramba! Olhem só! Outro cartaz!
Aman Tanrım, şuna bak - başka bir billboard.
- No cartaz.
- Billboard'daki.
Estamos quase a passar pelo meu cartaz, e ninguém liga.
Çünkü şimdi billboard'umun yanından geçiyoruz ve kimsenin umrunda değil.
Mas, entretanto, tens de passar todos os dias por este painel.
- Ama bu arada her gün bu lanet billboardın önünden geçeceksin.
Estás a ver o cartaz?
Billboard'u görüyor musun?
Agora, como sabem pelos panfletos que espalhei, pelas noites em vigília e pelo quadro de avisos da rua no 3, o Sr. Tartaruga permanece desaparecido.
Verdiğim küçük el ilanlarından, gece nöbetlerinden ve 3.caddedeki billboard'lardan da bildiğiniz gibi, Bay Kaplumbağa kayıp.
Estás em 300 revistas e painéis publicitários diferentes.
Neredeyse 300 tane farklı dergi ve billboard reklamındasın.
Times Square Billboard, é muita ousadia.
Bilemiyorum. Times Meydanı'nda ilan panosu epey cüretkar bir eylem.
Agora, estou a caminho da fama
Şimdi Billboard sıçramasıyım
Que álbum detém o recorde de mais semanas na Billboard 200?
Billboard 200 listesinde en uzun kalan albüm?
Sou a Tabitha Soren com o "MTV News." Os Pearl Jam serão a segunda banda de Seattle num mês, a entrar para o top de álbuns pop da Billboard em número um, na próxima semana.
Pearl Jam önümüzdeki hafta bir ay içerisinde Billboard pop albümleri listesine ilk sıradan girecek olan ikinci Seattle grubu.
A minha cara está na revista Billboard.
Lânet reklam panolarında resimlerim var.
Andava pelo beicinho, pintou um poster com os dois a beijarem-se e agora só quer ser teu amigo?
Adam resmen seninle ilgileniyordu, ikinizin öpüştüğü bir billboard boyadı. Ve şimdi sadece arkadaş mı olmak istiyor?
Chegou a meio da tabela nos 50, e nós queríamos algo que fosse número um.
Albüm billboard listelerinde 50. sıraya yakın bir yere yerleşti. Ama Michael bir numara olacak bir albüm istiyordu.
A lateral de um autocarro é publicidade ambulante.
Bir otobüsün yan tarafına bakarsanız, yürüyen bir billboard görürsünüz.
Acho que não vou ser a cara do teu spa tão cedo.
Sanırım bu aralar masaj salonunun billboard kızı olmam zor gibi.
E serias boa como a nossa cara.
Bence senden harika billboard kızı olurdu.
Reconheci-te do cartaz.
- Sizi Billboard'ınızdan tanıdım.
Bem, não fiques intimidada por nós, pessoas que aparecem em cartazes.
- Biz Billboard insanlarından korkamayın. Biz de sizin gibi insanlarız.
Talvez te lembres de algumas das suas músicas que entraram nas contagens da Billboard.
Kendisinin bazı şarkılarını Billboard listelerinden hatırlayabilirsin.
Jeitosa, estás a olhar para quatro números 1 na Billboard e três discos de platina.
Pekâlâ, sevimli kız. Şu an dört liste başı şarkı, üç platin albüm sahibi birine bakıyorsun.
A vista será de cartazes de mim
# Manzaram benim olduğum billboard olacak #
E o Prêmio Billboard pela melhor música vai para... Kid Culprit e Noni, "Masterpiece."
Billboard en iyi şarkı ödülünün sahibi Kid Culprit ve Noni, "Masterpiece".
Esse é o terceiro Prêmio Billboard de Kid Culprit, e o primeiro de Noni.
Bu Kid Culprit'in üçüncü ve Noni'nin ilk Billboard ödülü.
Amor, tu ganhaste um Billboard antes de lançares o teu primeiro álbum.
Bebeğim, daha ilk albümün çıkmadan Billboard kazandın.
Ela ganhou um Billboard essa noite e estava comemorando...
Bu gece Billboard ödülü aldı ve kutlama yapıyordu...
Ela tem três hits de sucesso com o rapper Kid Culprit, e um Billboard Award por melhor canção.
Rapçi Kid Culprit ile birlikte yaptıkları son 3 parçayla yükselişe geçti, ve geçen gece Billboard en iyi şarkı ödülünü kazandı.
Tu ganhaste um Billboard!
Billboard kazandın.
Vários jornais relataram que na noite do Billboard Music Awards ela ficou bêbada e caiu da varanda no o teu hotel de luxo em Los Angeles.
Billboard Müzik Ödülleri'gecesinde sarhoş olup lüks otel odasının balkonundan düşeyazan Noni hakkında ortalıkta yeni iddialar dolaşıyor.
- depois de ganhar um Billboard Award. " - Mais alguma coisa?
- içkiyi biraz fazla kaçırmış. " Başka bir isteğiniz var mı?
"As 100 músicas mais românticas de todos os tempos da Billboard".
'The Billboard'un tüm zamanların en romantik 100 şarkısı.'
Servir boa comida e chamar a clientela para o teu bar.
Barın için koskocaman billboard yapılırken muhteşem yemekler servis edeceğiz.
Sabes que o disco do Cube está no Top 20 dos sucessos?
Cube'un albümünün Billboard'da ilk 20'ye girdiğini biliyor musun?
A Billboard diz que fizemos 11.000 dólares na semana passada.
Billboard geçen hafta 11.000 dolar kazandığımızı yazıyor.
Os Nirvana, de Seattle, encontram-se mesmo no topo da tabela com o álbum Nevermind, enquanto o guitarrista Kurt Cobain acaba de ficar noivo de Courtney Love, vocalista de uma banda chamada Hole.
Seattle'lı Nirvana birden kendisini Nevermind, albümü ile Billboard pop albümü listesinde zirveye çıktı. Bu arada gitarist Kurt Cobain de, Los Angeles'lı grup Hole'un vokalisti Courtney Love ile nişanlandı.
O 3.º álbum dos Nirvana, In Utero, com músicas decididamente pesadas, cortesia do irreverente produtor, Steve Albini, entrará na segunda para o topo da tabela Pop.
Oldukça sert bir sound'a sahip olan ve bağımsız prodüktör Steve Albini imzasını taşıyan Nirvana'nın üçüncü albümü, In Utero, pazartesi günü Billboard pop listesine 1 numaradan giriş yapacak.
E quero um cartaz grande antes da saída.
Ve o çıkıştan önce bir billboard istiyorum.
Não é exactamente o Top 100 da Billboard.
Billboard Top 100 listesine giremeyeceği kesin.
Dez semanas nas tabelas Billboard.
Billboard listelerinde 10 hafta.
Estava a conduzir pela Estrada 77, vi uma escada ao lado de um outdoor.
77. otoyoldan gidiyordum ve bir billboardın yanında duran bir merdiven gördüm.
Surpreendi-me por ele não reparar a escada atrás do letreiro.
- Billboardın arkasındaki merdiveni fark etmemesine şaşırdım.