Translate.vc / португальский → турецкий / Córtex
Córtex перевод на турецкий
499 параллельный перевод
Andrea, prepara-te para os circuitos do córtex.
Andrea, korteks devreleri için beklemede kal.
O que acontece mesmo com o problema do córtex?
Korteks bağı sorununun çaresi ne?
Encontrámo-lo a adulterar o mecanismo no córtex cerebral,
Onu hafıza korteksinin başında uğraşırken yakaladık.
Contudo, ele poderia ser destruído por completo... se convertermos a nave inteira em energia... mirando o córtex cerebral... e usarmos essa energia num golpe mortal.
Ancak, bir ölüm görevinde olduğumuzu kabul edip... geminin mevcut enerjisinin tamamını... değiştirerek beyin korteksine gönderirsek... yok olmasını sağlamak mümkün. Atılgan'ın imha edilmesini öneriyor gibisin.
Esta experiência vai medir a estimulaçäo auto-erótica do córtex que conduz à erecçäo.
Bu deney, ereksiyona yol açan oto erotik korteks uyarısını ölçecektir.
Começa por ser um estímulo vindo do córtex cerebral, passa através do tronco cerebral e pelos músculos invocados.
Bu, serebral kortekste bir uyaran olarak başladı beyin sapından geçti ve kasları etkiledi.
Implantaram-lhe um conjunto de sensores de fibra, no córtex.
Beynine karmaşık fiber-algılayıcıların yerleştirildiği bir ameliyat geçirdi.
A primeira fase é aliviar a pressão do córtex causada pela fractura.
İlk aşama, kırığın yarattığı basıncı azaltmak.
Liguem o córtex à sonda cerebral.
Beynini araştırmak için korteksine bağlanın.
Acho que temos uma anorexia do córtex.
Sanırım kortik anoksiye bakıyoruz.
E finalmente, do lado de fora do cérebro, respeitando uma trégua difícil, com as partes mais inferiores e primitivas, está o córtex cerebral, que evolucionou há milhões de anos atrás, entre os nossos antepassados primatas.
Ve sonunda beynin dış kısmında altındaki primatla çatışan serabral korteks bulunuyor ki o da milyonlarca yıl önce primatlarda ortaya çıkmıştı.
O córtex cerebral, é onde a matéria se converte em consciência.
Maddenin bilince dönüştüğü yer ; ... Serabral korteks.
O córtex controla a nossa vida consciente.
Bilinç algılarımızı korteks düzenliyor.
A civilização é um produto do córtex cerebral.
Uygarlık da bu organımızın eseri diyebiliriz.
Por detrás da fronte, estão os lóbulos frontais do córtex cerebral.
Alnın gerisinde serabral korteksin ön lobları bulunur.
Dentro do córtex cerebral está a estrutura microscópica do pensamento.
Serabral korteksin içinde düşüncenin oluştuğu mikroskobik yapı var.
A paisagem do córtex cerebral humano está profundamente sulcada.
Serabral korteksin fiziki yapısı girdili çıktılıdır.
Ali está o hemisfério direito do córtex cerebral, que é responsável principalmente em termos de recognição, de intuição, sensibilidade e de perspectivas criativas.
Buradaki serabral korteksin sağ yarısı. Ana görevi şekilleri tanıma önseziler, duyular ve yaratıcı algılardır.
O conteúdo de informação do cérebro humano referido em bits, é possivelmente comparável ao número total de conexões, entre os neurónios no córtex, cerca de 100 biliões de bits, 10 elevado a 14 conexões.
Beyindeki bitlerle anlatılan bilgi içeriği korteksdeki nöronların 10 ve 14. bağlantılardaki 100 trilyon bitlik akış ile kıyaslanabilir.
A maior parte dos livros no cérebro estão aqui em cima no córtex cerebral.
Bu kitapların büyük bölümü de serabral korteksde.
Das funções superiores do cérebro, algumas delas como, ler, escrever, falar, parecem localizar-se em locais específicos do córtex cerebral.
Beynin üst düzey fonksiyonları okumak, yazmak, konuşmak gibi eylemlerin kodları serabral korteksin belli bölgelerinde işleniyor.
De um modo, o córtex cerebral é a libertação.
Serabral korteksimiz bir anlamda bizi özgürleştiriyor.
Chamamos-lhe um córtex associativo o que significa que ele associa.
# "İlişkilendirme kabuğu" deriz buna, "irtibatlandırma yapar" anlamında.
As crias entram nos ouvidos e prendem-se em torno do córtex cerebral, o que torna a vítima muito susceptível à sugestão.
Bakın, yavru vücuda kulaktan giriyor ve beyin zarının çevresine yerleşiyor. Bu da kurbanın hesap verirken önerileri çarçabuk kabul etmesinde çok büyük etken oluyor.
Paul, quando acabares isso, quero que me encontres o caminho motor do córtex.
Paul, onu bitirince, korteksle ilgili motor yolunu izlemeni istiyorum.
Vai do córtex à medula oblongata.
O korteksten katı nigraya, oblongata iliğine doğru çalışıyor.
A glândula pineal está aumentada e estende-se até o córtex visual.
Beyin epifizi göz sinir ucundan geçerek büyümüş ve genişlemiş.
Esta amostra vem da área principal de associação do córtex temporal.
Bu örnek, temporal korteksin ana birleşme alanından geliyor.
Vou concentrar o impulso padrão no córtex interpretativo.
Uyarıyı beynin yorumlayıcı kısmına odaklayacağım.
Tenho a certeza que encontrarei a resposta assim que examinar as ligações dos filamentos do teu córtex anterior.
Beyninin ön kısmındaki lif bağlantılarını... inceledikten sonra yanıtı bulacağıma eminim.
Nunca tive nenhuma razão para olhar além do túnel ou do córtex. Claro que realizei.
Tabii ki de çalıştırdım.
Estímulo de córtex accionado.
Beyin kabuğu uyarımı başlatıldı.
Atividade neuroelétrica no córtex cerebral.
Beyin zarında nöro-elektriksel aktivite.
Algo causou níveis altos de serotonina em seu córtex visual.
Daha yüksek. Daha hızlı.
Precisamos de todos os córtex que temos.
Her beyin hücresi lazım bize.
Computador, continue o varrimento neural e estimule o córtex visual.
Bilgisayar, sinirsel görüntü taramasına devam et ve görsel korteksi uyar.
Um modelo computacional de uma produção neural elevada a partir do córtex motor do cérebro.
Beynin, kasları harekete geçiren büyük korteksinin yükseltilmiş sinir çıkışı.
É uma estimulação de tecido neuromuscular devido ao aumento da atividade do córtex.
Bu sinir-kas doku uyarılarının hareket korteks etkinliğinin artması yüzünden.
Só aumentei a produção do córtex motor do cérebro.
Basit bir, beyin hareket korteks çıkışı, arttırma olayı.
Um ambiente de baixa gravidade agora confundiria o teu córtex motor.
Düşük yerçekimi artık hareket korteksini allak bullak edecektir.
Mas depois disso, se tudo correr bem, os impulsos do teu córtex motor vão aparecer sozinhos. Permanentemente.
Ama daha sonra, devam edersek hareket korteks dürtülerin kalıcı olarak devreye girecektir.
Para confirmar que não há atividade residual no córtex.
Görsel kortekste arta kalan aktivite olmadığını onaylamak için.
Uma reconstrução sináptica completa de seu córtex cerebral.
Beyin korteksini bütünüyle sinaptik olarak yeniden yapılandırma.
Os anões são o subproduto do processo,... deixados para trás têm apenas uma parte rudimentar do córtex cerebral.
Cüce yaratıklar işlemin yan ürünleri. Beyinlerinin sadece küçük bir kısmı kalmış.
Vi na clínica do Grissom o que acontece ao córtex de uma pessoa quando é estimulado com electricidade.
Grissom'un kliniğinde, bir insanın korteksine elektrik verildiğine neler olduğunu öğrendim.
" A despejar o teu córtex
" Korteksini içime çekiyorum
Teremos de mandar um impulso elétrico para o córtex cerebral.
Beyin zarına elektrik darbesi vermemiz gerekecek.
Queimaremos o córtex dele.
Beyin zarını yakacak.
Chamamos-lhe o córtex cerebral.
# Buna "beyin zarı ya da beyin kabuğu" denir.
Um neurónio disparou no córtex cerebral.
Beyin zarındaki bir sinir hücresi tepki verdi.
Envolveu três retransmissores neurais, dois estimuladores do córtex, e 50 gigaquads de memoria no computador.
Sanırım içimde yaşayan, başka kişi artık benimle olmayacak.