Translate.vc / португальский → турецкий / Doggie
Doggie перевод на турецкий
30 параллельный перевод
Já alguma vez viste o "Dancing Doggie" o anúncio comercial de comida para cão?
Dans eden köpekçik reklamını izledin mi?
Chamava-se "Cãozinho Faz".
Doggie Do adındaydı.
É como uma mistura entre a Doggie Howser e o Gordon Gekko, mas com borbulhas.
Doogie Howser'ın Gordon Gekko ile biraraya gelmiş halisin adeta, ama sivilcelerle.
O mais pequeno alvejou o Dougie na perna.
Ufak olan, Doggie'yi bacağından vurdu.
Acho que mataram a velhota, tal como dispararam sobre o Dougie.
Bence o yaşlı bayanı siz vurdunuz, tıpkı... Tıpkı oradaki Doggie'yi vurduğunuz gibi.
Já acabaste o teu trabalhinho, Mr Doggie?
Mr. Doggie, henüz işiniz bitmedi mi?
Não... vamos lá ver Mr Doggie, deixa-me levar-te à loja de animais e compro-te uma bonita bola.
Hayır, ya hadi ama Mr. Doggie. hadi sende evcil hayvan dükkanına gidelim ve sana güzel bir top alalım.
Doggie... que estás a fazer aqui?
- Doogie burda ne işin var?
O Doggie é do melhor, não é?
Doogie harika biri di mi?
Estou bem, amigo. Como estás, Doggie? Eu?
- Gerçekten şaşkınım
- É incrível, Doggie.
Harika di mi - Doogie
Doggie estava certo.
Doogie haklıydı, tek ihtiyacım olan kendime güvenmekti
Como é que é T-Doggie Doggie Dawg?
N'aber T-dostum?
A galinha não é boa?
Ve üçüncü kocan, Doggie Daddy.
De certo que vão gostar de ouvir falar de uma tal porta "doutor Doggie".
Eminim Doktor Köpek Kapısı'nı bilmek isterler.
Eles não sabem que compras a Doggie door com desconto de loja e que as voltas a vender para obteres lucro.
Köpek kapılarını mağaza indiriminle alıp kar için geri sattığını bilmiyorlar.
Olá, somos editoras da "Doggie Style", e estamos a cobrir os bastidores do concurso.
Merhaba, biz Doggie Style'ın editörleriyiz. Şovun sahne arkasını gözlemliyoruz.
"Doggie Style?" Essa revista existe?
"Doggie Style?" Böyle bir dergi var mı gerçekten?
E nada de piadas do "Menino Doutor".
Ve Doggie Hoser şakası da sevmem.
O Doggie acha que não dás conta?
Velet, halledemeyeceğini mi düşünmüş?
Ei, o Doggie não pode falar, mas acho que a baba disse extremamente quente
Doggie ağzını açamadı ama... Sanırım Drool "yakıyorsun" dedi.
É bom sermos dessas pessoas que dormem bem sem se importarem com o ruído. Porque houveram outros que tiveram problemas com todo aquele barulho.
Doggie deliksiz uyuyabilmemizin çok iyi olduğunu söylüyor çünkü bilirsin başka biri olsa bunca gürültü sorun olabilirdi.
De qualquer das formas. O Dougie quer falar com o Spencer sobre a vedação que está a cercar a propriedade e de outras coisas que eu não entendo.
Her neyse, ah, Doggie şu sınır çitiyle ilgili Spence'le olan hakkında kopardığımız yaygara hakkında konuşmak istiyor.
E depois houve o teu terceiro marido, o Doggie Daddy, mas as coisas não resultaram porque ele tinha aquele filho de um casamento anterior.
Ve üçüncü kocan, Doggie Daddy. Eski eşinden bir çocuğu olduğu için ilişkinizi yürütemediniz.
- Entra ali, doggie.
- Gir bakalım içeri, kuçukuçu.
Há bastante esperma na rua sufocar o Doogie Howser.
Caddelerde, Doggie Howser'ı boğacak kadar sperm var zaten.
Isso, deixem-nos ver uma dessas inclinações faciais em estilo canino.
Evet, aşağı doğru inmiş kafaları doggie pozisyonunda görelim bakalım.
És o Doogie Howser ou quê?
Doggie Howser gibi bir şey misin?
Olha, sem ofensa, mas não aceito conselhos de crianças, Doogie.
- Alınma ama bir çocuktan tavsiye almayı tercih etmem Doggie.
- Obrigado, Doggie.
Sağol Doogie