Translate.vc / португальский → турецкий / Department
Department перевод на турецкий
25 параллельный перевод
Sir, the fire department called to see what's happening.
Baba, itfaiye arıyo, "ne bok yiyonuz" diyolar.
ls the police department on the phone now?
Sıçtımının polisleri mi arıyo?
- Copiaste-o de onde? - De um conjunto de fotografias Tiradas pelo Treasure Department.
- Hazine Bakanlığının çektiği bir dizi fotoğraftan.
Então Ochoa o forjador tem um familiar no Treasure Department?
Dolandırıcı Ochoa'nın bakanlıkta akrabası mı var?
Mas sabemos que este é o mais valioso pedaço de papel alguma vez impresso pelo Treasure Department do E.U.A.
Ama Amerikan Hazine Bakanlığının bastığı en kıymetli banknot olduğunu biliyoruz.
Isto é, de acordo com o nosso parceiro no Treasure Department dos E.U.A.
Bunu Hazine Bakanlığındaki ortağımız söylüyor.
Com porta-voz do exército dos EUA e Depto. de Estado...
- Hı-hı. U.S. Army and State Department sözcüsü ile birlikteyiz... "
Há uma moção, esta tarde, Furnald v. Gordon's Department Store.
Bu öğleden sonra bir dava var... Bu öğleden sonra bir dava var. Fernald, Gordon's Mağazası'na karşı.
A Gordon's Department Store apoia o direito do Mr.
- Olamaz. Gordon's Mağazası, Bay Fernald'ın istediği kişi veya şey olma hakkını...
Eu enviei-o para o Parks Department.
Onu Çevre Bakanlığına yolladım.
Dirijo o Departamento de Dança Moderna.
Juiliard'da Modern Department sorumlusuyum.
Vamos para a loja de departamento Montclair.
Şu anda Montclair's Department Store'da dolaşıyoruz...
Significa Departamento de Recreação de Filadélfia.
Philadelphia Department of Recreation. ( Ç.N. Philadelphia Eğlence Bölümü )
e tu, como o cabeça do Departamento de Criação... vais a correr pôr 5 biliões na conta.
And you, as the head of his Creative Department are gonna be running a $ 5 billion account.
Nove dólares, no área masculina.
- 9 $. - "The Boys Department". - Hayır.
Ele esteve na loja Dempsey Department Store, meia hora antes de ser baleado e foi libertado de Jean uma hora antes disso.
Vurulmadan 1 saat önce Dempsey mağazasındaymış, ondan 1 saat önce de Jean'den salıverilmiş.
O Park Bang saiu da Dempsey's Department Store por volta das 16h00 com um saco de compras cheio de coisas que o tio tinha acabado de lhe comprar.
Park Bang, Dempsey mağazasından saat 16'da, amcasının ona aldığı... şeylerle dolu bir torbayla çıkmış.
Mais especificamente, qualquer coisa da Dempsey's Department Store.
Daha da açık olmak gerekirse, Dempsey mağazasından gelen her şeyi arayacağız.
Estamos com o departamento policial de Lafayette.
Were'ile Lafayette Police Department.
De acordo com os registos, esteve em Miami os últimos sete anos.
Motorlu taşıtlardaki kayıtlara göre ( Department of Motor Vehicles ) Son 7 senedir Miami'de imiş.
O que não é verdade para os amigos da Higbee's Department Store, onde têm as mais recentes coleções para o regresso às aulas.
Ancak Higbee Alışveriş Merkezi'ndeki yetkililerinin okullar açılacağı için kılık kıyafet satmaya kolları sıvaması yanlış geliyor.
Göran Wass, do Department Criminal.
Göran Wass, Suç Departmanı.
Estamos a passar pelo departamento Montclair's...
Şu anda Montclair's Department Store'da dolaşıyoruz...
O meu nome é, para já, Reinaldo Arinas, sou escritor cubano, exilado, vivendo em Nova lorque, e dedico-me a escrever e a sobreviver, e o Justice Department classificou-me como "stateless"
Şu an için adım, Reinaldo Arenas. Sürgüne gönderilmiş bir Kübalı yazarım. New York da yaşıyorum.
- DCPD. ( washington DC Police Department )
- Başkent Emniyeti.