Black перевод на турецкий

Há 9 possibilidades em 160 km ao norte do Urso Negro.

Black Bear'ın 160 km çevresindeki 9 yerden birine.

Os prisioneiros do Urso Negro são usados nos testes.

Black Bear mahkûmları da denek olmuş.

Devias saber, eu contei ao Ulyanov que tu e o Stonebridge estavam no Urso Negro.

Ulyanov'a Stonebridge'le senin Black Bear'de olduğunuzu söylediğimi bilmen gerekiyor.

Conhece o filme dele, Black Mass?

- Black Mass filmini biliyor musunuz?

- Como os Black Sabbath?

Nasıl yani Black Sabbath gibi mi?

Sturgis começou pela corrida porém se manteve exitoso porque o passeio nas "Black Mountains" é maravilhoso.

Sturgis yarış olarak başladı, ama başarılı bir şekilde devam etti çünkü Black Hills'te sürmek müthiş bir duygu.

Para mim é a Meca do motociclismo há uma razão que para os americanos nativos era sagrada há algo nas Montanhas Negras que é absolutamente mágico.

Bana göre motosiklet sürmek için yaratılmış bir yer. Bana göre yerli Amerikalıların burayı saklamak için haklı nedenleri var. Black Hills'in kesinlikle büyülü bir yanı var.

Oliver Reed e Karen Black mudam-se para esta mansão com o filho, e a tia idosa, Bette Davis, que adoro muito, então Burgess Meredith, que era o Mickey nos filmes do Rocky.

Oliver Reed ve Karen Black filmde oğullarıyla bu eve taşınıyorlar. Ve Bette Davis'in oynadığı yaşlı halaları, ki ona gerçekten bayılırım... ve sonra Burgess Meredith,

O nome dela é Maya Carcani, e o marido é o Eric, ele é o vice-presidente da Cruz Negra.

Adı Maya Carcani ve kocası Eric, adam Black Cross'ta başkan yardımcısı.

Bem, a "Cruz Negra" é conhecida por ser obscura.

Black Cross namussuzluğu ile bilinir.

E, tem trabalhado para a "Cruz Negra" desde que se formou.

Ve mezuniyetinden beri Black Cross için çalışıyormuş.

Dadas as ligações da "Cruz Negra", ele tinha os meios e o acesso a centenas de assassinos contratados.

Black Cross ortaklığını düzenlemiş yüzlerce kiralık katil için parası ve bağlantısı varmış.

Preto.

Black.

Temos um fascínio comum pelo rock satânico norueguês.

İkimiz de black metalden hoşlanıyoruz.

Não tem ar de metaleiro.

Bana pek black metalci gibi gözükmedin.

Black e...

Siyah...

O Jet black pode ser chamado "fukk"!

Jet Black'in yeni adı "Fukk" olabilir!

Passei sob a ponte Black Train e entrei naquela estradinha.

Siyah tren köprüsünün altına gittim ve oradan da küçük yola çıktım.

- Recebi uma chamada.

Black Yukon's, Worth ve 4. caddenin köşesinde.

Black Jack, Sr. Riley?

Blackjack mi Bay Riley?

Alguém tem olhos no Black Hammer?

Siyah Tokmak'ın konumunu bilen var mı?

Muito bem, antes de mais, "Black Hammer"?

Bir kere "Siyah Tokmak" neyin nesi?

Tu sabes que vais ser a Sra. Black Hammer.

Bayan Siyah Tokmak olacağını biliyorsun.

E quando vai ser esse casamento Black Hammer?

- Peki ne zaman bu Siyah Tokmak düğünü?

- Black Hammer.

- Siyah Tokmak. Siyah Tokmak.

- O Black Hammer.

- Siyah Tokmak.

É por isso que te chamas Black Hammer?

Adın bu yüzden mi Siyah Tokmak?

O Black Hammer.

Siyah Tokmak'a.

O Black Hammer entrou! "

Siyah Tokmak geldi! Siyah Tokmak. "

O Black Hammer não te ia ajudar.

Siyah Tokmak sana yardım etmez.

Ia perguntar-te pela Black Arrow.

Sana Black Arrow'u soracaktım.

A M92 é uma boa arma, mas a Black Arrow, deixa-me que te diga, arrasa completamente.

M92 iyi silahtır ama Black Arrow var ya, insanın belini kırar.

Porque sou o Black Hammer.

Çünkü ben Siyah Tokmak'ım.

- Queria falar com o Black Hammer.

Siyah Tokmak'la konuşmalıyım.

Black Hammer!

Siyah Tokmak!

Dê-me um Black Label.

Bir de sek Black Label, alayım.

Ontem à noite, depois de bebermos no bar, eu levei... Eu levei a festa para casa sozinho e bebi metade de uma barrafa de Black Label.

Dün gece içkilerden sonra, partiyi... partiyi eve taşıdım ve bir başıma yarım şişe Black Label içtim.

Somente mentiras de um pai que disse que ouviu vozes de negros.

Sadece babasının duyduğu Black Voices saçmalıkları var.

- A Black Guerrilla Family.

Kara Goril Ailesi.

Oiçam, gostaria muito de vos ser útil, mas... O que não percebo é que, se estão tão focados nos Black Panthers, qual é o interesse no Mickey Wolfmann?

Bakın, size gerçekten yardım etmek isterdim beyler ama madem Kara Panterlere bu kadar odaklanmış durumdasınız Mickey Wolfmann'a karşı olan bu ilginizin sebebi ne?

Descobriram que o rapto do Mickey foi uma operação dos Black Panthers?

Mickey'nin kaçırılma olayında Kara Panterlerin parmağı olduğunu mu düşünüyorsunuz yoksa?

- A Viúva Negra está lá.

- Black Widow yukarıda.

- Oh, o chefe foi chamado para Black River.

Başkomiser Black River'dan aradı.

- O chefe está em Black River, agora sou eu que mando.

Başkomiser Black River'da.

Sim, eu... eu falei para Black River.

Evet, az önce Black River'la konuştum. Bana yakında döne- -

Faz com que parem. Black River a enviar reforços.

Black River destek yolluyor.

Dose dupla, Johnnie Walker preto, por favor.

Çift bardak, Johnnie Walker Black olsun lütfen.

- Quem? - O Evan Black.

- Evan Black.

Buckey o palhaço, Bas o prisioneiro, os Black Eyed Peas!

Palyaço, suçlu basçı Black Eyed Peas grubu!

Black tie.

Smokin giymen gerekiyor.

Não estamos separados nesta ilha.

Black Sails 04x04 @ ugurupup Bu adadan ayrılmıyoruz.